CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi Parti Meclisi’nde basın toplantısı düzenledi. Sözlerine Mardin Derik’te yaşamını yitiren Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk’e rahmet dileyerek başladı.
6 Kasım’da yapılan olağanüstü toplantıyı değerlendiren Kılıçdaroğlu, bir bildiri hazırladıklarını ve bunu kamuoyu ile paylaştıklarını dile getirdi. İktidardan yoğun bir eleştiri aldıklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Eleştiriden memnunum. Böylece Mısır’daki sağır sultan da bizim niye toplandığımızı ve hangi gerekçeyle bu bildiriyi hazırladığımızı merak edip, bakma imkanına kavuştu. Kendilerine teşekkür ederim” dedi.
“Hiçbir gazetecinin hapse atılmasını istemiyoruz”
CHP’nin ve CHP Parti Meclisi’nin medya üzerindeki baskılardan rahatsız olduklarını dile getiren Kılıçdaroğlu, toplantıda gazetecileri tutuklanmasına dair konuştu. Gazetecilerin tutuklanmasına karşı olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, “Biz hiçbir gazetecinin hapse atılmasını istemiyoruz. Gazeteciler, gazetecilik görevlerini yapsınlar. Ama gazetecilerin alınması, yakalanması, tutuklanması, hapse atılması bir demokrasi ayıbıdır. 142 gazeteci bugün hapiste, 142 gazeteci! Cumhuriyet tarihimizin, bütün darbe dönemlerinin en büyük rakamıdır. Peki gazetecilerin hakkını, hukukunu, adaletini kim savunacak? CHP dışında savunacak kimse kalmadı, koro halinde bize saldırmalarının tek nedeni o” diye konuştu.
Türkiye’de işkence yapılacağını deklare eden, hükümetin kendisidir
Kılıçdaroğlu açıklaması sırasında Türkiye’de yapılan işkencelere de değindi: “Adaleti uygulamayacağını, Türkiye’de işkencenin serbestçe yapılacağını deklare eden, hükümetin kendisidir. Nereye? Birleşmiş Milletler’e. Kişisel ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nin iki maddesine, 13 maddenin ikisi önemlidir, itiraz ediyor; ‘Bunlara çekince koyuyorum’ diyor. Birisi adil yargılama. ‘Ben Türkiye’de adil yargılama yapmayacağım’ diyor. İki, ‘Tutulanlara insani muamele yapmayacağım’ diyor. Yani, ‘işkence yapacağım’ diyor.”
“Milletvekillerinin tutuklanması Anayasaya aykırıdır”
Milletvekillerinin tutuklanmasına yönelik de konuşan Kılıçdaroğlu, “Hukuki süreç tamamlanır, hüküm kesinleşmeden milletvekillerinin tutuklanması anayasaya ve anayasa mahkemesinin içtihatlarına aykırıdır, dedik. Ergenekon Balyoz davalarında bir sürü milletvekili tutukluydu, hapisteydi. Temsil hakları ellerinden alınmıştı. Milli irade hapse mahkûm edilmişti. Anayasa Mahkemesi dedi ki, siz bunların temsil haklarını ellerinden alamazsınız, bunları serbest bırakın” ifadelerini kullandı.
“Terör örgütüne yardım ve yataklık yapan Adalet ve Kalkınma Partisi’dir”
Terör üzerine konuşan Kılıçdaroğlu, “Terör örgütüne yardım ve yataklık yapan Adalet ve Kalkınma Partisi’dir bu kadar açık, bu kadar nettir” ifadelerini sıklıkla vurguladı. Kılıçdaroğlu, “Terör örgütlerini, Ortadoğu’daki terör örgütlerini, El Nusra’dan IŞİD’e kadar, Türkiye’deki terör örgütlerini PKK, FETÖ hepsine yardım ve yataklık yapan ve bu terör örgütlerini Türkiye’nin başına bela eden parti, AKP’nin yöneticileridir” şeklinde konuştu.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
“Verin mahkemeye ki bütün delilleri ortaya koyalım”
“Niye beni mahkemeye vermiyorlar? Hangi gerekçe ile beni mahkemeye vermiyorlar? Verin mahkemeye diye rica ediyorum, verin mahkemeye ki bütün delilleri ortaya koyalım. Korkuyorlar, neden? Çünkü suçlu olduklarını biliyorlar.”
“Otoriter rejime karşıyız”
PM bildirisinin dördüncü maddesinin “Otoriter rejime karşıyız” diye başladığının altını çizen Kılıçdaroğlu, bildiriyi okudu: “Yurttaşların ifade, toplantı, örgütlenme ve gelişim özgürlükleri kısıtlanmakta. Tüm toplum kesimlerini yoğun bir baskı altına almaktadır otoriter rejim. Okullara, üniversitelere, emekçilere, kadınlara, sivil toplum kuruluşlarına, iş dünyasına ve yurttaşlarımızın can güvenliğine yönelik tehditler, saldırılar, baskılar derhal son bulmalıdır.” PM bildirisini “Ne darbe ne dikta. Yaşasın tam bağımsız demokrasi” cümleleriyle bitirdiklerini belirten Kılıçdaroğlu, AKP’nin bu sözlerden rahatsızlık duyduğunu; AKP’nin rahatsız olduğu bir başka cümlenin ise “Türkiye’yi böldürmeyeceğiz. Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’i sonsuza kadar yaşatacağız” olduğunu ifade etti.
Kılıçdaroğlu, konuşmasını, “Siz Türkiye bölünür diyorsunuz, biz Türkiye’yi böldürmeyeceğiz diyoruz. Bölünmeden yanalar biz de birleşmekten yanayız. Bu partinin sözü var; bu parti hesap vermesi gerekenlerden hesap soracaktır” sözleriyle sonlandırdı.
