Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan partisinin grup toplantısında konuştu. Ekonomik sorunlara değinen Buldan hükümeti eleştirdi. “Yurtsuz bıraktığınız öğrenciler, işsiz bıraktığınız milyonlarca genç sizi koltuksuz bırakacak” diyen Buldan’ın gündeminde Altın Portakal Film Festivali’nde yaşananlar da vardı. Buldan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
“Katillerin Ankara’ya kadar gelmesini izleyenler bu katliamın baş sorumlularıdır”
Konuşmasına 10 Ekim ve Suruç katliamlarında hayatını kaybedenleri anarak başlayan Buldan, şunları söyledi: “Katliamın arkasındaki güçleri çok iyi biliyor ve tanıyoruz. Katillerin Ankara’ya kadar gelmesini izleyenler bu katliamın baş sorumlularıdır. ‘400 vekil verin’ diyenler, sınırda IŞİD’de koridor açanlar, demokrasi isteyenleri hedef alanlar bu karanlığın ortağıdır. Bu ortaklık sorumluların gizlenmesinde de devam etmektedir. 6-8 Ekim protestolarında büyük çoğunluğunu partililerimizin oluşturduğu onlarca insan paramiliter güçler tarafından katledildi. Bu güçlerin kimler olduğunu dönemin hükümeti de bakanları da gayet iyi bilmektedir. Onlara da dokunulmadı.”
“Sosyal devletin yapması gereken, katı atık toplayıcılığını güvenceli iş kapsamına almaktır”
İstanbul’daki kağıt toplama depolarına düzenlenen baskınlar hakkında konuşan Pervin Buldan “Geri dönüşüm emekçileri hem geçimlerini sağlamakta hem de çevrenin korunmasına destek olmaktadır. İktidar katı atık toplama işini yandaş şirketlere devrederek bu alanı yeni bir rant alanına çevirmeye çalışıyor. İşçileri işsiz ve ekmeksiz bırakma politikasıdır bu. Sosyal devletin yapması gereken katı atık toplayıcılığını güvenceli iş kapsamına almaktır” dedi.
“Vergi kaçıranlar hayırsever, barınmak için yurt talep eden öğrenciler terörist öyle mi?”
HDP Eş Genel Başkanı Buldan, Pandora Belgeleri hakkında da değerlendirmelerde bulundu. “Sarayı yapan Rönesans Holding, Ziraat Bankası’ndan aldığı 750 milyon dolar krediyi ödeyip ödemediği belli olmayan Demirören, Türkiye’yi tarumar eden Cengiz Holding ve Çalık Grubu, hepsinin arkasında da AKP var. 19 yıllık iktidarları boyunca yolsuzlukta rönesans yaptılar” diyen Buldan, iktidara şöyle seslendi: “Vergi kaçıranlar hayırsever, barınmak için yurt talep eden öğrenciler terörist öyle mi? Kimin ne olduğu çok açık ortada.”
“Cebinde saray bütçesi değil de asgari ücretle markete gidersen fiyatların uygun olup olmadığını görürsün”
Ekonomik sorunlar da Pervin Buldan’ın gündemindeydi. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarını hatırlatan Buldan, “AKP genel başkanı çalışanların maaşlarından memnun olduğunu söylüyor. Çevrende çift maaş alan bürokratlar mı memnun? Gerçek halkı sandıkta sana ceza verdiği zaman göreceksin. Markete gidip fiyatlar uygun diyor. Cebinde saray bütçesi değil de asgari ücretle markete gidersen fiyatların uygun olup olmadığını görürsün. Bu iktidarın helaliyle rızkını kazanmaya çalışan insanlarla sorunu olduğunu biliyoruz” diye konuştu.
