İstanbul Ticaret Odası (İTO) seçimlerinin ilk etabı olan meslek komitesi seçimleri yarın (9 Kasım) İstanbul Dünya Ticaret Merkezi’nde üç ayrı salonda yapılacak. Daha sonra meclis üyeleri İTO Başkanı’nı belirleyecek. Başkanlık için Şekib Avdagiç, Murat Kalsın ve Sadettin Saran öne çıkan isimler.
640 bini aşkın üyesi bulunan İTO, seçime gidiyor. Seçimlerin ilk etabı meslek komitesi seçimleri yarın (9 Kasım) yapılacak. Daha sonra yapılacak başkanlık seçimi için ise Şekib Avdagiç, Murat Kalsın ve Sadettin Saran’ın isimleri öne çıkıyor.
“’Türkiye Yüzyılı’nı ‘İstanbul Vizyonu’ ile destekleyeceğiz”
İktidara yakınlığıyla bilinen mevcut İTO Başkanı Şekib Avdagiç sosyal medya hesabında paylaştığı videoda, olağanüstü bir dönem yaşadıklarını ve bu dönemi en iyi şekilde atlattıklarını vurguladı. Üyelerden destek isteyen Avdagiç, “İstanbul Ticaret Odası’nın bütün üyelerini gözeten icraatlerımızı geliştirerek ‘Türkiye Yüzyılı’nı ‘İstanbul Vizyonu’ ile destekleyeceğiz” diye konuştu.
Avgadiç: “Biz Erdoğan’ın politikalarını desteklemekle ilgili sorumluluk hissediyoruz”
Avgadiç, Pendik Sanayici ve İş Adamları Derneği (PESİAD) dernek binasında 15 Ekim’de düzenlenen “İTO Özel Paneli”nde yaptığı konuşmada AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakınlığını şöyle dile getirdi:
“Burada hiç filtreli konuşmayacağım. Şu andaki siyasi büyüğümüz Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır, biz onun politikalarını desteklemekle ilgili kendimizde sorumluluk hissediyoruz. Bu konuyu da açık açık söylüyoruz. Hiç de saklamıyoruz bunu. Bizim bir görevimiz de şu anda ülkenin bekası için çalışan Cumhur İttifakı var. AK Parti, MHP ve diğer partilerle oluşan bir yapı var. Bunlar şu an ülkenin bekası çok önemli bir süreç yürütüyorlar. Biraz belki şaşıracaksınız benim böyle söylememe ama bunu ifade etmekte beis görmüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız ve onun yürüttüğü politikalara destek verme konusunda kendimizi sorumlu hissediyoruz ve bu sorumluluğun gereğini yerine getirmeye çalışıyoruz. Bundan sonra da seçilirsek bu konudaki duruşumuz da böyle olacaktır.”
“Cübbeli Ahmet”ten Avdagiç’e destek
İsmailağa Cemaati’nin önde gelen isimlerinden “Cübbeli Ahmet Hoca” olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü de Avdagiç’e desteğini açıkladı.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Ünlü, sosyal medya hesabı üzerinden yayımladığı “İTO seçimleri” başlıklı yazısında şu çağrıda bulundu:
“Cemaatimizden bâzı tüccar âbiler-arkadaşlar önümüzdeki hafta çarşamba günü İstanbul Ticaret Odası’nın seçimleri olduğunu söylediler. Ben bu işlerden anlamam ama dedim ‘Nedir bu seçimlerin önemi?’ Dediler ki; ‘Hocam! Batı ülkelerinde sivil toplum örgütleri ve odalar, hükümetlerin siyâset belirlemelerinde etki gruplarıdır. Hükümetlerin yaptığı yanlışlarda uyarıcı bir rol oynadıkları gibi, yapması gereken şeyleri de hatırlatırlar. Meselâ; Müslüman-Türk âile yapısını tehdit eden LGBT’ci sapkın örgütler senelerdir Türk toplumundan ortak bir tepki almamışlardı. Herkes sessizdi bu ahlaksızlığa. Ne zamanki 18 Eylül‘de 150 STK bir araya gelip, LGBT karşıtı insanları birleştirip, on binlerce insan yürüyüş yaptı, hükümet de bu konuyu gündemine aldı. Şimdi anayasa değişikliği ile Müslüman-Türk âile yapısını koruyacaklarına söz verdiler. Mevcut başkan Şekip Avdagiç Beyefendi şimdiye kadar toplum için iyi şeyler yaptı. İnşâallâh bu hizmetlerine devâm edecek sizin oylarınızla.
İşte dini ve milli hassâsiyeti olan bâzı iş adamlarından bana gelen notlar bundan ibâret. Aksi takdirde Kaftancıoğlu tarafının desteklediği aday kazanırsa meydana gelecek bütün günahlara, millî ve dini değerlerimize yapılacak zararlara ortak olacağınızı unutmayarak mutlaka rey kullanmaya gidiniz!”
Kaftancıoğlu’dan yanıt: “Pabucumun cübbelisi”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ise Ünlü’ye sosyal medya hesabından şöyle yanıt verdi:
“Görünen Nükteli Ahmet Hoca ve destekledikleri zor durumda. Nükteli ve benzerlerine haksız ihale, iş vermenin sevap kabul edildiği zeminde akıl, ahlak, adalet zemininde kalmanın günah sayılması çok anlaşılır. Nükteli Jetski’ye ters binip kaçmak yok ama mavi mavi masmavi. Nükteli birazdan ‘Kaftancı’nın yazdıklarını beğenmek şu kadar, RT etmek ise bu kadar günah’ diyerek fetva verebilir, uyarmadı demeyin. Pabucumun cübbelisi.”
