Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Komutanı Mazlum Abdi, “Suriye’nin tek elden yönetilemeyeceğinin anlaşıldığını” belirterek, adem-i merkeziyetçi yapıda yeniden örgütlenmesi gerektiğini söyledi. Abdi, Suriye Arap Cumhuriyeti’nin adının da değişmesini gerektiğini belirtti.
Suriye Demokratik Güçleri (SDG) Komutanı Mazlum Abdi, Yeni Yaşam Gazetesi’nden Mehmet Ali Çelebi ve Doğan Cihan’a konuştu. Abdi, 26 Nisan’da yapılan “Rojava Kürdistan Birlik ve Ortak Tutum Konferansı”nın Kürt hareketinin tarihinde dönüm noktası olduğunu vurguladı.
Abdi, Suriye’deki mevcut durumu değerlendirirken adem-i merkeziyetçi yönetim modelinin kaçınılmazlığına dikkat çekti. Mazlum Abdi, Kürt halkının haklarının Suriye Anayasası’nda tanınması gerektiğini belirtti.
“Kürt partileri ilk kez tek vizyon etrafında birleşti”
Mazlum Abdi, Kürt Birlik Konferansı’nın önemine değinirken şöyle dedi:
“Suriye’deki Kürt hareketinin ortaya çıkışından bu yana ilk kez, tüm Kürt partileri bir araya gelerek tek bir siyasi vizyon ve program üzerinde anlaştılar.”
Mazlum Abdi, Kürt heyetinin henüz Şam’a gitmemesinin nedenini şöyle açıkladı:
“Öncelikle askeriye ve güvenlik konuları gibi acil konuların ele alınması gerekiyor. Kürt meselesi de bunun bir parçası. Öncelikle genel konularda bazı adımlar atılmalı ve ardından Kürt sorunları da dahil edilmeli.”
Paris’teki görüşmeler neden olmadı?
25 Temmuz’da Fransa’nın başkenti Paris’te yapılması planlanan ancak son dakika ertelenen görüşmeye ilişkin de konuşan Abdi, “Bu toplantıya hazırlıklıydık. Suriye hükümetinin Süveyda meselesiyle ilgilendikleri için bu toplantıyı ertelemelerini istediği söylendi” dedi.
Suriye’deki geçiş hükümetinin Paris’teki toplantıya hazır olmadığına inandığını belirten Abdi, “İsrail ve Amerika ile sorunlarını kendi aralarında çözmek için masaya oturdular. Şimdi toplantı hazırlıkları devam ediyor ve toplantı yapılacak” diye konuştu.
“Şam ile müzakereler iki aşamalı sürecek”
Abdi, Şam’la yürütülen görüşmelerin iki farklı seviyede sürdüğünü açıkladı. Buna göre ilk seviyede Suriye’nin tüm bileşenlerini ilgilendiren genel konular ele alınıyor, bu heyette Araplar, Süryaniler ve Kürtler yer alıyor.
10 Mart Anlaşması’nın 2. maddesi Kürt halkının haklarıyla ilgili. Mazlum Abdi bu konuda şu değerlendirmede bulundu: “Kürt halkının hakları Suriye Anayasası’nda tanınmalıdır. Kürt heyeti bu konuya odaklanacaktır.”
Abdi, genel müzakereler tamamlandıktan sonra Kürt heyetinin özel olarak Şam’la görüşmeler başlatacağını kaydetti, “Genel çalışmalar tamamlandıktan sonra Kürt heyetinin Şam’la çalışmalarına başlayacağına inanıyorum” dedi.
Astana ve Cenevre neden başarısız oldu?
22 tur Astana ve 8 tur Cenevre görüşmelerinin başarısızlık sebepleri hakkında konuşan Mazlum Abdi, sahadaki ana güçlerin masada olmamasına değindi, “Astana toplantılarında sadece Rusya, Türkiye, İran ve Suriye vardı. Ancak sahada faaliyet gösteren ana güç olan SDG ve HTŞ orada değildi” dedi.
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
Esad hükümetinin zaman kazanmak için müzakere ettiğini, BMGK 2254 sayılı kararı hiçbir zaman benimsemediğini vurguladı, devletlerin kendi çıkarlarını esas aldığını, bu nedenle başarı elde edilemediğini söyledi.
“Mevcut sürecin başarı şansı daha yüksek”
Mazlum Abdi, mevcut durumun farklı olduğunu vurguladı, “Şu anda Suriye’de iki güç var. Biri Şam Hükümeti güçleri, diğeri Suriye Demokratik Güçleri. Bu iki güç bir anlaşmaya varabilir” dedi.
Abdi, ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack’ın meseleyi hayata geçirmenin kolay olmadığını anladığını düşündüğünü belirtti:
“Sayın Thomas Barrack’ın meseleyi hayata geçirmenin kolay olmadığını anladığını düşünüyorum. Zamana ihtiyaç var, çok ciddi sorunlardır, kolay değildir. Suriye’nin tek elden yönetilemeyeceğini de anlamış durumda.”
“Adem-i merkeziyetçi Suriye olmalı”
Abdi, 14 yıllık iç savaşın ardından Suriye’nin eski haline dönmesinin imkansız olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“14 yıllık iç savaşın ardından Suriye’nin eski haline dönmesi imkânsız. Baas rejiminin dönemindeki gibi merkezi ve totaliter olmaz. Çünkü iç savaşın çıkmasına yol açan temel sebep merkezi sistemdi.”
Mazlum Abdi, çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
“Adem-i merkeziyetçi bir Suriye olmalı. Tüm siyasi ve kültürel grupların kendilerini yönetme hakkı olmalı ve Suriye’deki tüm iller yerel yönetimler aracılığıyla kendilerini yönetebilmelidir.”
“Suriye Arap Cumhuriyeti adı değişmeli”
Mazlum Abdi, Suriye’nin adındaki “Arap” kelimesinin kaldırılması gerektiğini savunarak şu açıklamayı yaptı:
“Suriye adı Baas döneminden bu yana Suriye Arap Cumhuriyeti’dir. Bu ad Suriye’nin gerçekliğini yansıtmamaktadır. Arap kelimesi kaldırılmalıdır. Suriye yalnızca Araplara ait değildir. Tüm gruplara aittir.”