Biletsiz, sponsorsuz ve yarışmasız: Uluslararası İşçi Filmleri Festivali başlıyor

Uluslararası İşçi Filmleri Festivali (İFF) 1 Mayıs’ta başlıyor. Bu yıl 19. kez düzenlenecek olan festival, 16 ülkeden 74 filmi, önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da sponsorsuz, yarışmasız ve ücretsiz olarak seyircilerle buluşturacak. Festival 2 Mayıs’ta İstanbul’da ve Ankara’da açılış filmleriyle izleyicileriyle buluşacak. Festival gönüllüsü Aslı Takanay, festival filmlerini ve etkinlikleri Medyascope’a anlattı. 

Bu yıl 19. kez düzenlenecek olan İFF’de 353 film arasından seçilen 46 yerli ve 28 yabancı film seyircilerle buluşturacak. 1 Mayıs’ta başlayacak festival kapsamında film gösterimleri ve etkinlikler İstanbul’da Beyoğlu Sineması, Fransız Kültür Merkezi, Aynalı Geçit, Nazım Hikmet Kültür Merkezi, TAK Tasarım Atölyesi Kadıköy ve Barış Manço Kültür Merkezi’nde; Ankara’da ise gösterimler Çağdaş Sanatlar Merkezi ve Mülkiyeliler Birliği’nde yapılacak.

İşçi, emek, savaş, dayanışma, kadın ve LGBTİ+, kent suçları, kent suçlarına karşı direniş gibi pek çok farklı konudan filmin sinemaseverlerle buluştuğu festivalde sadece filmler yok. Festival kapsamında, yapay zeka, sansür, gibi farklı alanlardan, sinema sektöründen çok sayıda isimin katıldığı paneller ve söyleşiler de yer alıyor. Ayrıca festival kapsamında 8 Mayıs’ta Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda Kardeş Türküler’in sahne alacağı Filistin ile dayanışma konseri düzenlenecek. Konser de diğer bütün etkinlikler gibi ücretsiz. 

Festivalin İstanbul açılış filmi, 2 Mayıs’ta Beyoğlu Sineması’nda işçi filmleriyle tanınan Ken Loach’un son filmi “Umudunu Kaybetme/The Old Oak” ile olacak. Ankara’daki açılış filmi ise Nejla Demirci’nin yönetmenliğini yaptığı “Kanun Hükmü” filmi. Film Türkiye galasını İşçi Filmleri Festivali’nde yapacak. 

Festival kapsamında gösterimde olacak filmlerin bazıları şunlar:

  • Hüseyin Cevahir’i anlatan “Aşkla Sana”,
  • Dikili Eski Belediye Başkanı Osman Özgüven’i anlatan “Komünist Osman”,
  • Tufan Şimşekcan’dan “Ceylin”,
  • Fırat Yücel ve Aylin Kuryel’in “Ulysses Çevirmek”,
  • Hırvatistan’dan “Ne Yapmalı?”,
  • İşçiler tarafından ele geçirilen bir fabrikanın hikayesini anlatan “İşçilerin Fabrikası”
  • Sinema emekçisi Necip Sarıcı’nın hayatını anlatan “Makineler Arasında Sinema: Necip Sarıcı”,
  • Ethem Özgüven’den Hatay Akademi Orkestrası’nın öyküsünü beyaz perdeye aktaran “Karanlık Zamanlarda Şarkı Söylemek”.

Bitmeyen festival 

2. İFF’den beri festival ekibinde gönüllü olarak yer alan Aslı Takanay, festivalin 19 yıldır gönüllülük esasına dayanarak ortaya çıktığının, gösterimlerin ücretsiz olduğunun ve yarışmasız olduğunun altını çizdi. Film seçimi, çeviriler, açılış gecesi organizasyonu, katalog gibi pek çok farklı komiteleri olduğunu ve festivali komiteler olarak hazırladıklarını anlatan Takanay, “Festival, İstanbul ve Ankara’da başlıyor ama yıl sonuna kadar. Filmler, dolaşabildiği kadar şehir ve semt dolaşacak. Arkadaşlarla aramızda ‘bitmeyen festival’ diye şakalaşıyoruz biz. Geçen sene festivale İstanbul ve Hatay ile başladık. Bu sene yine İstanbul ve Ankara’ya döndük” dedi. 

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Uzun yıllar sonra açılışlarının İstanbul’da yeniden Beyoğlu’na döndüğünü dile getiren Takanay, “Açılışta belki bir yoğunluk olabilir. Herkesi bekliyoruz. Gerçekten ‘Başka bir dünya mümkün’, idealine inanan ve hayatın bir yerinden oraya dönük bir şey üretmek ya da üretilen bir şeye katkı vermek, ona dahil olmak isteyen kişileri hem festivale katılmaya hem de gönüllümüz olmaya davet ediyorum” diye konuştu.

Filistin’de yaşananların herkesi hem öfkelendirdiğini hem de üzdüğünü dile getiren Takanay, Filistin’le dayanışma konserlerini şu cümlelerle anlattı: “Zor günler, zor zamanlar. Kardeş Türküler konserimiz var. Filistin’e buradan türkülerle, Kardeş Türküler’le dayanışma göstermek istedik. Onları düşünerek, onlar için bir araya gelelim. Kardeş Türküler’le türkülerimizi oraya iletelim istedik”.

Filmleri izlemek için herhangi bir rezervasyon yapılmasına gerek olmadığını söyleyen Takanay, sadece Fransız Kültür Merkezi’nde gösterilecek olan filmlere gelecek izleyicilerine, gösterimden bir süre önce mekana gelmelerini ve kimliklerini unutmamalarını tavsiye etti. 

Festival programına ve detaylara buradaki linkten ulaşabilirsiniz.