“Donald Trump, 80’li yıllarda inşaatında çalıştırdığı Polonyalı kaçak işçilere 1 milyon Dolar’ın üzerinde tazminat ödedi”. Bu bilgi; Amerikan New York Times gazetesinde Charles V. Bagli imzasıyla yayınlanan haberde yer aldı.
Trump’ın 1998 yılında sonuçlanan davada tazminat ödediği, davayla ilgili belgelerin yayınlanmasına izin verilmesi sonucu ortaya çıktı. Hem seçim kampanyası sırasında, hem de başkan seçildikten sonra, ülkesindeki kaçak çalışan göçmen işçileri hedefe koyarak sert politikalar izleyeceğinin sinyalini veren Trump’ın avukatları, son ifşaatın ardından henüz bir açıklama yapmadı.
Haberde yer verilen bilgilere göre; bugün “Trump Tower” olarak kendi adıyla anılan ve New York’taki 5. Cadde’de yer alan binayı yaptırmak için, Bonwit Teller isimli binayı yıktırması gereken Trump; yıkım işinde çalışmak üzere, çalışma belgesi bulunmayan, kaçak durumdaki 200 Polonyalı işçiyi, saati 4 dolar gibi çok düşük bir ücretle, günde ortalama 12 saat boyunca eldiven, maske, baret takmadan çalıştırdı.
İşçilerin, ücretlerinin tam olarak alamadıkları gerekçesiyle toplu dava açması sonrasında mahkeme önünde uzlaşmaya giden Trump, 1998 yılında, 500 bin doları işçilere ve geri kalanı da avukat ve mahkeme masraflarına verilmek üzere yaklaşık 1,4 milyon dolar ödemeye razı oldu.
Yaklaşık 20 yıl boyunca gizli kalan bu dava bilgileri, “Basın Özgürlüğü İçin Gazeteciler Komitesi” isimli sivil toplum kuruluşunun 2016 yılında yaptığı başvurunun sonuçlanmasının ardından geçen hafta günışığına çıktı. Yapılan başvuruyu; davalı olarak adı geçen kişinin şu anda ABD Devlet Başkanı olması nedeniyle kamuoyunun bilgi edinme hakkı çerçevesinde değerlendiren Bölge Mahkemesi Hakimi Loretta Preska, Trump’ın avukatlarının itirazlarının geçerli olmadığına hükmederek, belgelerin yayınlanmasının anayasa ve diğer yasalara aykırı olmadığına karar verdi.
Haberi yazan gazeteci Bagli, o dönem inşaatta çalışan bazı işçilere de ulaşmış. Trump’ın yıkım esnasında binaya hiç uğramadığı ve hiç Polonyalı işçi görmediği şeklindeki ifadelerine rağmen, yıkımda çalışan bir işçi, Trump’ı bir kez gördüğünü ve Trump’ın “bu Polonyalı adamlar çok iyi, çalışkan işçiler” dediğini iddia ediyor. Yıkım işinde çalışan bir başka işçi; yuttuğu toz ve asbestten dolayı kanser olurken, özel bir cihaz yardımıyla konuşabilmiş. Gali’nin konuştuğu bir başka işçi ise, kendilerinin neredeyse iki katı ücret alan ABD’li legal işçilerin kendileriyle alay ettiğini anlatıyor.
Öte yandan; yine Bagli’nin haberine göre; o dönem işçilerin avukatlığını üstlenen avukat John Szabo, Trump’ın avukatlarından birinin kendisini arayarak, işçileri Göçmen Servisi’ne şikayet ederek onları sınır dışı etmekle tehdit ettiğini iddia ediyor.
Polonyalı kaçak işçilerin yıkımında çalıştığı Bonwit Teller binasının yerine yapılan Trump Tower, Donald Trump’ın babasının emlak şirketinden ayrıldıktan sonra kendi yaptığı ikinci proje olma özelliğini taşıyor.
