Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında ihlal kararını vermesine ilişkin mütalaasını Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderdi. Mütalaada, “Milletvekili, Türkiye Cumhuriyeti Anayasanın 83/2 maddesinde öngörülen yasama dokunulmazlığından yararlanamayacaktır” denildi.
Anayasa Mahkemesi’nin Gezi Parkı davasından tutuklu bulunan TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında “hak ihlali” kararının vermesinin ardından İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderdiği mütalaada, Atalay’ın tutukluluğunun devam etmesini istedi.
Can Atalay’ın yasama dokunulmazlığından yaralanamayacağının söylendiği mütalaada, “Şerafettin Can Atalay’ın, 2013 yılında işlediği suç nedeniyle soruşturma ve kovuşturmaya milletvekili seçilmesinden çok önce başlandığı, mahkumiyetine esas sevk ve uygulama maddelerinin TCK’nın 312. maddesi kapsamında kalan suça ilişkin olduğu anlaşıldığından, seçimden önce bu madde kapsamında suç işleyen milletvekili, Türkiye Cumhuriyeti Anayasanın 83/2 maddesinde öngörülen yasama dokunulmazlığından yararlanamayacaktır. Hükümlünün mahkumiyetine suç ve eylemleri, devlet güvenliğine karşı işlenen suçlar ve maddeler kapsamına girmeyeceğini düşünmek mümkün değildir” denildi.
“Tahliye talebinin reddi veya kabul Yüksek Daire’nindir”
Mütalaada, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin 28 Eylül’de Gezi Parkı davası kapsamında Can Atalay’ın cezasının onandığı hatırlatıldı:
“Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin 28.09.2023 tarih, 2023/12611 Esas, 2023/6359 karar sayılı temyiz incelemesi sonucu Şerafettin Can Atalay hakkında verdiği onama kararı ile hüküm kesinleşmiş ve infazı kabil hale gelmiştir. Sanık onama karan sonrasında hükümlü statüsündedir ve Yüksek Daire de kararını TBMM’ye göndermiştir. Bu aşamada, Yüksek Daire temyiz incelemesi sırasında tahliye hususunda da bir değerlendirme yapmış olmakla; tahliye talebinin reddi veya kabulü konusunda takdir Yüksek Daire’nindir.”
Kararı Medyascope‘a değerlendiren Can Atalay’ın avukatı Deniz Özen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın mütalaasında, anayasa maddelerinin tartışıldığını söyleyerek, “Mütalaada uzun uzun Anayasa maddeleri tartışılmış. Burada tartışma yok. Anayasa maddelerini tartışma yetkisi AYM’ye aittir. AYM de bu yorumlamayı zaten yaptı, kararını verdi. Dolayısıyla Yargıtay Cumhuriyet Savcısı’nın ya da Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin AYM’nin yaptığı yoruma aykırı bir yorum yapma hakkı da yok, yetkisi de yok” diye konuştu.
Mütalaanın kabul edilebilir ve hukuki olmadığının altını çizen Özen, “Bu yönde bir karar verilirse bu, AYM’nin fiilen kapatılması sonucunu doğurur. Ortada AYM kararı var. Burada kritik olan şu: Yargıtay eğer bir anayasa kararından bahsedecekse Anayasa’nın 153. Maddesi’ne bakacak, Anayasa 153 diyor ki, AYM kararları herkes için bağlayıcıdır. Bu uygulanacak mı, uygulanmayacak mı? Bence tartışma bu kadar basit” dedi.
Ne oldu?
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Avukat Can Atalay, Gezi Parkı davasından 18 yıl hapis cezası alarak 25 Nisan 2022’de tutuklandı. Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde kalan Atalay, 14 Mayıs 2023 Genel Seçimleri’nde TİP’in Hatay milletvekili seçildi. Milletvekili seçilmesinin ardından avukatları aracılığıyla mazbatasını alan ancak tutukluluğu nedeniyle milletvekili yeminini edemeyen Atalay ile ilgili Yargıtay’a yapılan tahliye talepli başvuru reddedildi.
Can Atalay talebi reddedilince “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği” gerekçesiyle AYM’ye başvurdu.
Atalay’ın “yasama dokunulmazlığı” gerekçesiyle yaptığı başvuru 5 Ekim’de AYM 2. Bölüm’de görüşüldü. Beş kişiden oluşan heyet, başvuruyu AYM Genel Kurul’a sevk etme kararı aldı. Kararda, “başvurunun niteliği itibarıyla Genel Kurul tarafından karara bağlanması gerekli görüldüğünden, AYM İç Tüzüğü’nün 28’inci maddesi uyarınca Genel Kurul’a sevkine karar verildi” denildi.
AYM Genel Kurulu 12 Ekim’de dosyayı görüşerek 25 Ekim’e erteledi. AYM 25 Ekim’de görüşerek Atalay’ın başvurusunu karara bağladı. “Seçme ve seçilme hakkı”, “kişi güvenliği ve hürriyeti hakkı” yönlerinden hak ihlali olduğuna ilişkin kararın kısa gerekçesi, yargılamanın yapıldığı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Gerekçeli karar daha sonra Resmi Gazete’de yayımlandı. Kararda, Can Atalay’ın hakkının ihlal edildiği söylendi, yeniden yargılamanın yapılması gerektiği hükmedildi. Can Atalay’a 50 bin TL tazminat ödenmesi gerektiği de belirtildi. 13. Ağır Ceza Mahkemesi de dosyayı Yargıtay 3. Ceza Dairesi’ne gönderdi.
Yargıtay’dan Gezi Parkı kararı
Bu arada Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Can Atalay’ın yargılandığı Gezi Parkı davasını karara bağladı. İşinsanı Osman Kavala, TİP Hatay Milletvekili Can Atalay, yönetmen Çiğdem Mater, şehir plancısı Tayfun Kahraman ve Mine Özerden’in cezası onandı. Mücella Yapıcı, Ali Hakan Altınay ve Yiğit Ali Ekmekci hakkında istenen cezalar bozuldu. Yapıcı ve Altınay kaldıkları cezaevinden tahliye edildi.