“Yurtsuz bıraktığınız öğrenciler, işsiz bıraktığınız milyonlarca genç sizi koltuksuz bırakacak”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Üniversitelerin açılmasıyla birlikte kalacak yer bulamayan öğrencilerin başlattığı eylemlere de değinen Buldan, şöyle devam etti: “Açlık, sefalet, çöpten ekmek toplamak, işsizlikten intiharlar bu ülkede ama çıkıp insanların gözüne baka baka yalan söylüyorlar. İnsanları işsiz, öğrencileri yurtsuz bıraktılar. Yurt için sokaklarda yaşayan öğrencileri gözaltına alacak kadar zıvanadan çıkmış bir iktidar var. Yetmiyor, kayyuma karşı direnen Boğaziçi öğrencilerine saldırıyorlar ve tutukluyorlar. Bu iktidarın eğitimle, akademiyle, bilimle sorunu var. Yandaş şirketiniz Rönesans’ın yurtdışına kaçırdığı vergi 210 milyon dolar. Sadece bu parayla bile 80 bin öğrenciyi barındıracak yurt yapılabilirdi. Yurtsuz bıraktığınız öğrenciler, işsiz bıraktığınız milyonlarca genç sizi koltuksuz bırakacak. O gün hızla yaklaşmakta.”
“Cezasızlık politikasını besleyenler, gerçeği haykıran kadınları susturmaya, şiddeti meşrulaştırmaya çalışmaktadır”
Oyuncular Ezgi Mola ve Farah Zeynep Abdullah’a dava açılmasını da eleştiren Buldan, HDP’nin toplumsal cinsiyet eşitliğini toplumun her kademesine uygulamak için mücadele ettiğini belirtti: “18 yaşındaki İpek Er’e cinsel saldırıda bulunan fail, erkek yargı siyasetinde serbestçe dolaşmaktadır. Sevgili Ezgi Mola ve Farah Zeynep Abdullah gibi sanatçılara dava açılmaktadır. Bu davalarla bütün kadınlar tehdit edilmektedir. Cezasızlık politikasını besleyenler gerçeği haykıran kadınları susturmaya, şiddeti meşrulaştırmaya çalışmaktadır.“
“Yıllardır çukur kanallarında Selahattin Demirtaş hakkında yapılmadık hakaret bırakılmadı”
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş’ın çıktığı bir televizyon programı nedeniyle kanala inceleme başlatılmasına da değinen Pervin Buldan, “Sevgili Başak Demirtaş bir televizyon kanalında konuştu diye sarayın talimatıyla önce RTÜK harekete geçirildi, ardından aşağılık organize linç güruhları devreye girdi. Yıllardır çukur kanallarında Selahattin Demirtaş hakkında yapılmadık hakaret bırakılmadı. İşlenen bu nefret suçunun sorumlusu iktidarın nefret söylemleridir” dedi.
“Nihal Yalçın gibi sesi kesilmek istenen bütün kadınların yanındayız”
Altın Portakal Film Festivali’nde yaşananlar da Buldan’ın gündemindeydi. En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü kazanan Nihal Yalçın’ın konuşması sırasında yaşananlara değinen Pervin Buldan, şunları söyledi: “Nihal Yalçın’ı da kadınlar adına tebrik ediyorum. Ödül töreninde haddini aşan bir erkek zat, kadınların başarısını hazmedemeyen bulanık bir zihin, sevgili Yalçın’a saygısızlık yaptı. Yetinmedi, Demirtaş serbest bırakılsın mesajı paylaştığı için Yalçın’ı hedef göstermeye devam etti. Bu kadın düşmanı hadsiz zihniyeti şiddetle kınıyorum. Evet, Nihal Yalçın’a sahip çıkıyoruz sayın zat. Nihal Yalçın gibi sesi kesilmek istenen bütün kadınların yanındayız. Bu da sana kapak olsun.”
“Çağrımız, hepimizin eşit yurttaş olması gereken cumhuriyeti demokratikleştirme çağrısıdır”
Buldan konuşmasını şu cümlelerle sonlandırdı: “Demokrasi ve adaletten yana halklarımıza çağrımızı yineliyoruz. Çağrımız bazılarının düşündüğü gibi ilkesiz seçim tartışmalarına nokta koymanın ötesinde, ötekileştirilenleri, sömürülenleri, kadınları, gençleri dışlayan sisteme dur deme ve hepimizin eşit yurttaş olması gereken cumhuriyeti demokratikleştirme çağrısıdır.”
