İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM grup toplantısında iktidarı sert sözlerle eleştirdi. Akşener, “Artık yeter. AKP, artık Türkiye’nin sırtında bir yüktür. O yükle, yürünmez. İşte o nedenle, ilk seçimde, sırtımızdaki AKP yükünden kurtulacağız. O sandık gelecek ve bu zulüm bitecek” dedi.
“Sadece bir hafta içinde Türkiye’nin borcu 1 trilyon 920 milyar lira arttı”
Partisinin TBMM grup toplantısında konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, döviz kurundaki artış üzerinden iktidarın ekonomi politikalarını eleştirdi. Akşener, “Geçen hafta, bu kürsüden konuşurken, dolar 10 lira 43 kuruştu. Bu sabah, 13 lira. Bu ne demek biliyor musunuz? Bir hafta içinde, dış borcumuz, 1 trilyon 180 milyar lira arttı demek. Kendisi, bu sıralar, yurtdışında turistik faaliyetler peşinde ama damat bakanın, geçen yıl ülkemizi içeriye, dolar ve altın cinsinden borçlandıran akıl dolu stratejik hamlesinin sonuçları, bugün maalesef karşımızda. Yani sadece bir hafta içinde Türkiye’nin borcu 1 trilyon 920 milyar lira arttı demek. 83 milyon vatandaşımızın, her birinin cebinden, sekiz asgari ücret kadar para çıktı demek” diye konuştu.
“Asıl mesele Erdoğan’ın kendisi”
“Ne sayın Erdoğan ne de ortaklarının Türkiye’ye verecek hiçbir şeyleri kalmadı” diyen Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu yüzden, milletimizin iradesine saygısızlıkta sınır tanımıyorlar. Sayın Erdoğan önceki gün, meseleyi yine getirdi, başkalarının üzerine yıktı. ‘Kurdaki yükselişi bahane ederek, hiçbir mantıklı izahı olmayan, fahiş fiyat artışları yapan fırsatçılara, göz açtırmayacağız. Hepsinin tepesine tepesine bineceğiz’ dedi. Kardeşim, ülkeyi yöneten sensin. LPG’ye, doğalgaza, mazota, benzine, elektriğe zammı yapan sensin, sen. Şimdi çıkmışsın, ‘Bu fiyat artışları, fırsatçılar yüzünden oluyor’ diyorsun. Madem öyle, o zaman şu ana kadar gereğini niye yapmadın? Anca atıp tutuyorsun. Madem öyle, çık, gereğini yap, milletin sırtına yapışmış keneler varsa, sök at. Yapmıyor çünkü yapamıyor. Çünkü kenelere bir el uzatsa, hepsi ya AKP’nin kodamanı çıkacak ya da eş, dost, tanıdık çıkacak. Zaten artık, terörist çiftçi, işbirlikçi manav, dış güçlerin maşası market suçlamalarını da kimse ciddiye almıyor. Milletimiz, asıl meselenin, Sayın Erdoğan’ın kendisi olduğunu gayet net görüyor.”
“Erdoğan konuşuyor dolar yükseliyor”
İktidara seslenen Akşener, “İstediğiniz kadar bağırın çağırın. Ekonomiye ettiğiniz ihanetin ispatı, televizyon kanallarının sağ alt köşesinde duruyor. Orada, dolar 13 lira yazıyor. Sayın Erdoğan konuşuyor, dolar yükseliyor. Sayın Erdoğan konuşuyor, enflasyon artıyor. Sayın Erdoğan konuşuyor, milletimiz fakirleşiyor. Ne söylerseniz söyleyin, ne yalan uydurursanız uydurun, ne masal anlatırsanız anlatın mızrak artık çuvala sığmıyor, gerçeğin ta kendisi, apaçık ortada duruyor. Bu gerçek, zam olup yağıyor. Esnaf perişan, sanayicimizin eli ayağı bağlanıyor. Mutfaktaki yangın, her geçen gün büyüyor” dedi.
“Ekonominin dibe vurmasının sebebi sensin, kendinle mi mücadele edeceksin?”
İktidarın milletten aldığı yetkiyi kötüye kullandığını söyleyen Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü: “Milletimize hizmet etmek yerine, eşe, dosta, yandaşa çalıştınız. İnsanlarımız iş bulamazken, siz sarayda bol maaşlı sefalar sürdünüz. Vatandaş yoklukla mücadele ederken, siz israf içinde yüzdünüz. Ve bunun bedelini, ilk sandıkta, ziyadesiyle ödeyeceksiniz. Bundan şüpheniz olmasın. Türkiye’yi, bu ekonomik kurtuluş savaşından da, zaferle çıkaracaklarmış. Vay, vay, vay. Bak sen hele. Muhterem, daha iki hafta önce, ‘Türkiye uçuyor’ diyordun. Ekonomiyi şaha kaldırıyordun. Hatta, ciltler dolusu kitabını yazıyordun. Hayırdır Sayın Erdoğan? Hesabın mı şaştı? Anlatacak masallar mı bitti? Suçlayacak meslek grubu mu kalmadı? Ekonomiyi yerle bir eden siz, ticareti işgal eden siz, tarıma taarruz başlatan siz, milletin hazinesini ganimet görüp, yağmalayan da siz. Şimdi çıkıp, kime karşı, neyin savaşını vereceksin? Ekonominin dibe vurmasının, zamların, işsizliğin, uçan enflasyonun, dövizin sebebi sensin. Şimdi çıkıp, kendi kendinle mi, mücadele edeceksin?”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Getir sandığı, gerisini biz hallederiz”
“Bak Sayın Erdoğan, bu iş böyle olmuyor” diyen Akşener, erken seçim talebini şu sözlerle yineledi:
“Sen saçmaladıkça, olan, bu güzelim memlekete oluyor. Gel, kendini de, milletimizi de daha fazla yorma. Daha fazla tadımız kaçmadan, getir sandığı, gerisini biz hallederiz. Sen yeter ki gölge etme, biz başka ihsan istemeyiz. İlk yapılan yanlışa kaza, ikincisine hata, üçüncüsüne ise tercih denir. Artık bugün eminiz ki Sayın Erdoğan, milletimizi fakirleştirip etrafını kayırmayı tercih ediyor. Memleketi yönetmeyi değil, yetkinin keyfini sürmeyi tercih ediyor. Sayın Erdoğan ve ucube sistemi sebep, yaşadığımız ekonomik kriz ve derinleşen yoksulluk bir sonuçtur.”
