Zuhal oyunuyla sokaklara çıkan Öykü Su Okur: “İçimde kalmasın diye ürettim”

İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı mezunu Öykü Su Okur, kendi yazdığı Zuhal oyunuyla hem sahnede hem sokaklarda seyirciyle buluşuyor. Geçen yaz “armağan kumbarası” sistemiyle dört şehir gezen genç tiyatrocu, sanata ulaşamayan insanlara tiyatroyu götürmeyi hedefliyor. AFİFE oyununda sahne alan ve Bahar dizisinde rol alan Okur, ana akım projelerdeki sansürden yakınıyor ancak tercihini sahneden yana kullanıyor.

Haber: Nergiz Turan

Zuhal oyunuyla sokaklara çıkan Öykü Su Okur: "İçimde kalmasın diye ürettim"
Zuhal oyunuyla sokaklara çıkan Öykü Su Okur: “İçimde kalmasın diye ürettim”

İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü mezunu Öykü Su Okur, oyuncu, prodüktör ve sokak tiyatrosu sanatçısı olarak çalışıyor. Kendini “kim olduğunu öğrenmeye çalışan biri” olarak tanımlayan Okur, şu sıralar AFİFE adlı tiyatro oyununda sahne alıyor. Aynı zamanda Bahar dizisinde rol alıyor.

Ülke meselelerini dert eden ve çözümü sevgi ile dayanışmada arayan genç sanatçı, kendi yazdığı ve yönettiği Zuhal oyunuyla dikkat çekiyor. Sanatını özgürce icra etmek isteyen Okur, sokak tiyatrosuyla sanata erişimi demokratikleştirmeye çalışıyor.

“Konservatuvar mezunları için yeterli istihdam alanı yok”

Okur, Türkiye’de konservatuvar mezunları için yeterli istihdam alanı bulunmadığını söyledi, devlet ya da şehir tiyatrolarına girmenin zor olduğunu belirtti.

Bu durumun mezunları bağımsız üretime yönelttiğini vurgulayan Okur, bağımsız sanatı zorunluluk değil güçlü bir ifade biçimi olarak gördüğünü söyledi, kendi hikayesini kendi cümleleriyle anlatmanın özgürleştirici ve doyurucu olduğunu belirtti.

“İçimde kalmasın bu dertler diyerek üretmeye başladım”

Dekorundan afişine kadar her detayıyla ilgilendiği “Zuhal”, onun ilk bağımsız sahne projesi. Oyunun ortaya çıkışı ise sanat yapacak alan bulamaması ve yaşadığı depresyon sürecinin ardından “İçimde kalmasın bu dertler” diyerek üretmeye başlamasıyla gerçekleşmiş.

Bir yandan kendi dünyasını inşa ettiği “Zuhal”, diğer yandan televizyon dizisi derken üretim sürecinde “Allah’ım ben ne yapıyorum?” ile “İyi ki yapıyorum!” arasında gidip geldiğini belirtiyor.

Zuhal oyunuyla sokaklara çıkan Öykü Su Okur: "İçimde kalmasın diye ürettim"
Zuhal oyunuyla sokaklara çıkan Öykü Su Okur: “İçimde kalmasın diye ürettim”

“Sanat ruhu besliyorsa doymak herkesin hakkı”

Okur, özellikle sanata ulaşamayan insanlara tiyatroyu ulaştırmaya çalıştığını söyledi, öğrenciler başta olmak üzere farklı kesimlere sanatı götürmek istediğini belirtti. Sokakta tiyatro yapma fikrinin de buradan doğduğunu anlatan Okur, “Sanat ruhu besliyorsa, doymak hepimizin hakkı” dedi

Okur, “Sanatçılar da ancak bu şekilde sürdürülebilir kılabiliyor ama bu denklemde iki taraf da beslenmiyor” diye konuştu.

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

“Attıkları paralarla bir sonraki şehre gitmeme vesile oldular”

Geçen yaz kendi imkânlarıyla ve armağan kumbarası sistemiyle dört şehir gezdiğini anlatan Okur, izleyicilerin destekleriyle bir sonraki şehre geçebildiğini söyledi, “Böyle dört yer gezdirdi insanlar bana. Attıkları paralarla bir sonraki şehre gitmeme vesile oldular” dedi.

Yeni yılda sponsor desteğiyle bu turneyi daha geniş bir alana yaymak istediğini söyleyen Okur, sokak performanslarının hem entelektüel çevrelerden hem de beklenmeyen kitlelerden ilgi gördüğünü söyledi.

Farklı kesimlerden insanların aynı merak ve heyecanla oyunu izlemesinin kendisi için değerli olduğunu ifade eden Okur, “O iki insanı yan yana görmek ve ikisinin de aynı merak ve heyecanla izlemesi çok kıymetliydi benim için” diye konuştu.

Zuhal oyunuyla sokaklara çıkan Öykü Su Okur: "İçimde kalmasın diye ürettim"
Zuhal oyunuyla sokaklara çıkan Öykü Su Okur: “İçimde kalmasın diye ürettim”

Yönetmen oyuncuya güvenen bir isim

Ali Vatansever’in yönettiği Bir Arada Yalnız filminde bir servis ablası karakterini canlandırdığını söyleyen Okur, bu projede doğaçlamaya alan açan ve oyuncuya güvenen bir yönetmenle çalışmanın keyifli olduğunu belirtti.

Her şeyden ilham aldığını belirten Okur, Mezopotamya gibi kutsal topraklarda yaşayan biri olarak bu coğrafyanın büyük bir ilham kaynağı olduğunu söyledi.

Sanatçı ve sanatçı adaylarına şu mesajı verdi: “Koşulların çok zor olduğunu biliyorum. Ama sürekli şikayet etmek yerine, mükemmel olmasını beklemeden harekete geçmek gerek. Mevlana’nın dediği gibi; ‘Sen yola çık, yol sana görünür.'”

Tiyatro tarihinin bir döneminde yer alma şansı olsa, İkinci Dünya Savaşı sonrası ya da Dadaist dönem gibi yaratıcı ve özgürlükçü dönemleri tercih edeceğini söyledi. Okur, “Bertolt Brecht’le çalışmak isterdim. Herhangi bir epik tiyatroda yer almak çok heyecan verici olurdu. Bilmiyorum tabii beni alır mıydı oyuncu olarak ama…” dedi.