İngiltere Premier Lig’in dokuzuncu haftasında Manchester United evinde, ezeli rakibi Liverpool’a karşı 5-0’lık hezimete uğradı. Zor günler geçiren “Kırmızı Şeytanlar”ın hocası Ole Gunnar Solskjaer’in bu mağlubiyetten sonra takımdan ayrılması bekleniyor. Jonathan Wilson’ın Sports Illustrared için kaleme aldığı “With Solskjaer in Limbo, Manchester United’s Options Are Clear, If Not Risky/Solskjaer kovulmanın eşiğinde, Manchester United risksiz seçenekleri değerlendiriyor” başlıklı yazısını Medyascope Spor Servisi’nden Kubilayhan Kavrazlı çevirdi.
Solskjaer kovulmanın eşiğinde, Manchester United risksiz seçenekleri değerlendiriyor
Ole Gunnar Solskjaer teknik direktörlük görevinde en azından şimdilik güvende. Ancak onun yerini alması muhtemel adaylar, bu iş için doğru adaylar mı?
Ole Gunnar Solskjaer, Manchester United’daki menajerlik görevine en az bir hafta daha devam edecek gibi gözüküyor. Solskjaer’in geleceği, kulüp CEO’su Ed Woodward, yardımcısı Richard Arnold ve ortak sahip Joel Glazer arasında pazartesi günü yapılan bir video görüşmesinde tartışılmasına rağmen onu görevden alma kararı çıkmadı. Jose Mourinho’nun görevden alınması gibi zehirli bir etkisi olmayacak fakat oyuncuların artık menajerden açıkça şüphe etmesi ve pazar günü Liverpool’a 5-0 yenildikleri maçta disiplinin ortadan kaybolmasıyla birlikte Solskjaer’in ayrılmasının sadece zaman meselesi olduğu görünüyor.
Solskjaer önümüzdeki üç maçın öneminden bahsetti: Premier Lig’de Tottenham deplasmanında, Şampiyonlar Ligi’nde Atalanta’da ve Premier Lig’de evinde Manchester City’ye karşı… Old Trafford’da bir değişikliğin yakın olacağına dair pek bir anlam çıkartılması zor görünüyor. David Moyes ve Louis van Gaal, ancak ilk dörde giremeyip UEFA Şampiyonlar Ligi’ne katılım hakkı elde edemedikten sonra kulüpten gönderildiler. Mourinho gitti çünkü ortam zehirliydi. Atmosfer şu anda o kadar da kötü değil ancak United tüm yarışmalarda son dokuz maçının beşini kaybederek ligde yedinci sırada yer alıyor.
Ancak Old Trafford dışında Solskjaer’in görevde kalamayacağına dair yaygın bir beklenti var. Ancak daha önce görevde kalmayı başarmıştı çünkü takımı, güçlü ekipler ile oynadığı maçlarda sahadan iyi sonuçlar ile ayrıldı.
United, geçen sezon Manchester City, Chelsea ve Liverpool’a karşı oynadığı altı maçın sadece birini kaybetti. Ancak bu anlayış ile oynamak; Mason Greenwood, Marcus Rashford, Dan James veya Jesse Lingard’ın önceki sezonlarda olduğu gibi serbest bir forvet olarak hareket etmekten hoşlanmayan Cristiano Ronaldo’nun imzasından sonra imkansız hale geldi.
Daha önce iki kez United için seçkin teknik direktör adayları mevcutken, harekete geçilmedi. Liverpool’un Brendan Rodgers’ı Jürgen Klopp ile değiştirmekte gösterdiği acımasızlık gibi daha büyük bir kararlılıkla United Mauricio Pochettino veya Thomas Tuchel’i alabilirdi. Şimdi PSG’de olan Pochettino’nun tekrar müsait olması için yeterince uzun süre beklenirse imkansız değil ancak gerçekçi olarak şu anda mevcut olan muhtemelen üç aday var.
Juventus, Chelsea ve Inter ile toplam beş lig şampiyonluğu kazanan Antonio Conte, muhtemelen en bariz aday ve kendisine teklif götürüleceğini zaten biliyor. Geçen sezonun sonunda kulübün mali sıkıntılarının ve bütçe kesintilerinin ortaya çıkmasıyla birlikte Inter’den ayrıldığından beri boşta. Anında olumlu bir etki yaratma geçmişi olan dinamik bir figür. Ancak aynı zamanda yönetim kurullarının kendisine yönettiği sözleşme bedellerinden daha fazlasını talep ettikten sonra yönetimler ile arasını kötü yapıp kulüplerden kaos içinde ayrılma eğiliminde.
Bu açıdan bakıldığında belli bir endişe yaratabilir. Açıkçası sekiz yıldır lig şampiyonluğu olmadan ve umutsuz bir havada olan Manchester United’ın başına geçmesi, kötü bir şey olmayabilir. Ancak taktiksel yaklaşımıyla ilgili bir sorun daha var. Conte, kariyerinde genellikle 3-5-2 veya 3-4-2-1’de üçlü savunma ve yüksek pres oyununu tercih etti. Ronaldo ve Sancho buna razı olabilir mi? Sağbekte kim oynayabilir? Bruno Fernandes bile rolünü değiştirmek zorunda kalabilir.
Öte yandan Paul Pogba, daha önce Conte’nin altında başarıyla çalıştı. Eğer teknik direktör değişikliği esnasında Ronaldo veya Pogba’yı mutlu etmek arasında kalınıyorsa, Pogba sekiz yaş daha genç ve finansal açıdan gelecek yaz ücretsiz ayrılmaması için onu yeni bir sözleşme imzalamaya ikna etmek öncelik gibi görünüyor.
Ronaldo’nun Real Madrid’de arka arkaya üç Şampiyonlar Ligi kazandığı Zinedine Zidane’ı tercih ettiği biliniyor. Zidane sadece Madrid’de forma giydi ve İngiliz futbolunda tecrübesi yok. Yönetim tarzı oyunculara özgürlük vermek üzerine kuruluydu ve Casemiro, Luka Modric ve Toni Kroos’tan oluşan bir orta saha ile bunu başardı ancak Fred, Scott McTominay ve Pogba ile ne kadar istediklerini sahaya yansıtabileceği soru işareti.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Bir de Erik ten Hag var. Ajax menajeri, Newcastle ile görüşüyor ve aynı zamanda Ronaldo’yu baskılı oyun anlayışına nasıl uydurabileceğini tahmin etmek zor. Onu göreve getirmek uzun vadeli bir karar olacak ve muhtemelen Marc Overmars’ın sportif direktör olarak atanmasıyla birlikte kulübün akademisinde ve işe alımında değişiklikler gerektirecek. Bunların hiçbiri hoş karşılanmaz çünkü bu durum Glazers’ın kulübünde bulunmayan türden uzun vadeli bir vizyon gerektirecektir.
Solskjaer, Liverpool’un yenilgisini “dibin dibi” olarak nitelendirdi ancak kulüpte yetiştirmeye çalıştığı şeye inandığını da sözlerine ekledi. Potansiyel haleflerini uzak tutarken görevden alınmayı önlemek için yönetimin kendisine olan inancını yeniden tesis etmesi gerekecek. Bunun için en az bir maçı daha olacak. Ancak şimdilik Solskjaer topallamaya devam ediyor.
Yazan: Jonathan Wilson
Çeviren: Kubilayhan Kavrazlı
Editör: Doğa Üründül
Kaynak: https://www.si.com/soccer/2021/10/26/solskjaer-manchester-united-future-conte-zidane-ten-hag
