Ülkemizde ”üç büyükler” olarak nitelendirilen Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray, Süper Lig’in 2021-2022 sezonunda zirve yarışından uzak kalmış durumda. Öyle ki tarihinin en kötü günlerinden geçen Galatasaray, 23 hafta sonunda küme düşme hattının sadece üç puan önünde, 15. sırada yer alıyor. Öte yandan Türkiye’nin en başarılı bu üç kulübü, sancılı geçen sezonlarında, nadir de olsa kupa sevinci yaşayarak taraftarlarını mutlu edebilmiş. Dünden bugüne üç büyüklerin en kaotik sezonlarını, Medyascope Spor Servisi olarak sizin için derledik.
5) Galatasaray (2014-2015)
İki teknik direktör, üç başkan, dördüncü yıldız… ”Kaotik sezonlar, Galatasaray’ın işine gelir.” Futbolseverlerdeki bu algı, 2014-2015 sezonu sonunda zirveye ulaştı.
Galatasaray Başkanı Ünal Aysal’ın Fatih Terim ile yaşadığı kriz, sarı-kırmızılı kulübün tökezlemesine neden oldu. Terim’den görevi devralan Roberto Mancini, Türkiye Kupası’nda takımı şampiyonluğa taşısa da ligde beklentileri karşılayamadı. Dünyanın en iyi teknik direktörleri arasında gösterilen Mancini ile sezon sonunda yollar ayrıldı. Ancak Ünal Aysal’ın ”İtalyan aşkı”, Mancini’den sonra da devam etti. Galatasaray, İtalya Milli Takımı ile Avrupa Futbol Şampiyonası’nda final oynayarak sükse yapan Cesare Prandelli’yi takımın başına getirdi.
Galatasaray, Prandelli yönetiminde sezona fena olmayan bir giriş yaptı. Ancak sahadaki futbol, tribünleri tatmin etmekten uzaktı. Öte yandan Galatasaray’ın başkanlık makamında da büyük bir kriz yaşanmaktaydı. Ünal Aysal, sürpriz bir şekilde olağanüstü kongre kararı alıp, başkanlık koltuğundan ayrıldı. 25 Ekim 2014 tarihindeki seçimde ise göreve geçici olarak Duygun Yarsuvat geldi. Yarsuvat, kulübü olması gereken tarihte seçimli olağan genel kurula taşıyacağına dair söz vermişti.
Galatasaray’daki başkanlık krizi, bir süreliğine de olsa sumen altı edilmişti. Saha içindeki kriz ise sonuçlara yansımaya başlamıştı. UEFA Şampiyonlar Ligi’nde ”dört gollü” mağlubiyetler alan Galatasaray’da Cesare Prandelli’nin sonunu, İstanbul’da oynanan Trabzonspor karşılaşması getirdi. Bordo-mavililer, rakibini 3-0 mağlup ederek adeta sahadan sildi. Prandelli ile yollarını ayıran Galatasaray, sarı-kırmızılı kulüpte uzun yıllar futbol oynamış Hamza Hamzaoğlu ile anlaşmaya vardı.
Hamzaoğlu’ndan beklentiler yüksek değildi. Öyle ki büyük bir mali krizin içinde olan Galatasaray, devre arasında transfer bile yapmadı. Ancak 12. haftadan itibaren takımın başına geçen Hamzaoğlu, sezonun kalan bölümünde büyük bir mucizenin altına imza atacaktı…
“Üç büyükler” uzun yıllar sonra ilk kez birlikte şampiyonluk mücadelesini sezon sonuna kadar taşıdı. Rekabet oldukça çetin geçmekteydi. Galatasaray ise Fernando Muslera, Wesley Sneijder ve Yasin Öztekin’in liderliğinde üst üste galibiyetler almaktaydı. Hamza Hamzaoğlu’nun takımı, 1-0’lık skorlara adeta ambargo koymuştu. Beşiktaş’ın 32. haftada şampiyonluk şansını yitirmesi ise Fenerbahçe ve Galatasaray’ı zirve yarışında yalnız bıraktı. Öte yandan Galatasaray’ı olağan seçimli genel kurula götüren Duygun Yarsuvat, koltuğu yardımcısı Dursun Özbek’e bıraktı. Ve böylelikle sarı-kırmızılılar, bir sezon içinde üçüncü başkanı ile tanışmış oldu.