Buğra Kavuncu: “İTO’nun, akla ve bilime ihtiyacı var, biatçı bir anlayışa değil”
İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu da sosyal medya hesabından Ünlü’ye tepki gösterdi ve “İTO’nun akla ve bilime ihtiyacı var” diyerek şunları yazdı:
“Siyaset yapılacak yer mescitler, vaaz kürsüleri değil; siyasi partiler, meclisler ve toplumsal alanlardır. Kim ki cami önlerinde veya içlerinde propaganda yapıyor ise yüce dinimize en büyük zararı veriyordur. İTO’nun, akla ve bilime dayalı bir ekonomiye ihtiyacı var, teslimiyetçi ve biatçı bir anlayışa değil! STK’ları, odaları, camileri ve mescitleri siyasi partilerin arka bahçesi haline getiren anlayış çürümüş bir anlayıştır.”
Murat Kalsın: “İTO seçimleri sadece İstanbul için değil, Türkiye ekonomisi için de önem taşıyor”
Öne çıkan diğer bir isim Murat Kalsın ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “Seçimler, nasıl bir yönetim ile nasıl bir sonuç almak istediğimizi belirlemek için irade ortaya koyduğumuz anlardır. Bu nedenle, Türkiye ekonomisinin yüzde 31’ini temsil eden İTO seçimleri sadece İstanbul için değil, Türkiye ekonomisi için de önem taşıyor” diye yazdı.
Kalsın, bir başka paylaşımında ise üyelere sandığa sahip çıkma çağrısı yaptı ve“Demokratik hakkınız olan oyunuzu kullanın ki, yarın birileri gelip Oda yönetimine çöreklenip sizin hak ve hukukunuzu çiğnemesin. Sonra ‘Bazı lobiler buraya yerleşip bırakmıyor’ diye isyan etmeyelim. Şimdi demokrasi zamanı!” dedi.
Saran Holding Başkanı Sadettin Saran da meclis üyeliği için aday olduğunu sosyal medya üzerinden yayımladığı video ile duyurdu: “Medya ve iletişim sektöründe onlarca şirketimiz var. 32 yıldır bu işi yapıyoruz. Bir şeyleri değiştirmenin vakti geldi. 700 bin üyesi olan odamızda oy kullanma oranı yüzde 8. Öncelikle bunu değiştirelim. 9 Kasım’da yapılacak seçimlerde 30. Bilgi İletişim ve Medya Komitesi Meclis üyeliğine aday oldum. Çünkü artık İTO’da değişim zamanı.”
İTO’da Değişim: “İTO ülke ekonomisinin haklarını savunmuyor”
“İTO’da Değişim Zamanı” sloganıyla kampanyalarını yürüten ve İTO’nun değişime ihtiyacı olduğunu söyleyen “İTO’da Değişim” oluşumunun yayımladığı manifestoda şöyle denildi: “Şirketler küçülüyor, kredi sarmalına düşüyor, borçlarını ödeyemez hale geliyor veya kapanıyor. Tüccar sattığını yerine koyamaz duruma düşürülüyor. Tüm bunlar olup biterken Avrupa’nın en büyük sivil toplum örgütü olan İTO sesini çıkarmıyor, çıkaramıyor. Kişisel ikbal ve menfaate dayalı ilişkiler nedeniyle ticaret dünyasının ve ülke ekonomisinin haklarını savunmuyor.”
Oluşum, İTO’da değişmesini istedikleri şeyleri ise şöyle sıraladı:
- Ticaret dünyasının gerçek temsilcileri odamızda bir an önce yerlerini almalıdır.
- Odamız bir an önce liyakat temelli, özgür bir yönetime kavuşmalıdır.
- İTO her bir üyesi için adil, eşit ve şeffaf bir oda haline getirilmelidir.
- Üye şirketlerin desteklenmesi, ticaret hacminin büyümesi ve insanlarımızın refahının artırılması için İTO’da iş bilir bir ekip yönetime gelmelidir.
- KGF dahil çeşitli uygun kredi imkanlarına erişim başta olmak üzere, odamızın, ülkemizin ve devletimizin imkanları adil, şeffaf ve eşitlikçi bir anlayışla tüm üyelerimize kullandırılmalıdır.
- Odamız serbest ticareti kısıtlayan ya da daraltan her türlü iç ve dış gelişmelere karşı aktif hale getirilmeli; şehrimiz tüm Avrasya bölgesindeki en yoğun ticari merkez konumuna yükseltilmelidir.
- Odamız hem tüm komşularımızla hem yakın coğrafyamızla ve hem de tüm dünya ile ticari bağlarımızı güçlendirecek mekanizmalarda ana motor güç haline getirilmeli; bunun için odamızın dış ticaret kadroları geliştirilmelidir.
- İstanbul’u ticaretin yanı sıra, hizmet sektörünün, turizmin, sağlık sektörünün, inovasyonun ve yüksek teknoloji yatırımlarının üssü haline getirecek tüm atılımlar odamızın ve üniversitemizin inisiyatifinde geliştirilmelidir.
- Odamız bünyesinde bir ihtiyaç destek fonu kurularak dara düşen üyelerimize can simidi olunmalıdır. Bu tür imkanlar sadece belli bir azınlık grubuna değil, tüm ihtiyaç sahibi üyelerimize adil, eşit ve şeffaf biçimde kullandırılmalıdır.
- Odamız, kamu kurumları ve kadrolarıyla girmiş olduğu emir alan – emir veren ilişkisinden çıkarılıp, seçilmiş bağımsız bir sivil ve ekonomik güç olmanın verdiği yüksek temsil gücüyle yönetilmeli; üyelerinin iş hacmini büyütmek için karar vericilerle aynı göz hizasında çalışan ve üyelerinin haklarını koruyan bir yönetim anlayışına kavuşturulmalıdır.”
