Gazeteci-yazar Murat Yetkin, YetkinReport‘taki son yazısında PKK lideri Abdullah Öcalan’ın çağrısını değerlendirdi. Yetkin’e göre en zor eşik aşıldı.
PKK lideri Abdullah Öcalan, tarihi açıklamayı yaparak örgütün silah bırakması ve kendini feshetmesi gerektiğini söyledi. DEM Parti heyetinin 27 Şubat’ta İmralı’ya üçüncü ziyaretinden sonra Öcalan’ın mektubu kamuoyuna duyuruldu.
Gazeteci Murat Yetkin’e göre, Öcalan’ın çağrısı silahlı mücadelenin sonuna işaret eden en zor eşiğin aşılması anlamına geliyor. Mektupta MHP lideri Bahçeli’nin çağrısına da atıf yapılması dikkat çekti.
PKK’nın kuruluş gerekçeleri
Öcalan mektubunda, PKK’nın kurulma nedenlerini “reel-sosyalizm” olarak tanımladığı Sovyetler Birliği’nin varlığına ve Kürtçenin yasaklandığı darbe dönemlerine bağladı. Örgütün güç bulmasını demokratik siyaset kanallarının kapalı olmasıyla açıkladı.
Sert bir özeleştiri de yapan Öcalan, 1990’larda Sovyetlerin çöküşü ve Türkiye’de Kürtçe üzerindeki kısıtlamaların kalkmasına rağmen silahlı mücadelenin sürdürülmesini eleştirdi. Bu durumun PKK’yı “anlam yoksunluğu ve aşırı tekrara” düşürdüğünü belirtti.
Sert özeleştiri
Mektuptaki en dikkat çekici noktalardan biri, Öcalan’ın “aşırı milliyetçi savruluş” olarak nitelendirdiği bağımsız Kürdistan, federasyon ve idari özerklik taleplerinden vazgeçmesi oldu. Öcalan, bu taleplerin “tarihsel toplum sosyolojisine cevap olamadığını” ifade etti.
Yetkin’e göre bu metni bir uzlaşma belgesi değil, bir teslim belgesi olarak görmek daha doğru. Öcalan, “Sistem arayışları ve gerçekleştirmeler için demokrasi dışı bir yol yoktur” diyerek demokratik uzlaşmaya vurgu yaptı.
Bahçeli faktörü ve sürecin başlangıcı
MHP lideri Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim 2024’te Meclis açılışında DEM Partililerin elini sıkması, sürecin başlangıcı olarak değerlendiriliyor. Öcalan, “Sayın Bahçeli’nin çağrısı, Sayın Cumhurbaşkanının ortaya koyduğu iradeyle oluşan bu iklimde silah bırakma çağrısında bulunuyor ve bu çağrının tarihi sorumluluğunu üstleniyorum” dedi.
Yetkin’e göre, Türk milliyetçiliğinin sembolü haline gelmiş MHP’nin liderinden gelen bu hamle, herkesi şaşırttı. Bahçeli ve Erdoğan adeta “iyi polis-kötü polis” taktiği izledi.
Bundan sonra ne olacak?
Şimdi gözler PKK’nın ana karargâhı Kandil’e çevrildi. Cemil Bayık ve Duran Kalkan’ın çağrıya vereceği yanıt merak ediliyor. Ankara’daki değerlendirmelere göre PKK Öcalan’a uysa bile örgütten daha radikal kopmaların olabileceği düşünülüyor.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Cumhurbaşkanı Hukuk Başdanışmanı Mehmet Uçum, çağrıya uymayanların “sonuçlarına katlanacağını” söyledi. AK Parti Başkanvekili Efkan Ala ise “Önemli olan sonuçtur, biz de sonuca bakacağız” diyerek PKK’nın fiilen silah bırakıp dağılmasını beklediklerini belirtti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Terör örgütünün silah bırakması ve kendini feshetmesi çağrısı önemlidir. Çözüm için üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız” açıklaması yaptı. İYİ Parti lideri Müsavat Dervişoğlu ise süreci “Erdoğan’a ömür boyu başkanlık pazarlığı” olarak değerlendirerek karşı çıktı.
Yetkin’e göre, iktidarın “Terörsüz Türkiye” sloganı tutarsa bu, uluslararası siyasette de Türkiye için aşılmış önemli bir eşik sayılacak. Ancak şu an sadece ilk ve en önemli aşama geçilmiş durumda.
Yazının tamamını okumak için tıklayın.