Galatasaray’da forma giyen Norveçli futbolcu Omar Elabdellaoui, 2021 yılına talihsiz bir olayla girmişti. Yeni yıl kutlaması sırasında yaralanan, yüzünde ve gözlerinde hasar meydana gelen Elabdellaoui, uzun bir tedavi sürecinin ardından hem görme yetisini geri kazandı hem de futbol kariyerine geri dönmeyi başardı. 30 yaşındaki futbolcu, talihsiz kazanın ardından yaşadıklarını ve iyileşme sürecini, İngiltere’nin saygın gazetelerinden The Guardian‘a anlattı.
“Mucize”

Omar Elabdellaoui, 2020’nin yılbaşı gecesinde suratına yakın bir yerde havai fişek patlamasının ardından yanındaki arkadaşına ”Göremiyorum, göremiyorum” diye bağırdı. Havai fişekten çıkan metaller ve barut, tenine ve gözbebeklerine nüfuz etti. Omar’ın aynı zamanda kıyafetleri de alev aldı. Eşi, yardım etmek için Omar’ın yanına koştu ama futbolcunun çok kötü şekilde yaralandığı apaçık ortadaydı. Kazanın ardından feci şekilde yaralanan Omar, klinik olarak kör oldu fakat mücadelesini sonuna kadar sürdürdü. Geçirdiği 11 ameliyattan sonra mucizevi bir şekilde cumartesi günü (12 Şubat) Galatasaray A takımına geri dönüş yapacak olan Norveçli futbolcunun iyileşme sürecinde uzun bir yolu oldu.
Omar Elabdellaoui, ‘‘Gözümde bir şey olduğunu ve temizlemem gerektiğini düşündüm ama sonra yüzümün tamamen yandığını ve her şeyin kapkara olduğunu hissettim” sözleri ile o anki yaşadıklarını anlattı. Üç çocuğu da dahil olmak üzere ailesi ve arkadaşları için o geceki üçüncü havai fişeği yakmaya hazırlanırken, fişeğin erken patlaması sonucu yaralandı. Dakikalar içinde ambulans geldi ama İstanbul’un büyüklüğü, hastaneye ulaşmanın uzun süreceği anlamına gelmekteydi. Omar, hastaneye geldiğinde, gazeteciler ve takım arkadaşları onu bekliyordu. Öte yandan Omar’ın feci şekilde yanmış yüzünün ambulans içinde çekilen fotoğrafı, basında ve sosyal medyada hızlıca yayıldı.
Norveçli, Manchester City’nin akademisinde geliştirdiği etkileyici İngilizcesi ile ”İlk günlerde kendimi kaybettim” diyor: ”Her şey karanlıktı – gece mi gündüz mü bilmiyordum. Zaman önemsizdi.” Öte yandan Omar’ın en yakınları ve sevdikleri ise böylesine travmatik bir durumda fotoğrafın internete düşmesine öfkeliydi. Omar’ın yakınları, fotoğrafları yayınlayan kişilere dava açılmasını veya ihmalleri bulunan kişilerin görevden alınmasını istedi. Ancak Omar, verilecek cezaların kimseye faydası olmayacağını düşünerek yalnızca özür talebinde bulunmayı tercih etti.
Yaralanması sonucu doktorlar, Omar Elabdellaoui’nin kariyerini dahi gözden geçirdi. Omar, o anları anlatırken ”Bir sürü insan ve gürültü vardı” diyor: ”Göremediğinizde duyduğunuz sesler daha gürültülü bir hale geliyor. Çaresiz bir şekilde anlamaya çalıştım.”
30 yaşındaki oyuncu Olympiakos’tan ayrıldıktan sonra birkaç aydır İstanbul’daydı ama şimdiden takımın sevilen isimlerinden birisiydi. Takım arkadaşları, hastanede saatler geçirerek Omar’a destek verdi. Dönemin Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim de yeni yıl kutlamalarını yarıda bırakarak, hastaneye, Omar’ın kardeşi Rashid ve menajeri Mikail Adampour’un yanına gitti. Omar’ın yaralarının kötülüğü nedeniyle kardeşi hastanede gözyaşları içinde yere yığıldı.
Omar Elabdellaoui, kazadan sonra yaşadıklarını şöyle anlattı:
”Çaresizce durumumu anlamaya çalıştım ama zordu. Bütün barut yüzünden yüzüm yandı. Sanırım ne kadar kötü olduğunu hemen söylemek onlar için de zordu. Bir anda doktoru yakaladım ve ‘Bana gerçeği söyle, ne kadar kötü olduğunu söyle’ dedim. Sol gözünüz çok kötü görünmüyor ama sağ gözünüzü bilmiyoruz’ dedi. Bunu söyleme şeklinden, bunun iyi olmadığını anladım.
Uyumaya cesaret edemedim. Sol gözümde birkaç günün ardından biraz ışık belirdi. Ama karanlıktan korktuğum için uyumaktan da korktum, gözlerimi kapatmaktan da korktum. Solumdan küçücük bir ışık gelse de, ışığı kaybetmekten korktuğum için orada olup olmadığını sürekli kontrol ediyordum. İlk günlerde gerçekten kontrolüm yoktu. Her şey karanlıktı. Gece mi gündüz mü olduğunu ayırt edemiyordum.”
