İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Fatih Sultan Mehmet türbesinde elleri arkada yürümesiyle ilgili başlatılan incelemeye dair İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Bence suç” demesine yanıt verdi. İmamoğlu, “Bakanın böyle bir anlayışla, böyle bir dille bu sürece karşılık vermesi çok üzücü. Ben bu konu, inanın artık kapansın istiyordum. İki-üç gündür milletin böyle diyaframından bu işe gülmesine de sevindim. Milletimiz, uzun yıllardır ilk defa güldü” dedi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Fatih Sultan Mehmet türbesini ziyareti sırasında elleri arkada görüntülerinden dolayı hakkında başlatılan incelemeyle ilgili yeni açıklamalarda bulundu. İmamoğlu, İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun görüntülerin suç olduğunu söylemesine dair “Devletin bu makamında bulunan insanların, bu şekilde vakitlerini harcamaları kadar üzücü bir durum yok. Bir bakanın, böyle ifadede bulunmasından, ben hicap duyuyorum, utanıyorum, üzülüyorum” diye konuştu.
“’Bence suç’ diye bir şey var mı anayasada” diye soran İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bakanlık yapıyorsunuz ve ‘Bence suç’ diye bir yorum yapıyorsunuz. Böyle bir şey olur mu? Anayasada ya da kanunda böyle bir tanım olmaz. ‘Bence suç’ diye açıklama yaparak, Diyarbakır ziyareti üzerinden, ‘Ben, aslında buna soruşturma izni veririm’ mesajı vermek, daha bugün-yarın belki de müfettişe ulaştıracağımız ifademize etkide bulunma anlamına geliyor. Bu, çok doğru bir bakış açısı değil.”
“Millet, iki-üç gündür kararı verenlere gülüyor”
İfadesini gönderdiğini belirten İmamoğlu, “İfademiz daha eline ulaşmadan, müfettiş bunu alıp okumadan, bakanın böyle bir anlayışla, böyle bir dille bu sürece karşılık vermesi çok üzücü. Ben bu konu, inanın artık kapansın istiyordum. İki-üç gündür milletin böyle diyaframından bu işe gülmesine de sevindim. Milletimiz, uzun yıllardır ilk defa güldü. Bu işin içinde olanlara güldü, bu kararı verenlere güldü, bu süreci kovalayanlara güldü. Ama bakıyorum ki işin ciddi bir tarafı da var yani. Bir bakan, ‘Bence suç’ diyor; ‘Şu bölümüne bana göre soruşturma izni verilmeli’ diyor. Sürece müdahale ediyor. Ben, açık ve net söyleyeyim: Sayın İçişleri Bakanı’nın bu ifadelerini ve bu tavrını, bu anlayışını Sayın Cumhurbaşkanımızın ilgisine havale ediyorum. İstirham ediyorum; bu süreci analiz etsinler. Bunun altında ne var, ne yapılmak isteniyor? Ben, ciddiye almayacağım. Ben, işime bakıyorum zaten. Hepimiz işimize bakıyoruz. Ama Sayın Cumhurbaşkanımızın ilgisine havale ediyorum. Hiç hoş bir tavır değil. Hatta çok kötü bir tavır” diye konuştu.
İmamoğlu, bu olayın kendisine yaradığına dair yorumlara ise şöyle yanıt verdi: “Yahu bu iş Ekrem İmamoğlu’na yarasa ne olur, yaramasa ne olur? Milletimizin devletimizin itibarını aşağı indiriyor bu tavır ve davranış. Bu benim işime yarıyor. Yüzüm mü gülecek yani. Böyle bir şey olur mu ya? Millet karşı tarafa güldüğünden, karşı tarafın bu haline hem güldüğünden hem üzüldüğünden Ekrem İmamoğlu’na yarıyor ya da mensubu olduğum siyasi partiye yarıyor. Böyle bir şeyden faydalanmak isteyecek bir karakterim yok ki. Ben üzülüyorum. Yüz halime bakın, üzülüyorum şu anda. Bir bakanın, böyle ifadede bulunmasından, ben hicap duyuyorum, utanıyorum, üzülüyorum. Ülkemin bakanı çünkü, ayıp. ‘Bence suç.’ Böyle bir kavram olur mu? ‘Ben Diyarbakır sürecine soruşturma izni verirdim ama arkadaşlarım bana dedi ki olmaz’. Ya siz, bakansınız. İşleyen süreçte, kanuna dair olan, kanunun hüküm metninin tanımladığı bir sürece böyle bir yorum yapmaya dahi hakkınız yok sizin. İçişleri bakanı böyle konuşamaz.”
İmamoğlu, son olarak da kendisini CİMER’e şikayet eden vatandaşı merak ettiğini söyledi.