Saha içinde ise sezonun belki de kırılma maçı, 24 Mayıs 2015 tarihinde Türk Telekom Arena’da oynandı. Galatasaray, sahasında konuk ettiği Beşiktaş’ı Yasin Öztekin ve Wesley Sneijder’in golleri ile 2-0 mağlup etti. Fenerbahçe’nin Medipol Başakşehir deplasmanından 2-2’lik beraberlik ile dönmesi, Hamza Hamzaoğlu’nun takımını mutlu sona ulaştırdı. Sezonu 77 puan ile zirvede noktalayan Galatasaray, dördüncü yıldızı da ezeli rakibi Fenerbahçe’den önce takmayı başardı.
Galatasaray’ın Beşiktaş’ı 2-0 yendiği karşılaşmanın özet görüntüleri:
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
4) Beşiktaş (1975-1976)
1970’li yılların sonları… Bu dönemi kâbus gibi geçiren Beşiktaş, kısa süreli aralıklarla iki kez düşme korkusu yaşadı. 1987-1988 sezonuna kadar kullanılan iki puanlı sistemin de Beşiktaş’ın yaşadığı başarısızlıklarda büyük payının olduğunun altını çizmek gerek.
1974-1975 sezonunu Türkiye Kupası ile noktalayan Beşiktaş, Türkiye 1. Ligi’nde ise beşinci sırayı elde etti. Siyah-beyazlılar, ligdeki başarısızlık nedeniyle yeni sezona iddialı bir kadro ile girmeyi amaçladı. Alman teknik direktör Horst Buhtz’un isteklerini geri çevirmeyen Beşiktaş yönetimi, kadroya Yusuf Tunaoğlu, Melih Atacan, Gürol Arkan, Hayri Kol, Ceyhun Güray, Bülent Taşkın ve Adem Kurukaya’yı transfer etti. Kadroda halihazırda Vedat Okyar ve Tuğrul Şener gibi isimler de bulunmaktaydı.
Yapılan transferler ile beklentilerini yükselten Beşiktaşlı taraftarlar, ilk beş hafta sonunda büyük hayal kırıklığı yaşadı. Horst Buhtz yönetimindeki kadro, ilk dört haftalık dilimde galibiyet alamadı. Kupa Galipleri Kupası birinci turunda İtalya temsilcisi Fiorentina’ya iki maçta da 3-0 yenilerek elenildi. Beşinci haftadaki Bursaspor mağlubiyeti ise Buhtz’un sonunu hazırladı. Yerli bir teknik direktörü takımın başına getirmek ile çıkışa geçeceğine inanan Beşiktaş yönetimi, Adanaspor çatısı altında harikalar yaratan Gündüz Tekin Onay ile sözleşme imzaladı.
Gündüz Tekin Onay da Beşiktaş’ın yaralarına merhem olmayı başaramadı. Öyle ki siyah-beyazlılar, ilk yarıyı 16 takımlı ligde 15. sırada bitirdi. İkinci yarının hemen başında gelen Balıkesirspor galibiyeti, az da olsa kötü havayı dağıttı fakat istikrar sağlanamamıştı. Beşiktaş, ligin kalan 14 haftalık diliminde sadece bir galibiyet alabildi. Bu süreç içerisinde 12 beraberlik alan Gündüz Tekin Onay’ın öğrencileri, sezon sonunda 25 puan ile lige veda eden Ankaragücü ve Balıkesirspor’un iki puan üstünde lige tutunmayı başardı.
Ligden düşmekten az bir farkla kurtulan Beşiktaş, 1975-1976 sezonunda oynadığı büyük maçlarda da kötü sonuçlar elde etti. Siyah-beyazlılar; Fenerbahçe, Galatasaray ve Trabzonspor ile oynadığı toplam altı karşılaşmada da galibiyete uzanamadı. Öte yandan Trabzonspor, topladığı 43 puan ile tarihinde ilk kez sezonu şampiyon olarak noktaladı.
