Irak’ın güneyinde devam eden eylemlerde güvenlik güçleri eylemcilere karşı göz yaşartıcı gaz kullandı ve eylemcilere ateş açtı, en az 13 kişi hayatını kaybetti.
Petrol ticaretinin yapıldığı önemli noktalardan biri olan Basra şehrinde liman yakınlarında dünkü eylemlerde polisin müdahalesi sırasında 7 kişi hayatını kaybetti, en az 50 kişi yaralandı.
Basra’daki protesto gösterilerinden
Nasiriye’de yapılan eylemlerde göstericiler hükümet binalarının dışında ateş yaktı, köprüleri ve okulları kapattı, kentte en az 4 kişi hayatını kaybetti.
Kerbela’da da olaylar ve güvenlik güçlerinin müdahalesi devam ediyor. Dün akşam meydana gelen olaylarda en az 35 kişi yaralandı.
İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Khaled al-Mahanna’nın cumartesi akşamı yaptığı açıklamaya göre, son 24 saatte sadece Bağdat’ta üç eylemci öldürüldü. Ahrar Köprüsü’nde eylemcilerle yaşanan çatışmada güvenlik güçlerinden 30 kişi de dahil olmak üzere 100’den fazla kişi yaralandı.
Nasiriye’deki protesto gösterilerinden
Ne olmuştu?
Irak’ta 1 Ekim’de başlayan eylemler güvenlik güçlerinin orantısız bir biçimde güç kullanmasına rağmen devam ediyor. Yolsuzluğun sonlanmasını, işsizliğe çözüm ve daha iyi kamu hizmetleri gibi daha çok ekonomik taleplerle başlayan ve hükümet karşıtlığına evrilen eylemler nihai olarak siyasetçilere ve rejime karşı bir konuma geldi.
Protesto gösterilerinde bugüne kadar en az 300 kişinin hayatını kaybetti, binlerce kişi de yaralandı.
Başbakan Abdülmehdi’nin kabine değişikliği sözü vermesi, devlet memurlarının maaşlarını düşürmesi ve genç işsizliğinin azaltılmasına yönelik bir paket önermesi sonrasında eylemler durulmuş, fakat taleplerinin karşılanmadığını belirten eylemciler tekrar sokaklara inmişti.
Ailesinin hükümet karşıtı protestolarda öldürüldüğünü söylediği Munir Ali’nin cenazesi, 24 Kasım 2019, Bağdat
Başbakan Abdülmehdi eylemler devam ederken kabine değişikliğine gitti ama eylemciler Irak yönetiminde anayasa ve seçim yasası değişikliğini de içeren daha derin bir dönüşüm talep ediyor.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Gazeteci Cengiz Çandar da protestoların Şii gençliğin Şii yönetici sınıfına karşı ayaklanması olarak okunması gerektiğini belirtmişti. Nitekim protesto gösterileri başkent Bağdat ve Şiilerin yoğunlukla yaşadığı ülkenin güney şehirlerinde gerçekleşiyor.
Irak’ta protestolarda dikkat çeken unsurlardan biri de İran’ın nüfuzunun reddedilmesi. Protestolarda İran Şiiliğine karşı bir nevi Irak Şiiliğinin vurgulandığı sloganlar ön plana çıktı.
Hükümetin önemli ortaklarından, Şii mezhebinin iki önemli liderinden biri olan Sadr, eylemlere desteğini açıklamış ve hükümetin istifasını istemişti. İran’ın desteklediği Başbakan Adil Abdülmehdi’ye karşı bir duruş sergilemekle birlikte Sadr protestolar devam ederken İran’a gitti. İran dini lideri Ayetullah Hamaney ve Kudüs Gücü komutanı Kasım Süleymani ile birlikte fotoğrafı basına yansımıştı.
