Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü: “Ruh sağlığı alanında çalışan bilim insanlarını bildiklerini aktarmaya çağırıyoruz”

10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nde Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD),Bipolar Yaşam Derneği, Lityum Derneği, Psikiyatri Hemşireleri Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Şizofreni Dernekleri Federasyonu, Türk Nöropsikiyatri Derneği, Türk Psikologlar Derneği, Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği, TPD Genel Merkezi ve TPD İstanbul Şubesi’nde açıklamada bulundu. Bu yıl “Eşit olmayan bir dünyada ruh sağlığı” temasıyla kutlanan 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nde sekiz dernekle bir fedarasyon, “10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı 2021 Bildirgesi”ni yayımladı. 

10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü’nde Ankara ve İstanbul’da bir araya gelen Bipolar Yaşam Derneği, Lityum Derneği, Psikiyatri Hemşireleri Derneği, Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği, Şizofreni Dernekleri Federasyonu, Türk Nöropsikiyatri Derneği, Türk Psikologlar Derneği, Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği ve Türkiye Psikiyatri Derneği, “10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı 2021 Bildirgesi”ni yayımladı. Dünya Ruh Sağlığı Federasyonu, bu yılki Dünya Ruh Sağlığı Günü başlığını “Eşitliğin olmadığı bir dünyada ruh sağlığı” olarak belirledi. Konuyla ilgili yayımlanan bildirgede, az gelişmiş ve gelişmekteki ülkelerde ruhsal sorunu olan insanların yüzde 75 ila 95’inin ruh sağlığı hizmetlerine erişemediği, gelişmiş ülkelerde de durumun bundan daha iyi olmadığı belirtildi.

“Ruh sağlığı alanındaki eşitsizliğin önemle ele alınması acil ihtiyaç”

Dünyada ruhsal hastalığı bulunan birçok insan, hak ettikleri şekilde hizmetlere erişemediğinin ya da tedavi göremediğinin altının çizildiği açıklamada, “Hastalar, aileleri ve bakım verenleriyle birlikte ayrımcılık ve damgalanma maruz kalmaya devam etmektedir. Ruhsal hastalığı bulunan kişilerin damgalanması aynı zamanda eğitim fırsatlarına ulaşmalarını, şimdiki ve gelecekteki iş olanaklarından faydalanmalarını, ailelerini ve sevdiklerini olumsuz yönde etkilemektedir. Bu sonuçlar, ruh sağlığı alanındaki eşitsizliğin önemle ele alınmasının acil ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Bu eşitsizliği ele almada hepimize görev düşmektedir” denildi. 

2020’den bu yana koronavirüs salgının sağlık hizmetlerindeki eşitsizliğin etkilerini daha da belirginleştirdiğinin vurgulandığı bildirgede şu tespitlere yer verildi: “Biliyoruz ki olağan koşullarda damgalanmaya ve ayrımcılığa maruz kalan kişiler ve gruplar, olağanüstü koşullarda bu ayrımcılıktan ve damgalanmadan daha fazla etkilenirler. Bu nedenle salgın döneminde toplum ruh sağlığı açısından özellikle yaşlıların, çocukların, kadınların, yoksulların, cinsel kimliği nedeniyle ayrımcılığa maruz kalan grupların (LGBTİQ+’ların), kronik ruhsal hastalığı olanların, hükümlülerin, göçmenlerin, mültecilerin, sığınmacıların ve her alanda kayıp yaşayanların ruhsal yükü daha çok arttı. Yaşlılar, sosyal ve fiziksel izolasyona ilk maruz kalan gruplar oldu. Bu izolasyon, yaşlıların ruhsal bozukluklarının şiddetlenmesini veya ortaya çıkmasını hızlandırdı. Çocuklar ve gençler okullarından mahrum kaldı.” 

Açıklamada, “Barınma, sosyal yardım, sağlık hizmetlerine erişim açısından en dezavantajlı gruplardan biri olan LGBTİQ+’lar ise bu süreçte nefret söyleminin hedefine oturtulmuş ve bu durum daha fazla sosyal izolasyonla, yoksulluğun ve ruhsal zorluklarının artmasıyla sonuçlanmıştır” denilerek salgın günlerinde LGBTİ+’ların yaşadıklarına da dikkat çekildi. 

Ruh sağlığı konusundaki eşitsizlikle mücadele etme sürecinde desteğe hazır olduklarının söylendiği bildirgede şöyle devam edildi: 

“Ruh sağlığı alanında çalışan bilim insanlarını bu konuda bildiklerini, pratiğe uygulanabilecek çözümleri paylaşmaya çağırıyoruz. Kuşkusuz ki bu sorunların giderilmesinde eşitlikçi, nitelikli, çağdaş bir ruh sağlığı hizmetine ulaşabilmenin tüm yurttaşlar için güvence altına alınmasında önemli bir rol oynayacak bir Ruh Sağlığı Yasası’nın çıkarılması için yasa yapıcıların tüm paydaşların görüşlerinin dikkate alındığı bir süreci hızlandırıp sonuçlandırması talep edilmelidir.”

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.