3) Fenerbahçe (2018-2019)
Tarihler 3 Haziran 2018’i gösterdiğinde Fenerbahçe’de bir devir sona erdi. Oyların yüzde 77’sini alan Ali Koç, Aziz Yıldırım’ın 20 yıllık başkanlık dönemini sona erdirdi. Kadıköy, ”Ali Koç başkan; Fenerbahçe şampiyon” tezahüratları ile inlemekteydi. Ancak sezon sonunda büyük bir hüsran yaşanacaktı…
13 Haziran tarihinde Damien Comolli ile sportif direktörlük için üç yıllık sözleşme imzalayan Ali Koç, kısa süre sonra teknik direktör Aykut Kocaman’ın da görevine son verdi. Fenerbahçe, Aykut Kocaman’dan boşalan teknik direktörlük görevine ise Hollandalı Phillip Cocu’yu getirdi. Ali Koç ve yönetimi, transferde ise Berke Özer, Ferdi Kadıoğlu, Barış Alıcı, Andre Ayew, Jailson, Harun Tekin, Michi Frey, Islam Slimani, Diego Reyes, Tolga Ciğerci ve Yassine Benzia gibi isimleri kadroya kattı.
Phillip Cocu’nun Fenerbahçe’si, 2018-2019 sezonuna Benfica karşılaşmaları ile ”merhaba” dedi. UEFA Şampiyonlar Ligi 3. Eleme Turu’nda iki kez rakibi ile karşılaşan Fenerbahçe, bu maçlarda istediği sonuçları alamayarak turnuvaya veda etmek zorunda kaldı. Ligde de durum pek parlak değildi. Fenerbahçe, ilk 10 haftalık dilimde yalnızca iki galibiyet almış durumdaydı. Ve doğal olarak Phillip Cocu’nun Fenerbahçe’deki ömrü uzun sürmedi. Kadıköy’de Ankaragücü karşısında alınan mağlubiyetinin ardından Hollandalı teknik direktör ile yollar ayrıldı. 6 Ekim 2018 tarihinde ise Fenerbahçe’nin efsane file bekçisi Volkan Demirel, sürpriz bir kararla kadro dışı bırakıldı.
Cocu’nun ardından yola Erwin Koeman ile devam eden Fenerbahçe, yeni teknik direktörü ile ilk maçında Galatasaray ile deplasmanda karşılaştı. 2-0 geriden gelip 2-2’yi yakalayan Fenerbahçe, bir nebze moral bulmayı başardı. Sarı-lacivertliler, Galatasaray maçının ardından çıktığı iki maçı da 2-0’lık skorlar ile kazanarak çıkışa geçti. 12. hafta sonunda 13 puan ile 13. sırada yer alan Fenerbahçe, Trabzonspor deplasmanında aldığı 2-1’lik mağlubiyet ile yeniden çöküş dönemine girdi.
Akhisarspor karşısında deplasmanda alınan 3-0’lık mağlubiyet, bardağı taşıran son damla oldu. Ali Koç, ilginç bir karara imza atarak takımı İstanbul’a uçak yerine otobüs ile döndürdü. Koç, yaşanan sancılı sürecin ardından bir dönem çalışmak istemediğini belirttiği Ersun Yanal’ı takımın başına getirmek durumunda kaldı. Tecrübeli teknik direktörün imzası, Volkan Demirel’in de takıma geri dönmesi ile sonuçlandı. Ersun Yanal’ın Fenerbahçe’si, Erzurumspor ve Antalyaspor beraberlikleri ile devreyi kapadı. Fenerbahçe, ligin ilk yarısını 17 maçta topladığı 16 puan ile 17. sırada noktalamıştı.
Fenerbahçe, devre arası transfer döneminde Miha Zajc, Tolgay Arslan, Serdar Aziz, Sadık Çiftpınar ve Victor Moses gibi isimleri kadrosuna kattı. Ancak bu transferler de sarı-lacivertlilerin iyi sonuçlar alabilmesine yetmedi. Sezona dair hatırlanacak en iyi anı ise 25 Şubat 2019 tarihinde yaşandı. Beşiktaş karşısında ilk yarıyı 3-0 geride kapatan Fenerbahçe, unutulmaz bir geri dönüşe imza atarak maçı 3-3 berabere bitirmeyi başardı. Ancak Fenerbahçe, ligin bitimine dört hafta kala kendisini küme düşmeme mücadelesi verirken bulmuştu.
Ciddi şekilde hissedilen küme düşme baskısı, Fenerbahçeli taraftarların Ali Koç’a olan güvenini sarstı. Ancak Ersun Yanal, kulübün bu acı tablo ile karşılaşmasına engel oldu. Fenerbahçe, ligin son dört haftasında oynadığı tüm karşılaşmaları kazandı ve sezonu altıncı sırada noktalayarak rahat bir nefes aldı. Öte yandan şampiyonluk ipini, topladığı 69 puan ile Galatasaray göğüsledi.