“Atanamayan öğretmen sayısı yarım milyonu aştı”
24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle öğretmenlere de seslenen Akşener, “Atanamadığı için intihar eden, Halil öğretmenimizi unutacaklar. Çalışmak zorunda kaldığı inşaatta, hayatını kaybeden, Fedai öğretmenimizi unutacaklar. Ay sonunu getiremediği için, ek iş yapmak zorunda kalan, abuk sabuk kategorilere bölünen, daha nice öğretmenimizi de hemen unutacaklar. Ama biz unutmayacağız. Onlara da unutturmayacağız” dedi.
Akşener, daha sonra kürsüyü atanamayan öğretmen Ekrem Demir’e bıraktı.
Okullarda 100 binden fazla öğretmen açığı olduğunu, atanamayan öğretmen sayısının yarım milyonu aştığını dile getiren Akşener, öğretmenlere yönelik vaatlerini de şöyle sıraladı:
“Buradan sizlere bir söz veriyorum. İYİ Parti iktidarında, ilk iş olarak, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, yüzde 85’i maaşlara giden ve kuşa dönmüş bütçesini, hak ettiği rakamlara çıkaracağız. Her öğretmenimizi, kadrolu olarak istihdam edeceğiz. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu çıkartacağız. Mülakatı tamamen kaldıracağız. 3600 ek gösterge, başta olmak üzere, maaş, ücret ve emeklilik gibi, özlük haklarını ve çalışma koşullarını da iyileştireceğiz. Millî Eğitim Bakanlığı öğretmenlerine,1200 lira olarak ödenen, eğitim-öğretim tazminatlarını, bir maaş olarak ödeyecek ve ödemenin yarısını yıl başlamadan önce diğer yarısını da yarı yıl tatilinde yapacağız. Öğretmenlerimizin ve yükseköğretim çalışanlarının, ek ders ücretlerini, günün şartlarına göre, yeniden düzenleyeceğiz. Öğretmensiz sınıf, öğretmensiz çocuk kalmayacak. Kısa ve orta vadede Millî Eğitim Bakanlığı’nın ihtiyacı olan, en az 100 bin öğretmenimizin atamasını yapacağız.”
“Bu kirli zihniyeti o sandığa gömeceğiz”
“Artık yeter. AKP artık Türkiye’nin sırtında bir yüktür” diyen Akşener, sözlerini şöyle tamamladı:
“O yükle, yürünmez. O yükle, yokuş çıkılmaz. İşte o nedenle, ilk seçimde, sırtımızdaki AKP yükünden kurtulacağız. Bu milleti, iktidarın beceriksizliklerine daha fazla kurban ettirmeyeceğiz. Onların yükünden kurtulduğumuzda, onların rant hırsından, uğursuzluğundan kurtulduğumuzda, Türkiye nasıl hızlı yol alacak, görecekler. Gittiğimiz her yerde, görüyoruz ki millet bizi çağırıyor. Biz o çağrıyı duyuyoruz. Az kaldı. O sandık gelecek ve bu zulüm bitecek. Saray onlarınsa, meydanlar bizimdir. Para onlarınsa, hayır dualar bizimdir. Yalan onlarınsa, hakikat bizimdir. Talan onlarınsa, adalet bizimdir. İsraf onlarınsa, güven bizimdir. Eş, dost, yandaş onlarınsa, emekli, çiftçi, esnaf bizimdir. İhale arsızı müteahhit onlarınsa, atanamayan öğretmenler bizimdir. Bol maaşlı danışmanlar onlarınsa, iş bulamayan gençlerimiz bizimdir. Tacizciler, tecavüzcüler, kadın katilleri onlarınsa, Türkiye’nin boyun eğmeyen kadınları bizimdir. Ezcümle, sarayın sefası onlarınsa, milletimizin cefası bizimdir. Bu yolda tuzaklar olacak, düşmeyeceğiz. Bu yolda provokasyonlar olacak, sakin olacağız. Sokağa çekmek isteyenler, milleti birbirine düşürmek isteyenler olacak, izin vermeyeceğiz. Ve o kaçınılmaz gün geldiğinde, onlar istese de istemese de bu kirli zihniyeti o sandığa gömeceğiz.”