17 Eylül Salı günü, Amerikan piyasalarında ani bir dalgalanma yaşandı. Gecelik borç verme faizlerinin yüzde 2’den yüzde 10’a fırlamasıyla birlikte, ABD Merkez Bankası Fed, piyasaya rezervlerinden 53 milyar dolar para pompaladı. Banka, 18 Eylül Çarşamba günü piyasaya 75 milyar dolar daha enjekte edeceğini belirtti. Fed, en son 2008-2012 küresel ekonomik kriz döneminde dolar enjeksiyonu yapmıştı.
Çoğu pazar analisti, Fed’in kararının pusuda beklemekte olan bir krizi önlemek için yapılan bir hamleden ziyade teknik bir sorunu toparlamak için uygulanmış geçici bir çözüm olduğu fikrinde. Geçen hafta ABD hükümetinin 78 milyar dolara varan bir hazine bonosu düzenlemesine gitmesi ve kurumlar vergi ödemesinin aynı zamana denk gelmesi, piyasadaki likiditeyi normal seviyelerin altına düşürüp gecelik borç pazarında faizleri yükseltmiş olabilir.
Bir başka iddia ise, Suudi Arabistan’ın petrol işletmelerini geçici olarak kullanamaması nedeniyle dolar rezervlerine yönelmiş olması.
Piyasalara para sürme kararı, ABD Merkez Bankası’nın geçen ağustos ayında yaklaşık 10 yıl sonra ilk kez faiz oranlarını düşürmesinin ardından gerçekleşti. Amerikan ekonomisinin yavaşlama sinyalleri vermesiyle beraber, Başkan Donald Trump faizlerde ciddi bir düşüşün ekonomiyi canlandıracağını umuyordu. ABD bütçesinin son yıllarda kayda değer bir açık vermemesiyle artan hazine bonosu tahvilleri de Fed’in önceden kullandığı yöntemlerle pazarları dengede tutmakta zorlanmasının bir nedeni olabilir.
Analistler, piyasalara para girişinin tek seferlik bir toparlama hareketi mi olduğunu, yoksa Fed’in bundan böyle bu yola daha sık mı başvuracağını henüz kestiremiyor.