Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Kimse Kabil’in bu kadar çabuk düşmesini beklemiyordu: ABD Başkanı Biden ile eski Afganistan Cumhurbaşkanı Gani arasındaki son telefon görüşmesinin detaylarına ulaşıldı

Reuters, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden ile Taliban’ın başkent Kabil’e girmesi üzerine ülkeden kaçan eski Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani arasındaki son telefon görüşmesinin çözümlerine ulaştı. Görüşmenin detaylarında Biden yönetiminin, Afgan güvenlik güçlerinin ve hükümetinin bu kadar çabuk düşmesini beklemediği ancak Gani hükümetine uyarılarda bulunduğu görüldü.

Reuters tarafından ortaya çıkarılan transkriptte, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden ile ülkeden kaçan eski Afgan Cumhurbaşkanı Eşref Gani arasındaki son telefon görüşmesinin ayrıntıları yer aldı.

Söz konusu görüşme, Taliban ülkenin kontrolünü ele geçirmeden önce Biden ile Afganistanlı mevkidaşı arasındaki son görüşme olarak kayıtlara geçti. İki lider arasında askeri yardım, siyasi strateji ve mesajlaşma taktiklerinin ele alındığı görüşmede, ne Biden’ın ne de Gani’nin ülkenin bu kadar çabuk Taliban militanlarının eline geçebileceğinin farkında olmadığı ve buna karşı hiçbir hazırlıkta bulunulmaması dikkat çekti.

23 Temmuz’daki bu son görüşme 23 dakika sürerken görüşmeden üç hafta sonra Gani ülkeden kaçtı ve Taliban, başkent Kabil’e girdi. O zamandan bu yana 10 binlerce Afgan ülkeden ayrıldı. Tahliye işlemleri esnasında Kabil Havaalanı’nda düzenlenen bir intihar saldırısında ise 13 ABD askeri ve çok sayıda Afgan sivil yaşamını yitirdi.

Biden bu görüşmede Gani’ye bazı uyarılarda bulunarak, Afgan hükümetine dair yerleşik algının değişmesi gerektiğini vurguladı. ABD Başkanı, ülkede kontrolün sağlanmasına dair Afgan hükümeti tarafından bir plan sunulması durumunda yardım teklifinde bulundu ve “Planın ne olduğunu bilirsek yakın hava desteği sağlamaya devam edeceğiz” dedi.

ABD, bu görüşmeden birkaç gün önce Afgan güvenlik güçlerini desteklemek için hava saldırıları düzenlemiş ve Taliban, bunun Doha Barış Anlaşması’nı ihlal ettiğini söylemişti.

Biden Gani’ye ayrıca, ileriye dönük bir askeri strateji için güçlü Afgan figürlerden destek almasını ve ardından Savunma Bakanı General Bismillah Khan Mohammadi‘ye atıfta bulunarak bu çalışmalardan sorumlu bir “savaşçı” atamasını tavsiye etti.

Biden: “Açıkça en iyi orduya sahipsiniz”

Biden görüşmede, ABD hükümeti tarafından eğitilen ve finanse edilen Afgan ordusuna övgüde bulunarak Gani’ye, “Açıkça en iyi orduya sahipsiniz. 70-80 bine karşı 300 bin iyi silahlı gücünüz var ve açıkça iyi savaşabilecek kapasitedeler” dedi. Ancak Taliban’a direnemeyen Afgan güçleri eyalet başkentlerini birer birer kaybetti.

Biden, Afgan hükümetine yönelik yerleşik algıya ilişkin olarak da “Size dünyadaki ve Afganistan’ın bazı bölgelerindeki algıyı söylememe gerek yok, inanıyorum ki Taliban’a karşı mücadele açısından işler iyi gitmiyor ve bir ihtiyaç var, doğru olsun ya da olmasın, farklı bir resim yansıtmaya ihtiyaç var” diye konuştu.

Biden aynı zamanda Gani’ye, Afganistan’ın önde gelen siyasi isimlerinin birlikte yeni bir askeri stratejiyi destekleyen bir toplantı düzenlemesinin söz konusu algıyı değiştireceğini söyledi. 

