Murat Yetkin yazdı – İmamoğlu davasında iki büyük gedik: Beyaz Toros ve Altun itirafı

Gazeteci Murat Yetkin, YetkinReport’taki yazısında, Ekrem İmamoğlu davasında iki büyük gedik olduğunu, bunlardan birinin beyaz Toros maketli savcı, diğerinin ise İletişim Başkanlığı görevinden alınan Fahrettin Altun’un itirafı olduğunu söyledi.

Ekrem İmamoğlu
İmamoğlu davasında iki büyük gedik: Beyaz Toros ve Altun itirafı

Murat Yetkin, beyaz Toros maketli savcı ve Fahrettin Altun’un itirafından aynı hafta su yüzüne çıktığını belirterek, “İkisi de birer gazeteci sayesinde: Biri, Altun’un avukatının Ertuğrul Özkök’e cevabı, diğeri de Ruşen Çakır’ın İmamoğlu mülakatıyla” dedi.

Gürlek iddianamesi geciktikçe

İmamoğlu soruşturmalarında henüz iddianamenin hazır olmadığını belirten Murat Yetkin, “Ama İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek tarafından yürütülen soruşturma şimdiden kamuoyunda ciddi bir güvensizlik sorunuyla karşı karşıya. Gerçi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ‘Hâkim, savcılarımızı da töhmet altında bırakıyorlar. Bünyelerini sarmış yolsuzluk virüsünü temizlemek, rüşvetçilerle mücadele etmek yerine bu milletin tertemiz evlatlarının şerefiyle oynuyorlar’ diye sorunları halının altına süpürüp hâlâ, eğer varsa, ciddi kanıtlarını ortaya dökmemiş savcılara cesaret veriyor” diye yazdı.

Murat Yetkin şunları söyledi:

“Ama iddianame geciktikçe, AK Parti ve MHP saflarında Gürlek soruşturmasına dair soru işaretleri çoğalıyor. Buna örnek olarak MHP’li Feti Yıldız’ın İmamoğlu’nun tutuklu yargılanmasına tepkisini, AK Partili Şamil Tayyar ve Mücahit Birinci’nin Mehmet Murat Çalık’ın hastalığına rağmen tutukluluğunun devamına verdiği tepkileri göstermek mümkün.”

Beyaz Toros maketli savcı

CHP lideri Özgür Özel’in makam masasına süs niyetine beyaz Toros maketi koyan savcıyı ortaya attığını hatırlatan Yetkin, “Savcı olayı giderek İmamoğlu soruşturmasının hukuki değil siyasi niteliğini daha da açığa vuruyor. Özel, Gürlek’in soruşturma ekibinde yer alan bu savcının adını vermemesine rağmen hakkında ‘kamu görevlisine hakaret ve tehdit’ suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. CHP Gürlek ve iki yardımcısını, başında Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un bulunduğu Hakimler Savcılar Kuruluna (HSK) şikâyet etti. CHP yine isim vermedi ama bu savcının İstanbul Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosundan Cahit Cihad Sarı olduğunu, kamuoyu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının Özel’e soruşturma gerekçesinden öğrendi. Çelişki çelişki üstüne” dedi.

İmamoğlu: “İfademi alan oydu”

İmamoğlu’nun ifadesini alanın beyaz Toros hayranı savcı olduğunu gazeteci Ruşen Çakır’a anlattığını hatırlatan Murat Yetkin, şunları söyledi:

“İmamoğlu’nun aktarımına göre Toros maketli savcı açıkça kendisini siyasi otoritenin parçası halinde görüyor ve öyle bir ‘Bana bir şey olmaz’ özgüveni içinde, hızını alamayıp bunu da sorguladığı kişiyi siyasi rakibi sayarak söylüyor.
‘FETÖ’nün hain kumpas süreçlerini yaşayıp gördükten sonra’ demiş İmamoğlu, ‘Derin kaygılarla bu aklı ve uygulamalarını takip etmemiz şarttır. Bu durum, şerefli Türk yargısı adına çok ciddi bir tehdittir.'”

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

Altun’un itirafı

Ertuğrul Özkök önceki bir yazısında 19 Mart’ta İmamoğlu ile aynı saatlerde gözaltına alınıp, hemen bırakılan Serdar Haydanlı’dan söz etmişti. Haydanlı’nın Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın cumhuriyetin 100. yıl tanıtımını ihale ettiğini de yine CHP lideri Özel ortaya çıkarmıştı. Özkök bu çelişkiyi soruyor, Başsavcılık tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bazı tanıtım ihalelerini de aldığı için gözaltına alınan Haydanlı’nın, Altun’un devreye girmesiyle mi hemen serbest bırakıldığını soruyordu. Özkök, iki gün önce Altun’un avukatı Sezgin Tunç’un kendisini arayıp bazı belgeleri paylaştığını yazdı.

Murat Yetkin, “Görevden alındıktan sonra yurtdışına giden Altun adına, Haydanlı’nın 100. yıl tanıtımlarıyla görevlendirilen tek kişi olmadığını söylemeye çalışırken, tam olarak Özel’in iddiasını doğruluyordu. Tunç, Özkök’ün bu yazısı üzerine, sözlerinin çarpıtıldığını söylemiş, Haydanlı’ya verilmiş görev nedeniyle Altun’un yargıya müdahil olmadığını vurgulayan bir açıklama yapmıştı” dedi.

Murat Yetkin yazısını şöyle sonlandırdı:

“‘Söylendiğini duydum’ gibi şaibeli ifadelerle seçilmiş belediye başkanlarının hapsedildiği bir dönemde, Tunç’un müvekkilini savunma gayretine rağmen Haydanlı örneği de Toros gibi, daha ortaya çıkmamış İmamoğlu soruşturmasındaki büyük gediklerden biri sayılır.”