Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Premier Lig Panorama: 27. haftanın ardından | Guardiola’nın prensi Foden – United’ın başarısız taktiği – City’nin evindeki yenilmezlik serisi

Premier Lig’de 27. hafta geride kaldı. Bu haftanın merakla beklenen maçında Manchester derbisinde kazanan Manchester City oldu ve Liverpool’u takibini sürdürdü. Maçın analizini Medyascope Spor Servisi’nden Öner Tavtay sizler için yazdı.

Premier Lig Panorama: 27. haftanın ardından | Guardiola’nın prensi Foden – Manchester United’ın başarısız taktiği – Manchester City’nin evindeki yenilmezlik serisi

Premier Lig’de zirve yarışı kıyasıya devam ediyor. Liverpool, Manchester City ve Arsenal üçgeni yollarına kayıpsız devam ediyor. Liverpool son saniyede attığı golle Nottingham Forest deplasmanından galip döndü. Manchester City ise şehir derbisinde United’ı geriden gelerek mağlup etti, Arsenal ise ligin son sırasındaki Sheffield United’ı deyim yerindeyse paramparça etti. Bu hafta panoramada Manchester derbisini ele alacağız, gelin hep beraber maçta neler yaşandığına bakalım!

Manchester City 3-1 Manchester United

Alex Ferguson 2013’te görevi bıraktığından beri Manchester United’ın büyük maçlardaki profili hiçbir zaman eski havasına dönemedi. Sadece Mourinho döneminde bir nebze bu problem azalmıştı. Bir de Solskjaer büyük maçlarda rakiplerine puan kaybettirmeyi başarmıştır ama o da kolay maçlarda yaşadığı problemlerle çok eleştirilmişti. Erik ten Hag’ın da durumu çok farklı değil. Ama bu maçtaki performans gerçekten çok başka bir seviyede kötüydü.

Manchester United 143 maç süren 10 yıllık bir serüven boyunca ilk defa devre arasına önde girdiği bir maçı kaybetti.

Rashford’ın attığı inanılmaz gol dışında çok fazla pozisyona giremediler. Çok potansiyelli bir atağın başlangıcında Rashford’ın topu kontrol edememesi, bir diğerinde de yine Rashford’ın arka direkte topa gelişine vuramaması en yüksek gol ihtimalleriydi United adına. Diğer taraftan City ise bildiğimiz futbolunu oynadı. Ne kadar kapanırsan kapan bir şekilde pozisyona da giriyorlar, gol de buluyorlar. İlk yarıda iyi direnmiş gibi gözükse de United, ikinci yarıda giderek oyundan düşüp maçı kaybetti.

Genel istatistik
Atak grafiği
xG Grafiği

Üç görselin bize anlattığı şey City’nin dominasyonundan ibaret. Gördüğümüz her grafikte United’ın hayalet performansının kanıtlarını buluyoruz. United’ın maç boyu kaleyi tutan tek şutu var, o da Rashford’ın attığı 0.03 xG’lik nefis golüne dönüştü.

United’ın savunma yapmayı tercih etmesini yadırgamıyorum. City gibi topu sürekli ayağında isteyen takımlara karşı savunma yapmak zorunda kalmak gayet doğal. Benim anlayamadığım iyi pres gücüne sahip bir takıma sahipken kendi birinci bölgene gömülmek. Ten Hag’ın takımını sadece 30-40 metrelik bir blokta sıkıştırması City’nin işini kolaylaştırıyor. City gibi elinde çokça teknik ayağa sahip takımlara karşı dar savunma yapmak da çözüm olmuyor. Böyle oyunculara düşünmek için vakit verdikçe boşlukları daha iyi görüyorlar. De Bruyne-Rodri-Bernardo Silva-Foden bu profildeki oyuncular, katı savunmalarını kilidini açabilecek beceriye sahipler.

Kilit pas haritası
Dribling haritası

İlk görseldeki kilit pas haritasına bakarsak Manchester United’ın yükünü Bruno Fernandes çekiyor. City tarafında ise Bernardo Silva 7, De Bruyne 5 kilit pas ile zirveyi çektiler. İkinci görsel benim daha çok dikkatimi çekiyor. Burada dribbling haritasını görüyoruz ve United’da Dalot üç başarılı dribbling ile başı çekiyor. Geri kalan United’lı oyuncular iki ile Casemiro, bir ile Evans. Bu isimlerin dribbling yapması da bana ilginç gelen detaylardan biriydi. City tarafında ise Bernardo Silva başı çekiyor ve onu sırasıyla De Bruyne ve Doku izliyor.

Phil Foden topla buluşma haritası

Phil Foden’ın Manchester United karşısındaki performansı

En fazla rakip ceza sahasında topla buluşma (18) – En çok şut (9) – En fazla ikili mücadele kazanma (5)

En fazla isabetli şut (4) – En fazla gol (2) – 116 kez topla buluşma – 83 pasta 79 isabet

11 açılan orta – 5 başarılı top saklama

Pep Guardiola, Foden için bu sezonun en iyi oyuncusu derken şaka yapmıyordu. Foden da onu haklı çıkarmak için elinden geleni yapıyor gerçekten. Kariyerinin en parıltılı sezonunu geçirdiğine şüphemiz yok ve daha çok takımın başına bela açmaya da devam edecektir. Üçüncü bölgede ayak basmadık yer bırakmıyor. City’nin taktiğinde ileri dörtlü pozisyonun her birinde oynayabilecek beceriye sahip. Sahte dokuz oynadığı maçları da görmüştük. Sol kanat, 10 numara, sağ kanat, yeri geldiğinde 8 numarayı bile başarıyla oynayabiliyor. Guardiola böyle joker oyuncuları çok sever ve haklı da sevmekte.

Manchester City pas haritası
Manchester United pas haritası

Birinci görselde City’nin pas haritasını görüyoruz. Ortadaki yoğunluğun sebebi United’ın tuhaf savunma taktiğinden kaynaklanıyor. Sadece sol kanatta Doku herkesten uzakta alan açma görevini üstlenmiş halde, geri kalan herkes daha merkezi konumda. Ruben Dias dışında herkes rakip yarı sahada görünüyor, bunun sorumlusu da United’dan başkası değil. Bu kadar fazla içeri gömülürseniz rakip daha da rahat gelmeye başlar üstünüze. İkinci görselin United’ın pas haritası değil de İstanbul Anadolu Yakası metro haritası olarak görürseniz sizi suçlayamam. Hayatımda gördüğüm en saçma diziliş desem gerçekten yeridir. Şu görselin bile Ten Hag’ı kovmak için ciddi bir sebep olduğuna inanıyorum. Onana’nın ilk yarıdaki iyi performansı olmasa belki de hezimetle sonuçlanacak korkunç bir maç yaşanabilirdi. Buna rağmen Ten Hag, Polyanna rolüne devam ederek pozitif mesajlar vermeye devam ediyor.

Manchester City, Avrupa ve Kupa maçları da dahil olmak üzere evinde oynadığı son 55 maçta da gol bulmayı başardı ki bu bir kulüp rekoru olarak tarihe geçti.

Panoramanın burada sonuna gelirken önümüzdeki hafta Liverpool – Manchester City maçının oynanacağını hatırlatmak isterim. Premier Lig’deki son Klopp-Guardiola kapışmasını izleyeceğiz. Böylece haftaya panoramada neyi inceleyeceğimizi de öğrenmiş oldunuz. Önümüzdeki hafta tekrar görüşmek üzere!

Karşılaşmanın özeti:

Yazan: Öner Tavtay

Editör: Doğa Üründül

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.