Bırakın futbol oynamayı, Omar’ı görme yetisine tekrar kavuşturmak dahi çok zordu. Tempo Sports Group’tan Adampour ve kulüp doktoru Yener İnce, Omar’ın sağlığına kavuşması için en iyi tedavi yöntemlerini araştırmaya başladı. İngiltere’den Çin’e ve hatta Kanada’ya kadar hastanelerde kapsamlı araştırmalar yapıldı. 2021’in Şubat ayında ise Elabdellaoui, menajeri ile birlikte kornea nakli ameliyatlarına öncülük eden Cincinnati Göz Enstitüsü’ndeki Doktor Edward Holland’ı görmek için Amerika’ya gitti. Ve Omar burada yaklaşık 6 ay geçirdi.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Vücut gibi, göz küresinde de deri katmanları bulunuyor ancak Omar Elabdellaoui’nin yeni deri oluşturan tüm dokuları yanmış ve sağ gözünde üçüncü derece yanık oluşmuştu. Öyle ki gözyaşı kanalları dahi yanmıştı. Göz kapağının üçte birini kaybeden Omar’ın tedavisi için durum karmakarışık bir hal almıştı.
Gözü kornea nakli için uygun duruma getirilmek amacıyla bir strateji oluşturuldu ve Omar Elabdellaoui’ye kariyerine devam etme şansı verebilmek için süreçler hızlandırıldı. 35 yıllık kariyerinde incelediği en kötü yaralanmalardan biri olduğunu söyleyen Omar’ın doktoru Holland, futbolcunun görme yetisini geri kazanması için yalnızca yüzde 5-10’luk bir şans verdiğini dile getirdi. Durumunun çok daha kötü olduğunu belirten Holland, Omar’ın yaralarını, Afganistan’da bir bomba tarafından yaralanmış bir Amerikan askerinden dört kat daha kötü olarak nitelendirdi.
Zaman kaybetmeden tedaviye başlayan doktorlarının ilk amacı; gözdeki yüzeyi güçlendirmek, anti-inflamatuar ilaçlarla gözü sakinleştirmek ve stabilize etmekti. Doktorlar, sahte bir deri oluşturmak için dermatolojiden yenilikçi bir yöntem olan insan plasentasından amniyonik bir zar kullandı. Ancak Omar’ın gözünün korunması ve nemli kalması için yeni bir göz kapağına da ihtiyacı vardı. Bunun için plastik cerrahlar tarafından Elabdellaoui’nin ağzının içinden zar ve bir kulağından deri alındı.
Bahar aylarına kadar geçen sürede doktorlar, Omar Elabdellaoui’nin görüşünü geri kazanma aşamalarına geçebildi. Bir aile üyesinden alınan kök hücre nakli ile başarı şansı artıracaktı ve kız kardeşlerinden Ikram’ın mükemmel bir eşleşme olduğu ortaya çıktı. Ikram’ın kök hücre için yüzde yüz uyumlu olması hakkında Omar, ”Gerçekdışıydı. Bu gerçekten işlerin iyi gidebileceğine dair büyük bir işaretti. Uzun bir yol olduğunu bilmemize rağmen, ablamın yüzde yüz uyumlu olması büyük bir fark yarattı. Bu sevgiyi ailemden almak önemliydi. Kız kardeşimin bana hücrelerini vermesi çok değerliydi” dedi.
Gözün kendi derisini yeniden oluşturmasını sağlamak ve planlanan kornea nakline en iyi çalışma şansını vermek için kız kardeşinden ve anonim bir donörden alınan kök hücrelere ihtiyaç vardı. Omar, kız kardeşinin gözünden hücreler alınıp ona doğru getirilirken koridoru izlemekteydi.
Omar, her biri iyimser kalma girişimlerini test eden uzun bir ameliyat dizisinin ardından şunları söyledi: “Gerçeklik size çarptığında ve odada yalnız olduğunu ve her şeyin karanlık olduğu bir durumda olumlu görüşünüzü korumak zordur. Moralim bozukken ve hayatımın mahvolduğunu hissettiğimde bile, yine de disiplinimi korudum. Kendim için üzülebilirdim, düşebilirdim, ağlayabilirdim ama ben yapmam gerekeni yaptım.”
Cincinnati’deki sürekli tedavi ve kontrolleri arasında Omar Elabdellaoui, yalnızca sol gözü görebilmesine rağmen formunu korumak için yardım aldı. Geçen pazar günü (6 Şubat) Super Bowl’da oynayan NFL takımı Cincinnati Bengals’in bir fitness koçu, Omar’a bu konuda yardımcı oldu.
