Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

ABD’de Donald Trump döneminde alınan idam cezası infaz kararları durduruldu

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başsavcısı Merrick Garland, eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde alınan tüm federal infaz kararlarını durdurdu. Trump döneminde yaşanan infaz dalgasının ardından Adalet Bakanlığı, devletin idam cezasına ilişkin politikalarını ve prosedürlerini gözden geçirecek.

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başsavcısı Merrick Garland, eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde alınan idam cezalarının uygulanmasına geçici ara verilmesini emretti. Garland, kararını açıklarken idam cezasının orantısız bir şekilde beyaz olmayan insanlara verilmesi ve insanları ölüme mahkûm etmek için kullanılan ilaçların uygun olup olmadığı şeklindeki tartışmalara atıfta bulundu.

Garland, “Adalet Bakanlığı, federal ceza adalet sistemi altındaki herkesin yalnızca ABD Anayasası ve yasaları tarafından garanti edilen haklara sahip olmasını değil, aynı zamanda adil ve insanca muamele görmesini sağlamalıdır. Bu yükümlülüğün özellikle idam cezası üzerinde geçerliliği olmalı” dedi.

Trump hükümetinin Adalet Bakanlığı, 17 yıllık aradan sonra federal infazlara yeniden başlamıştı. 120 yıldan fazla süredir hiçbir başkan bu kadar çok sayıda federal infaza onay vermemişti. Dustin Higgs isimli son mahkum, Trump görevden ayrılmadan yaklaşık bir hafta önce Indiana Terre Haute’taki federal cezaevinde idam edilmişti.

ABD Yüksek Mahkemesi Yargıcı Sonia Sotomayor, Higgs’in infazını eleştirmiş ve hükümetin mahkûmları öldürmek için benzeri görülmemiş bir acelesi olduğunu söylemişti.

Geçen yıl idam edilen mahkumlardan Wesley Purkey‘in avukatları, Purkey’in ölüme yol açan “Pentobarbital” isimli ilaçtan bir doz aldığı için fazla acı çektiğini savunmuştu.  Federal Hapishaneler Bürosu ise Trump yönetiminde uygulanan idam cezası infazında kullanılan Pentobarbital’i nasıl elde ettiklerini açıklamayı reddetmişti. 2000’li yıllarda ilaç şirketleri, amaçlarının hayat kurtarmak olduğunu söyleyerek benzer ilaçların infazlarda kullanılmasını engellemeye başlamıştı. Eyaletler ise ilaçların temini giderek zorlaşınca cezanın uygulanması için başka yollara başvurmuştu.

Joe Biden, başkan olarak göreve geldikten sonra idam cezasına karşı olduğunu söyleyerek infazları durdurmak için harekete geçeceğine dair söz vermişti. Sivil toplum kuruluşları da Biden göreve geldiği andan itibaren federal infazların durdurulması için çağrıda bulunmuştu. Bu örgütler tarafından Biden’a gönderilen açık mektupta, “Federal ölüm hücresindeki 49 kişinin cezalarını hafifletmek için derhal harekete geçerek Biden-Harris yönetiminin insaflı bir yönetim olduğunu gösterebilirsiniz” ifadeleri kullanılmıştı.

Verilen sözlere ve uygulamalara rağmen Biden’ın idam cezasına her zaman karşı olduğunu söylemek zor. Biden geçmişte idam cezasını savunarak ceza yasalarındaki 60 federal suçu işleyen kişilerin idam cezasına çarptırılabileceğini öngören 1994 yasalarının hazırlanmasına yardımcı olmuştu. Daha sonra ise yasaların siyahileri orantısız bir şekilde etkilediğini kabul etmişti.

Derleyen: Ayşen Yaman

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.