Tahir Elçi davasında karar bekleniyor | Davada neler oldu?

Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin 2015’te Diyarbakır-Sur’da vurularak öldürülmesine ilişkin davanın karar duruşması yapılıyor. Peki, Elçi’nin öldürülmesinden bu yana neler oldu?

Eski Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, 28 Kasım 2015’te Diyarbakır-Sur’da Hendek operasyonlarında zarar gören Dört Ayaklı Minare önünde yaptığı basın açıklaması sırasında çıkan çatışmada başına isabet eden kurşun nedeniyle hayatını kaybetti.

Elçi’nin ölümüne yol açan kurşunun hangi silahtan çıktığı ve kim tarafından ateşlenmiş olabileceğine dair rapor hazırlayan İngiltere merkezli Forensic Architecture, Elçi’nin üç polisten birinin silahından çıkan kurşunla öldürüldüğü sonucuna ulaştı.

Elçi, hayatını kaybettikten sonra Diyarbakır-Bağlar’daki Yeniköy Mezarlığı’na defnedildi.

Dava sürecinde neler oldu?

Elçi’nin öldürülmesinin ardından olay günü bölgede görev yapan polis memurları F. T., S. T. ve M. S. hakkında “bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek” suçundan yargılanıyor. Üç polisin iki ila altı yıl hapsi isteniyor. Firari sanık Uğur Yakışır ise “olası kastla ölüme sebebiyet verme” suçlamasıyla üç kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılanıyor.

Davayla ilgili Elçi’nin ölümünün sekizince yıldönümünde konuşan Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, faillerin cezalandırılmadığını ve adaletin yerini bulmadığını söyledi. Tetiği tutan elin karanlıkta bırakıldığını söyleyen Eren, “‘Dicle’nin kenarında kurdun kaptığı bir koyunun mesuliyetinin kendisine ait olduğunu’ söyleyenlerin, bu sorumlulukla hareket etmediklerine hep birlikte bir kez daha tanık olduk. Tahir Elçi cinayeti, 2015’te başlayan o karanlık sürecin yolunu döşemek isteyenlerin siyasi bir operasyonuydu. O sebeple, Tahir Elçi suikastının tüm yönleriyle aydınlatılması etkin bir kamu ve siyasi iradenin ortaya konması ile mümkün olacaktır. Bu sebeple ‘Devletin aydınlatamadığı cinayet yoktur, aydınlatmadığı cinayet vardır’ diyoruz” dedi.

Elçi’nin avukatları, soruşturma sürecinde bazı delillerin eksik toplandığını ve olay yerinde keşif yapılması gerektiğini söylüyor. Ayrıca avukatlar, bazı polis ve amirlerin dinlenmesini talep ediyorlar.

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Avukatların davaya dair bir diğer talebi ise dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun dinlenmesi ve Elçi’nin vurulduğu yeri gösteren Mardin Kebap Evi’nin kamera kayıtlarının incelenmesi.

Mahkeme heyeti bir önceki duruşmada TÜBİTAK’ta incelenmesi istenen kamera kayıtlarıyla ilgili rapora ne olduğunun sorulmasını ve sanıklar hakkındaki adli tedbir kontrolünün devam etmesine karar verdi. Ayrıca heyet, keşif talebi ve olay yerindeki polis amirlerinin ifadesinin alınma talebini de reddetti

Avukat Eren, sekizinci yıldönümündeki konuşmasında cinayetin işlendiği ilk andan itibaren kentte gerçekleştirilen güvenlik toplantıları, yargı makamlarının soruşturma aşamasındaki isteksiz tutum ve skandal uygulamaları; bu cinayetin aydınlatılmasını istemeyen bir iradenin varlığına hep işaret ettiğini de söyledi.

Dava dosyasında önemli bir mesafe katedilmediğini söyleyen Eren, “Dosyaya katkı sunacağına inandığımız cinayet öncesi ve sonrasındaki gelişmelere yönelik tüm taleplerimiz ısrarla reddedilmektedir. Soruşturma aşamasında açığa çıkmış hukuksuzluklara ise mahkeme heyetinin ve yargı makamlarının kayıtsız kalışı, hukuk adına bizleri kaygılandırmakta” diye konuştu.