2) Fenerbahçe (1980-1981)
Fenerbahçe, 1980-1981 sezonunda tarihinin en kötü sezonunu geçirdi. Müjdat Yetkiner, Raşit Çetiner, Erdoğan Arıca, İsa Ertürk, Sertaç Olcayto, Zafer Dinçer ve Selçuk Yula gibi isimlerden oluşan kadro, sezon boyunca istedikleri sonuçları almayı başaramadı. Öte yandan 1987-1988 sezonuna kadar uygulanan iki puanlı sistemin de tıpkı Beşiktaş gibi, Fenerbahçe’nin de yaşadığı bu başarısızlıkta büyük payı vardı.
Friedel Rausch’un çalıştırdığı Fenerbahçe, sezonu Orduspor galibiyeti ile açtı. Alman teknik direktör, sezonun ilk 14 haftalık diliminde pek de kötü bir performansa imza atmadı. Ancak Fenerbahçe için sezonun geri kalanı tam bir kâbusa dönüştü. 30 hafta sonunda sadece dokuz galibiyeti bulunan sarı-lacivertliler, 10 karşılaşmada ise sahadan boynu bükük ayrılmıştı. Rizespor’un 29 puanla ligden düştüğü sezonda, Fenerbahçe; Altay, Adana Demirspor ve Boluspor ile birlikte aynı puanı toplayarak, gol averajıyla kümede kaldı. Rausch’un öğrencileri, sezonu artı 4 gol averajı ile bitirirken, küme düşen Rizespor’un ise eksi 7 gol averajı bulunmaktaydı.
Öte yandan Fenerbahçe’nin küme düşmekten kılpayı kurtulduğu 1980-1981 sezonunu, Trabzonspor topladığı 39 puan ile şampiyon olarak noktaladı.
1) Galatasaray (2021-2022)
Galatasaray’da Mustafa Cengiz’den boşalan başkanlık görevine gelen Burak Elmas, 2017-2018 sezonundan bu yana takımın başında olan Fatih Terim ile üç yıllık sözleşme imzalayarak ilk icraatını gerçekleştirdi. Finansal Fair Play’in (FFP) kalkması ile birlikte transfer politikasında köklü bir değişikliğe giden Galatasaray’da Fatih Terim, üç sezonluk bir planlarının olduğunun altını her konuşmasında çizmeye başlamıştı. Yönetim ise Fatih Terim’in istekleri doğrultusunda kiralık oyuncular yerine bonservisli oyunculara yönelerek takımın geleceğini sağlam temeller üzerine kurmayı amaçladı.
Bonservisini aldığı oyuncuların genç olmasına özen gösteren Galatasaray, üç senelik bir yapılanma istediğini belirten Fatih Terim’in çizdiği rotanın dışına çıkmadı. Sarı-kırmızılılar, bu amaç doğrultusunda kadrosunu Alexandru Cicaldau, Olimpiu Morutan, Sacha Boey, Alpaslan Öztürk, Aytaç Kara, Patrick van Aanholt, Barış Alper Yılmaz, Victor Nelsson, Halil Dervişoğlu, Gustavo Assuncao ve Berkan Kutlu gibi isimler ile güçlendirdi. Sarı-kırmızılı ekip, bu transferlere toplam 25,95 milyon euro bonservis bedeli öderken transfer edilen oyuncuların yaş ortalaması ise 22,5 oldu. Galatasaray için her şey güzel başlamıştı…
Yaptığı transferler ile yeni sezona şampiyonluk parolası ile giren Galatasaray, Avrupa macerasına erken başladı. UEFA Şampiyonlar Ligi ikinci turunda PSV Eindhoven ile eşleşen sarı-kırmızılılar, her iki maçta da rakibine boyun eğerek Avrupa’nın bir numaralı organizasyonuna veda etti. Galatasaray, PSV ile oynadığı iki maçta toplam yedi gol yiyerek taraftarlarını hayal kırıklığına uğrattı. Öte yandan Fatih Terim’in öğrencileri, İskoçya’nın St. Johnstone ve Danimarka’nın Randers ekiplerini saf dışı bırakarak UEFA Avrupa Ligi’nde yoluna devam etti.
