Mamut Art Project’in dokuzuncu edisyonu dün (19 Ekim 2021) eşzamanlı olarak çevrimiçi ve İstanbul’da yüz yüze başladı. 43 sanatçının seçkileriyle sanatseverleri bir araya getiren Mamut, 31 Ekim’e kadar fiziksel ve çevrimiçi olarak ziyaret edilebilecek. Birbirinden farklı tekniklerin ve malzemelerin kullanıldığı sergiyi, Mamut’un kurucu direktörü Seren Kohen ile konuştuk.
Kurgu: İbrahim Yayan
Bu yıl dokuzuncu edisyonuyla 43 sanatçıyı sanatseverlerle buluşturan Mamut Art Project, İstanbul’daki Yapı Kredi Bomontiada’nın üç farklı mekanında ücretsiz olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. 43 sanatçının 300’e yakın eserinden oluşan daha kapsamlı bir seçki ise eşzamanlı olarak mamutartproject.com adresi üzerinden sanatseverlerle buluşuyor.
Mamut Art Project’in bu yılki jürisinde İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Endüstri Ürünleri Tasarımı ve İç Mimarlık Bölüm Başkanı Can Altay, küratör, sanat tarihçisi ve yazar Necmi Sönmez, sanatçı Hale Tenger, sanat danışmanı Melis Terzioğlu ve Pilot Galeri kurucusu ve direktörü Azra Tüzünoğlu yer aldı.
Pek çok farklı malzemeden üretilen işlerin yer aldığı sergide video, dokuma, yerleştirmeler, seramik, illüstrasyon, dijital, fotoğraf, kolaj ve resim dahil olmak üzere birçok alanda üretimler yer alıyor.
Medyascope’a konuşan Mamut’un kurucu direktörü Seren Kohen, “Geçen sene sanatçılarımız salgın öncesinde seçilmişti. Salgın sonrasına adapte olmakta biraz zorlanmışlardı. Yüz yüze olarak bir tek yine burada, dördüncü katta sergimiz olmuştu. Kısıtlı sayıda ziyaretçi kabul edebiliyorduk. Dolayısıyla ağırlıklı olarak çevrimiçi ziyaretçilerimiz oldu” dedi.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Bu yıl hem çevrimiçi hem de yüz yüze serginin devam ettiğini anlatan Kohen, “Bu yıl farklı mecraların biraz ağırlık kazandığını görüyoruz. Sergide genel bir tema yok. Her sanatçının kendi alanında bir teması oluyor. Bizim istediğimiz insanları yeni sanatçılarla tanıştırmak, dolayısıyla bir tema altında toplamaktansa, sanatçıların kendilerini en iyi ifade edebildikleri kendi seçtikleri bir konuyla istediklerini aktarabilecekleri bir sergi” diye konuştu.
Yaklaşık bin 500 başvuru aldıklarını dile getiren Kohen, “Jüri üyelerimiz Türkiye sanat dünyasının önde gelen isimlerinden oluşuyor ve her sene değişiyor. Jürimiz değerlendirme sürecinde, özgünlük, anlatılmak istenen, kendi dilini kullanabilme gibi pek çok şeye bakıyor. Bu yıl ziyaretçileri, çok farklı karakterde olan, farklı ama bir yandan da ortak dertleri işleyen sanatçılar bekliyor” diye ekledi.