Fakat bu “algı” uyarısına rağmen Biden’in 23 gün sonra Kabil’in ve Afgan hükümetinin çöküşünü tahmin edemediği anlaşılıyor. Nitekim Biden bu son görüşmede Gani’ye, “Hükümetinizin sadece hayatta kalmasını değil, aynı zamanda sürdürülmesini ve büyümesini sağlamak için diplomatik, siyasi, ekonomik olarak sıkı bir mücadele vermeye devam edeceğiz” diyerek Afgan hükümetine ABD desteğinin devam edeceğini belirtti.

Gani ise Biden’in söylediklerine karşılık olarak sahadaki askeri dengelerin düzeltilmesi durumunda barış olabileceğine inandığını ancak hızlı hareket edilmesi gerektiğini söyledi. Daha sonra ise Gani’nin Pakistan’dan gelen Taliban militanlarının niceliğine dikkat çektiği “bir işgal ile karşı karşıya olduklarını” vurguladıklarını söylediği görüldüi

Vaşington’daki Pakistan Büyükelçiliği ise bu iddiaları reddetti. Bir büyükelçilik sözcüsü Reuters’a verdiği demeçte, “Açıkçası Pakistan’dan geçen Taliban savaşçıları efsanesi maalesef bir bahane ve Eşref Gani tarafından yönetme ve yönetme konusundaki başarısızlığını haklı çıkarmak için sonradan uydurulmuş bir düşünce” dedi.

İki liderin bu son görüşmesi esnasında Afgan güvenlik güçleri kırsal bölgeleri korumak yerine ülkede büyük nüfus merkezlerini korumaya yönelik bir stratejiye geçerek, askeri stratejide bir değişikliğe yönelmişti. Nitekim Biden, bunu onayladı ve bu değişikliğin Afgan hükümetine dünya çapında destek sağlamak için gerekli olan uluslararası algı açısından yardımcı olacağını söyledi.

Bu görüşmeden iki hafta sonra neler oldu?

Biden’ın Gani ile yaptığı görüşmeden iki hafta sonra Taliban çok sayıda eyalet başkentini ele geçirdi ve ABD, ülkeyi savunmanın Afgan güvenlik güçlerine bağlı olduğunu açıkladı. Pentagon Sözcüsü John Kirby, 9 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, “Bunlar onların askeri güçleri, bunlar eyalet başkentlerini savunacak insanlar” dedi.

11 Ağustos’ta ise ABD istihbarat raporları, Taliban militanlarının Afganistan’ın başkentini 30 gün içinde kuşatabileceğini ve muhtemelen 90 gün içinde de ele geçirebileceğini belirtti. Ancak Kabil’in düşüşü bir haftadan kısa sürede oldu.

Afgan hükümeti içindeki siyasi çekişmeler 

23 Temmuz’daki Biden-Gani görüşmesinde, Afgan hükümetini rahatsız eden kalıcı siyasi iç çekişmenin de altının çizildiği görülüyor. 

Nitekim Biden, eski Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai‘yi bir basın toplantısına dahil etmesini istediğinde Gani buna itiraz ederek, “Karzai’nin bir faydası olmaz. Aykırı biri ve zaman çok önemli, her bireyi bir araya getiremeyiz. Başkan Karzai ile aylarca uğraştık. En son 110 dakika görüştüğümüzde bana küfrediyordu ve beni bir ABD uşağı olmakla suçluyordu” dedi.

Biden ise bu itirazın ardından Gani’ye bu konuyu düşüneceğini ve bir karar vereceğini söyledi.

Gani, bazı üst düzey ABD’li yetkililer ile de görüştü

Gani’nin, Biden ile görüştükten sonra bazı üst düzey ABD’li yetkililer ile de telefonda görüştüğü belirtildi. Gani, Biden’in Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, ABD Genelkurmay Başkanı General Mark Milley ve ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) Komutanı General Frank McKenzie ile konuştu.

Gani’nin ismi geçen üst düzey yetkililer ile yaptığı görüşmede de Afganistan’daki olayların küresel algısı üzerinde durulması dikkat çekti. General Milley, Gani’ye ABD’deki ve Avrupa’daki basında Afganistan algısının ülkedeki gelişmelerin bir Taliban zaferi şeklinde algılandığını söyledi. Milley ayrıca, “Taliban’ın zafer kazandığı” algısını tersine çevirmek için birlikte çalışılması gerektiğini vurguladı.

Derleyen: Gökalp Badak

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.