‘Bu Suça Ortak Olmayacağız’ bildirisine imza atan barış akademisyenlerine dava açıldı. ‘Terör örgütü propagandası’ yapmak ile suçlanan akademisyenlerin yaptıkları eylemler ve dayanışma akademileri suç unsuru olarak iddianamede yer aldı, HDP davetiyesi ‘terör örgütü materyali’ sayıldı.
Barış Akademisyenleri bildirisinin tamamı iddianamede yer alırken, bildirinin esas amacının; ‘PKK’nın öz yönetim ilan edilen bölgelerde güvenlik güçlerinin bölgeyi temizleme faaliyetlerinin ve yürütülen operasyonların durması için kamuoyu oluşturmak’ olduğu iddia edildi.
Meral Camcı, Kıvanç Ersoy, Esra Mungan ve Muzaffer Kaya’nın okuduğu 10 mart 2016 tarihli bildirinin ise “Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne halen meydan okuyabildiklerini göstermek” amaçlı okunduğu belirtildi.
Basın açıklaması suç, HDP davetiyesi ‘terör örgütü materyali’ sayıldı
Bildirilerle ilgili genel değerlendirmede metnin hazırlık süreci ve zamanlamasının teorik düzeyde PKK’nın yürüttüğü faaliyetlerin ‘tamamlayıcısı’ olarak nitelendiriliyor. İddianamede metnin ingilizcesi de yer alırken, yabancı dile çevrilirken bazı kavramların kasıtlı olarak değiştirildiği yer alıyor. ‘Kürt siyasi hareketi’ ve ‘Kürdistan’ kullanımının özel olarak tercih edildiği iddia edilirken,yabancı akademisyenlerin desteği çok yönlü, uluslararası bağlantılı, organize bir eylem olduğuna kanıt olarak sunuluyor.
Savcı, Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Chris Stephenson’ın çantasında bilerek kasıtlı olarak terör örgütü propagandası materyali taşıdığını da iddianameye ekledi. Stephenson çantasından çıkan HDP davetiyesi sebep gösterilerek gözaltına alınmıştı. Metin sonrası akademisyenlerin yaptıkları dayanışma akademileri, eylemler, basın açıklamaları da suç unsuru olarak iddianamede yer aldı.
Ne olmuştu?
“Bu suça ortak olmayacağız” bildirisi 11 Ocak’da Türkiye’de 89 üniversiteden 1128, yurt dışından 355’i aşkın akademisyen ve araştırmacının imzasıyla duyuruldu.
Metnin duyurulmasının ardından bu sayı artarken, Mart 2016’da basın açıklaması yapan Meral Camcı, Kıvanç Ersoy, Esra Mungan ve Muzaffer Kaya ‘terör örgütü propagandası’ suçundan tutuklanmıştı. Ancak daha sonra 4 akademisyenin TCK 301’den yargılanmasına karar verildi ve serbest bırakıldılar. Tahliye olan akademisyenler yaşadıklarını Medyascope.tv’ye değerlendirmişti. Ayrıca OHAL sonrası KHK’lar ile çok sayıda barış akademisyeni üniversitelerden ihraç edildi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
