Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Sözleşmeliye 3+1 formülü | Prof. Dr. Konukman: “Ne oldu da bunu şimdi keşfettiniz?”

Kabine toplantısının ardından açıklama yapan AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkan Recep Tayyip Erdoğan, kamudaki sözleşmeli memurlara kadro verilmesine ilişkin 3+1 formülünü açıkladı. Konuya ilişkin nasıl bir düzenleme yapılacağı ise belirsizliğini koruyor. Düzenlemeye ilişkin Medyascope’a konuşan iktisat profesörü Aziz Konukman, “Bunca yıl iktidarınızda böyle bir arayışın içinde olmayıp, ne oldu da bunu keşfettiniz” diye sorarak düzenlemenin seçime yönelik olduğuna ve 2023 bütçesinde öngörülmeyen bu harcama kalemlerinin ek bütçe gerektireceğine dikkat çekti.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünkü (28 Kasım) kabine toplantısının ardından kamudaki sözleşmeli memurların kadroya geçirilmesine yönelik düzenlemeye ilişkin açıklama yaptı. Kamu kurumlarında çalışan 424 bin sözleşmeli memurun kadroya geçebileceğini söyleyen Erdoğan, “Mahalli idareler dahil olmak üzere sözleşmelilerin kadroya geçişinde, üç yıl bu statüde çalışmış olma şartı aranacaktır. Ayrıca bir yıl da aday memurluk süresi olacaktır. Sözleşmeliden kadroya geçiş 3+1 yıllık bir süre sonunda gerçekleşecektir” diye konuştu.

HABER: Erdoğan kabine toplantısının ardından açıkladı: Sözleşmeli personelin kadroya geçişi için 3+1 formülü

Prof. Dr. Aziz Konukman: “Emek cephesi açısından olumlu ama ama neden şimdi?”

Düzenlemeyi Medyascope‘a değerlendiren Prof. Dr. Aziz Konukman, “İstisnai kadrolardan, kadrolu istihdama geçiş, emek cephesi açısından her zaman olumludur. Mümkün mertebe sözleşmelilerin sayısının azalması, kadro güvencesinin verilmesi iyi bir şey” dedi.

Sözleşmeli personele ilişkin düzenlemenin seçime yönelik olduğuna dikkat çeken Konukman “Bunca yıl iktidarınızda böyle bir arayışın içinde olmayıp, ne oldu da bunu keşfettiniz? Bu 3+1 formülü o günlerde de yapılabilirdi. Üç yıllık sözleşmenin ardından bir yıl aday memurluk olacak, iyi güzel de neredeydiniz bugüne kadar” diye konuştu.

“Düzenleyici etki analizi Meclis’e sunulmalı”

Konukman, konuyla ilgili yasal düzenlemelerde “Düzenleyici Etki Analizi” (DEA) olduğunu, bu analizin uygulanması gerektiğini fakat uygulanmadığını dile getirdi. Düzenlemeden etkilenecek tüm kesimlere olan etkilerin dikkate alındığı, veriye dayalı kanıtların toplanmasını ve analiz edilmesini içeren, nihai karara katkı veren bir ön değerlendirme aracı olan DEA’nın çerçevesi 2007’de yayımlanan genelgeyle belirlendi. Konukman, “Sözleşmelilere dair düzenleme, bir kanun teklifi olarak Meclis’e gelirken, DEA sonuçları da TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nun ve Genel Kurul’un bilgisine sunulmalı” dedi. 

“Sözleşmelileri de kendileri sözleşmeli yaptı, şimdi kendi kadrolarını yerleştirecek”

Düzenlemeye ilişkin belirsizlikler olduğunu belirten Konukman, “Bu kapsamda kimler var, kaç kişi var? Kamu istihdamının yüzde kaçı? ‘Her sözleşmeli değil, üç yılını dolduranlar’ diyor. Bunun, ileriki döneme yönelik yükleri var. Üç yılı doldurmuş, bir yıl aday memurluktan sonra kadroya geçecekler var” diye konuştu. Düzenleme, önümüzdeki ay getirilse genel seçimler yapıldığında “aday memur” pozisyonunda olacak olanlara dikkat çeken Konukman, “AKP, sözleşmelilerden kendi kadrolarını yerleştirecek, sözleşmelileri de zaten kendisi sözleşmeli yaptı. Faydacı tarafı bu” dedi.

“Ek bütçe gerektirecek”

Erdoğan, sözleşmeliden kadroya geçecek 424 bin personel olduğunu açıklamıştı ancak Konukman, 3+1 formülüne göre hangi yıl kaç kişinin kadrolu olacağının belirsiz olduğuna dikkat çekti. Bunun kamuya maliyetinin önemli olduğunu söyleyen Konukman, “Bu, 2023 bütçesi Plan ve Bütçe Komiyonu’ndan geçti, Genel Kurul’da gider artırıcı, gelir azaltıcı düzenleme yapılamıyor. Bu gider artırıcı bir düzenleme, 2023’te bir harcama kalemidir ve 2023 bütçesinde öngörülmemiş. Bu ve benzeri ödemeler ek bütçe gerektirecek” diye konuştu. 

“Öğrencilerin karnının doymasında fayda-maliyet analizi arayanlar” 

DEA sonuçlarının önemi üzerinde duran Konukman, aday memurluk kapsamına hangi yıl kaç kişinin alınacağını, bunun 2023 ve sonraki yılların bütçesine getireceği yükü DEA ile ortaya koymak gerektiğini belirtti. DEA’nın fayda-maliyet analizini de içerdiğini belirten Konukman, şunları söyledi:

Milli Eğitim Bakanlığı, öğrencilere öğlen yemek verilmesi konusunda Birleşmiş Milletler ile bir protokol yapmıştı ve bu protokol de fayda-maliyet analizi yapılmasını öngörüyor. Aç çocukların karınlarını doyurmada fayda-maliyet analizi arayanlar, niye bunda bir fayda-maliyet analizi aramasınlar? Yoksulun doyurulması, geniş kitlelerin çocuklarının doyurulması, sosyal devlette bir maliyet-fayda analizine konu edilebilir mi? Maliyeti ne olursa olsun, toplumsal yarar esas alınır. Öğle yemeğinde bunu arayan, en ince ayrıntısına kadar çalışma olmadan bu yardımı yapmayan, kendi kaynaklarından yapamayıp BM’ye başvurmuş bir iktidarın, böylesine bir düzenlemenin maliyetlerini Meclis’te paylaşması lazım.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.