“Hayatta olduğumu hissedebiliyordum”
Omar Elabdellaoui için tedavi süreci şöyle gelişti:
“Bu beni kurtardı, beni hayatta tuttu, yalan söylemeyeceğim. O olmasaydı, tüm yol boyunca ayakta kalamazdım. Bu benim gerçek kaçışımdı. Antrenmana erken başladım ve ne olursa olsun tekrar oynayacağımı düşündüm. Hâlâ yetenekli, güçlü ve en önemlisi hayatta olduğumu hissedebiliyordum. Benim için idmanlar her şeydi. Hassas bir prosedürüm vardı. Ameliyatım nedeniyle antrenman yapamadığım birkaç haftayı hatırlıyorum. Çok zor zamanlardı. Ancak doktorum Holland bu durumu anladı ve olabildiğince antrenman yapmamı sağladı. Ekip ile yapılan antrenmanlar, beni hayatta tutan şeylerden biriydi.”
Galatasaray ve Norveç’ten takım arkadaşları Omar Elabdellaoui’ye bu süreçte çok destek oldu. Hatta kulüp, Omar’ın tedavisi için para bile ödedi. Norveç Milli Takımı Teknik Direktörü Stale Solbakken, Omar hakkında “Güçlü bir zihniyeti var ve pozitif kalması sayesinde görmeyi başardı. Bence etrafındaki insanlar onu desteklemekte çok iyiydiler. Çünkü yolda kendinden bile şüphe duyacağınız anlar olabiliyor” diye konuştu.
Hastanedeki ilk gecesinden Amerika’da ailesinden uzak kaldığı aylara kadar Omar’ın yanında daima bir adam vardı: Menajeri, Mikail Adampour. Omar, menajerine duyduğu minnettarlığını şu cümlelerle dile getirdi: ”Bütün dünyada onun yaptığını yapacak ve tüm övgüleri hak edecek bir menajer olduğunu düşünmüyorum. Kaza oldu ve geldi ve bir ay boyunca hastane odasında benimle kaldı. Ocak ayının transfer dönemi olduğunu unutmayın, bu yüzden gerçekten şanslıyım ve ona sahip olduğum için çok müteşekkirim.”
Adampour, eylül ayında kornea nakli gerçekleştiğinde de oradaydı. Omar Elabdellaoui bu aşamaya gelebilmek için iltihap önleyici bir rejim yapmış ve aylarca sadece su içmişti. Omar’ın azmi, doktoru Holland’ı da etkiledi. Holland, futbolcuyu “Gördüğüm en motive hasta” olarak tanımladı ve ”Görüşünü geri kazanma azmi, bana ve personelime ilham verdi” dedi.
Hastaneden çıkar çıkmaz bir saat içinde gözündeki bandajı çıkartan Omar, o anlarda yaşadıklarını şöyle anlattı: ”Gerçekten özeldi, bunu nasıl kelimelere dökeceğimi bilmiyorum. Hayal etmeye çalışabilirsiniz ancak bu pozisyonda olmayan başka biri için bunun mümkün olduğunu düşünmüyorum. Sol gözümü kapatıyordum ve sağ elimi ve sağ taraftaki göremediğim hareketleri yine görebiliyordum. Bir mucizeydi, rüyanın gerçeğe dönmesiydi. Görmenin bir mucize olduğunu asla düşünmezsiniz.”
Yarım yıldan uzun bir süre sonra evine kalıcı olarak dönüş yapan Omar, yaşadıkları hakkında “Bu dönem bize tüm hayatımız boyunca yaşadığımızdan daha duygusal anlar yaşattı. Çok fazla gözyaşı ve sarılma vardı. Dokuz, 10, 11 ay boyunca tek hedefiniz görmek olduğunda, 7/24 hakkında düşündüğünüz tek şey olduğunda, bunu başardığımızda, bu saf mutluluk oluyor” dedi.
Sahada olmadığı sürece her yarım saatte bir göz damlası kullanmak zorunda kalan Omar Elabdellaoui, ocak ayının başında özel gözlük ve kontakt lens ile kadroya yeniden dahil edildi. Yaptığı antrenmanlar, geri dönüşüne katkı sağladı. Omar’a bu süreçte destek olan Galatasaray’ın takım doktoru Yener İnce, ”Omar Elabdellaoui oynamak için geri döndüğünde çok duygusaldı. O, döndüğünde herkes ona sarıldı ve ağladı” dedi. Omar, iki hafta önce bir hazırlık maçında süre aldı ve bu anlar, Norveçli futbolcuya profesyonel olarak ilk maçına çıktığı zamanları hatırlattı. Ancak lige dönüşü, geçirdiği koronavirüs nedeniyle ertelendi. Cumartesi günü Galatasaray’ın evinde Kayserispor ile oynayacağı maçta yedek kulübesinde olması beklenen Omar, aylarca süren tedavi sürecinin ardından artık kopmaz bir bağa sahip olduğu kulüp için duygusal bir dönüş yapmayı umuyor.
Omar Elabdellaoui’nin bir yıllık acı dolu ayrılığının ardından yeniden sabırsızlıkla dönmeyi beklediği bir kariyeri var ama yaşadıkları hep onunla olacak: “Bu benimle sonsuza kadar kalacak. Unutamıyorum. Benimle sonsuza kadar kalacak bir yara.”
Kaynak: The Guardian
Çeviren: Kubilayhan Kavrazlı
Editör: Doğa Üründül