Marlon Brando’nun yerine Oscar’ı reddetmek üzere sahneye çıkan Sacheen Littlefeather hayatını kaybetti

Marlon Brando’nun “Baba” (The Godfather) filmi ile kazandığı Oscar ödülünü reddetmek üzere sahneye çıkan Sacheen Littlefeather hayatını kaybetti. Littlefeather, Akademi’den 50 yıl sonra gelen özrü kabul etmişti.

Sacheen Littlefeather hayatını kaybetti
Sacheen Littlefeather hayatını kaybetti

Marlon Brando’nun 1973 yılında “Baba” filmiyle kazandığı Oscar ödülünü reddetmek üzere sahneye çıkan Sacheen Littlefeather, 75 yaşında hayatını kaybetti.

Mart 2018’de dördüncü seviye göğüs kanseri teşhisi konulan Littlefeather’ın bakıcısı, “Pazar günü (2 Ekim) öğle saatlerinde Kuzey Kaliforniya’daki Novato kentinde sevdikleriyle çevrili evinde öldü” açıklamasını yaptı.

Meme kanseriyle mücadele ettiği bilinen Littlefeather’ın ölüm haberini Oscar ödüllerini dağıtan Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi yayınladı.

Sacheen Littlefeather hayatını kaybetti

Tarihi konuşma

Marlon Brando, 1973 yılında Amerikan film sektörünün, Kızılderilileri barbar ve cani göstermesini protesto etmek için yerine bir Kızılderiliyi göndermiş ve ödülü reddetmişti. Brando’nun yerine sahneye çıkan Littlefeather, yuhalamalarla ve ırkçı söylemlerle karşı karşıya kalmıştı.

Oscar törenlerini düzenleyen Akademi, 50 yıl sonra geçen haziran ayında Littlefeather’a resmi olarak özür dilediğini içeren bir mektup göndermişti.

Akademi Başkanı David Rubin, özür mesajında “Maruz kaldığınız suistimal yersiz ve haksızdı. Yaşadığınız duygusal yük ve sektörümüzde kendi kariyerinizin maliyeti onarılamaz. Gösterdiğiniz cesaret çok uzun zamandır kabul görmedi. Bunun için hem en derin özürlerimizi hem de en içten hayranlığımızı sunuyoruz” diye yazmıştı.

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

50 yıl sonra gelen özrü kabul etti

Kendisi için Los Angeles’taki Akademi Müzesi’nde düzenlenen “An Evening with Sacheen Littlefeather” adlı özel etkinliğe katılan Littlefeather şöyle demişti:

“Bu özrü kabul etmek için buradayım. Sadece benim değil, tüm milletlerimizin de bu gece bu özrü duyması ve hak etmesi gerektiğini bilerek kabul ediyorum. Şimdi, seyirciler arasındaki tüm Hintlilerin ayağa kalkmasını istiyorum. İnsanlarımıza bakın, birbirinize bakın ve hepimiz hayatta kalanlar olarak durduğumuz için gurur duyun. Lütfen, ben öldüğümde, gerçeğinizi her savunduğunuzda, benim sesimi, milletlerimizin ve halkımızın sesini canlı tutacağınızı her zaman hatırlatın. Ben Sacheen Littlefeather olarak kalacağım. Teşekkürler.”

“Ben bir Apaçi’yim”

75 yaşında hayatını kaybeden Littlefeather, Oscar’da sahne alan ilk Amerikan yerlisi olmuştu. Oyuncular Sendikası’nın bir üyesi olan Littlefeather, 60 saniye süren tören konuşmasında Amerikan yerlilerine karşı eğlence sektöründe yer alan önyargıları şöyle eleştirmişti:

“Merhaba ben bir Apaçi’yim, aynı zamanda Amerika Yerlilerinin Olumlu Temsili Ulusal Komitesi’nin başkanıyım. Bu akşam Marlon Brando’yu temsilen buradayım. Sizinle şu an zaman kısıtı dolayısıyla paylaşamayacağım bu konuşmayı iletmemi benden istedi. Bu konuşmayı çıkışta basınla paylaşmaktan memnuniyet duyacağım. Maalesef Brando ödülü kabul etmeyeceğini söyledi. Ve bunun sebebi ise film endüstrisinin Amerika yerlilerine davranış biçimi olarak gösteriliyor. Umarım akşamınızı berbat etmiyorumdur, gelecekte kalplerimiz ile aklımız sevgi ve cömertlikle bir araya gelir. Marlon Brando adına teşekkürlerimi sunarım.”

“Sadece 50 yıl beklemek zorunda kaldım”

Littlefeather, özür mektubu sonrası, “Biz yerliler çok sabırlı insanlarızdır, sadece 50 yıl beklemek zorunda kaldım! Espri yeteneğimizi her zaman canlı tutmamız gerek, hayatta kalmamızın yolu bu. Bu bir rüyanın gerçekleşmesi. 50 yıl önce Akademi Ödülü’nü kabul etmediğimden bu yana ne kadar çok şeyin değiştiğini görmek son derece yüreklendirici” demişti.