Galatasaray, Süper Lig’e ise GZT Giresunspor galibiyeti ile başladı. Ancak Marcao’nun Kerem Aktürkoğlu’na uyguladığı fiziksel şiddet, karşılaşmanın önüne geçmişti. Karşılaşmanın 62. dakikasında Marcao, takım arkadaşı Kerem Aktürkoğlu’na kafa ve yumruk atmış ve kırmızı kart görerek oyun dışında kalmıştı. Brezilyalı stopere verilen sekiz maçlık men cezası, Galatasaray’ın ligde aldığı sonuçları da olumsuz etkiledi. Sarı-kırmızılılar, Marcao’nun döndüğü Beşiktaş maçına kadar oynadığı sekiz karşılaşmada 10 puan kaybetti.
Marcao’nun dönmesi ile Beşiktaş maçına moralli çıkan Galatasaray, sahadan 2-1’lik mağlubiyet ile ayrıldı. Sarı-kırmızılılar, hem öne geçtiği karşılaşmayı kaybetmiş hem de bir puan için bastırdığı dakikalarda Mostafa Mohamed’in ayağından penaltı kaçırmıştı. Öte yandan 13. haftadaki Fenerbahçe karşılaşması, UEFA Avrupa Ligi’nde yoluna doludizgin devam eden Galatasaray için sezonun kırılma maçı oldu. 50 bini aşkın taraftarının önünde aylar sonra maça çıkan Galatasaray, öne geçtiği karşılaşmada, bir kişi eksik oynayan ezeli rakibine mağlup olmaktan kurtulamadı. NEF Stadyumu’nu buz kestiren gol, son dakikada Crespo’nun ayağından geldi. Fatih Terim, Fenerbahçe maçının ardından altı maç men cezası aldı. Bu durum, Galatasaray için işleri daha da çıkmaz bir noktaya götürdü.
Üst üste alınan kötü skorlar, UEFA Avrupa Ligi’nde grubundan namağlup lider çıkan Galatasaray’ı moral bakımından altüst etti. Türkiye Kupası 5. tur maçında Altaş Denizlispor karşısında gelen şok elenme, Fatih Terim hakkındaki soru işaretlerinin de artmasına neden oldu. Ancak çoğu kişi, her şeye rağmen Galatasaray’ın efsanesi ile sezonu tamamlayacağını düşünmekteydi, ta ki GZT Giresunspor maçına kadar…
Galatasaray, sahasında konuk ettiği GZT Giresunspor’a kötü bir oyun ile 1-0 mağlup oldu. Bu mağlubiyetin ardından, başkan Burak Elmas ve Fatih Terim, NEF Stadyumu’nda bir toplantı gerçekleştirdi. Yapılan görüşmede ayrılık kararı çıktı. Galatasaray, Fatih Terim ile yolların ayrıldığını sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklama ile kamuoyuna duyurdu. 2017-2018 sezonunda dördüncü kez sarı-kırmızılı takımın başına geçen tecrübeli teknik direktör, dört sezonluk süre zarfında dört kupa kazanmıştı.
Burak Elmas, Fatih Terim’in ayrılığının ardından vakit kaybetmedi ve dünyanın en iyi teknik direktörü olarak gösterilen Pep Guardiola’nın yıllarca yardımcılığını yapan Domenec Torrent’i teknik direktörlük koltuğuna getirdi. Kariyerinde sadece New York City ve Flamengo’da ”1.” adam olarak görev alan Torrent, sarı-kırmızılı kulüpteki kariyerine oldukça kötü başladı. Galatasaray, Torrent yönetiminde çıktığı üç karşılaşmayı da kaybetti. İspanyol teknik direktörün öğrencileri, bu maçların hepsinde öne geçmeyi başarmıştı.
Domenec Torrent yönetiminde çıkış arayan Galatasaray, bu hafta Aytemiz Alanyaspor deplasmanına konuk olacak. Sarı-kırmızılılar, 23 haftası tamamlanan ligde topladığı 27 puan ile 15. sırada yer alıyor. Galatasaray’ın küme düşme hattıyla ise arasında sadece üç puan bulunuyor.
Fatih Terim, sosyal medya hesabından yaptığı ”Galatasaray’daki ilk imzam ve son imzam” paylaşımı ile sarı-kırmızılı kulübe veda etti.
Galatasaray’daki ilk imzam ve son imzam… pic.twitter.com/Iqf4FUOxRP
— Fatih Terim (@fatihterim) January 13, 2022
Yazan: Kubilayhan Kavrazlı
Editör: Doğa Üründül