Kapak fotoğrafı: Hıdır Göktaş
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yeni yasama yılının ilk Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) grup toplantısında konuştu. “Başbakanlığa talibim” sözlerine ilişkin açıklamalarda bulunan Akşener, “Cumhurbaşkanlığına talip değilim ama bu seçimlerden birinci parti çıkmaya, iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistemin ilk başbakanı olmaya talibim. Millet ile devlet arasındaki bağları yeniden kurmaya, Türkiye’yi güçlendirmeye talibim” dedi.
İYİ Parti, TBMM’deki yeni yasama yılının ilk grup toplantısını yaptı. Toplantıda konuşan Akşener, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı sert sözlerle eleştirdi, “Rüzgârgülü Projesi”ni tanıttı ve “Başbakanlığa talibim” sözlerine ilişkin konuştu.
Akşener’in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
Ekonomi konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı sert sözlerle eleştiren Akşener, “Sayın Erdoğan, itibardan değil ama bari keyfinden birazcık tasarruf edebilseydin, harcamalarını 10 katına değil de beş katına çıkarsaydın ne olurdu biliyor musun? Mesela bugün, barınma sıkıntısı çeken hiçbir öğrencimiz olmazdı. Mesela üretmeyi bırakan çiftçilerimiz olmazdı. Mesela salgında açıkta bıraktığın için iflas eden esnafımız olmazdı. Milletinin devletine en çok ihtiyaç duyduğu şu zor dönemde milletinin parasını çarçur ediyorsun. Yazıklar olsun” dedi.
Akşener’den Kavcıoğlu’na tavsiye
Faiz oranının 100 puana indirilmesine ilişkin de konuşan Akşener, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu‘na da şu tavsiyede bulundu:
“Bu artışların sorumlusu Merkez Bankası başkanı değildir. Çünkü kendisi aynı çöp öğütür gibi bürokrat öğüten bir sistemin, son kullanma tarihi yaklaşan bir bürokratından fazlası değildir. Bu maliyetlerin esas sorumlusu, Türkiye ekonomisini akıldışı teorilerine kurban eden ve her olaydan elini yıkayıp çıkmasıyla bilinen Sayın Erdoğan’ın ta kendisidir. Nitekim bu olaydan da elini yıkayıp çıkmak için Merkez Bankası başkanını yakın zamanda harcayacaktır. O nedenle buradan başkana, sonradan açıkta kalmaması için şimdiden iş aramaya başlamasını tavsiye ediyorum.”
“Terörist kebapçı” tartışması
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli’nin “bölücü kebapçılar” sözlerine sert tepki gösteren Akşener, İYİ Parti grubunda kürsüye kebapçı İbrahim Çetinkaya’yı çıkardı. Kürsüde konuşan Çetinkaya, “Bizden külhanbeyi de olmaz terörist de. Bölüşelim, bölücü olmayalım” dedi.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Meral Akşener, İYİ Parti’nin yoksullukla mücadele kapsamında hazırladığı “Rüzgârgülü Projesi”ni de tanıttı. Projeyi anlatan Akşener, “Rüzgârgülü Projesi ile çocuklarımız sadece günlük ihtiyacı olan proteini ve vitamini almakla kalmayacak, Sağlık Bakanlığı tarafından her yaş grubuna göre ayrı ayrı hazırlanacak beslenme programıyla dengeli ve doğru beslenerek sağlıklı bireyler olarak yetişecek. İYİ Parti iktidarında bir daha hiçbir çocuğumuz sağlığını, açlığı, yoksulluğu adaletsizliği düşünmek zorunda kalmayacak. Bunun sözünü veriyorum” diye konuştu.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, “Başbakanlığa adayım” sözlerine açıklık getirdi. Gelecek seçimlerde Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayının kazanacağını ve bu kişinin öncelikli görevinin kuvvetler ayrılığına dayalı bir demokrasiyi hayata geçirmek olduğunu söyleyen Akşener, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Söylediğimiz çok açık, Millet İttifakı olarak bir cumhurbaşkanı adayı göstereceğiz ve bu Türkiye’nin 13. cumhurbaşkanı olacak. Cumhur İttifakı paydaşlarının aksine yeni bir Sayın Erdoğan seçmeyeceğiz. Aday göstereceğiz kişi dünyanın en becerikli, muteber insanı olsa bile Türkiye bu ucube sistemle yönetilemez. Sorunumuz Sayın Erdoğan’ın kötü ve başarısız bir cumhurbaşkanı olması değil, sorunumuz bir sistem sorunu. İster 2023, ister daha önce yapılacak olan seçimde Millet İttifakı’nın adayının, yani Türkiye’nin 13. cumhurbaşkanı seçilecek olan kişinin öncelikli görevi, Türkiye’yi hızla bu çağdışı sistemden kurtarmak ve kuvvetler ayrılığına dayalı bir demokrasiyi hayata geçirmek olacaktır. Ben bu ucube sistemdeki cumhurbaşkanlığına talip değilim. Ama seçimlerden birinci parti olarak çıkmaya ve bunu hep birlikte başarlığımızda iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sistemin ilk başbakanı olmaya talibim. Millet ile devlet arasındaki bağları yeniden kurmaya, Türkiye’yi güçlendirmeye talibim.”