Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Turizmi Teşvik Kanunu hakkındaki tartışmalar devam ediyor. CHP, 26 maddeden oluşan kanunun 15 maddesinin iptali için dün (14 Eylül) Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu. Konu hakkında Medyascope’a konuşan TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu üyesi ve CHP İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek, kanunun özellikle yabancı şirketlerle işbirliği yapanlara imtiyaz getirdiğini ve bazı maddelerin AYM’den döneceğine inandıklarını belirtti. Yangın ekolojisi uzmanı Prof. Dr. Tuncay Neyişçi ise “Cumhurbaşkanı her şeyi dikte ettirerek yapıyor, buradan da rantı teşvik eden bir turizm ortaya çıkıyor. Turizmden Türkiye değil oteller para kazanıyor” dedi.
Yeni yasa ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yetkileri ciddi ölçüde artırıldı
28 Temmuz 2021 tarihinde yürürlüğe giren yeni yasa ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yetkileri önemli ölçüde artırıldı. Bu yasa sayesinde kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgelerinin korunmasının ve işletilmesinin özel sektör işbirliği ile sağlanması amacıyla “turizm hizmetleri yönetim birlikleri” kurulabilecek. Bu alanların sınırları ise cumhurbaşkanı tarafından belirlenecek. Kanun hükümleri de cumhurbaşkanı tarafından yürütülecek.
CHP’den AYM’ye başvuru: “Cumhurbaşkanı, kıyıları beşli çeteye veya başka müteahhitlere peşkeş çekecek”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) kanundaki 26 maddeden 15’inin iptali için dün AYM’ye başvurdu. Başvurunun ardından konuşan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, kıyı bandındaki bütün belediyelerin tanımlanan bölgelerde plan yapma ve tadil yetkisinin cumhurbaşkanına devredildiğini belirterek, “Cumhurbaşkanı beşli çeteye veya başka müteahhitlere kıyıları peşkeş çekecek. ‘Kültür turizm, koruma ve geliştirme bölgesinin tamamını veya bir alt bölgesini tek bir yatırımcıya tahsis etme’ yetkisi veriyor bu kanun. Cumhurbaşkanı dilerse Saros Körfezi’nin tamamını ya da bir alt bölümünü bir tüzel kişiliğe kullanım amaçlı devredilebilecek” diye konuştu.
CHP Milletvekili Gökhan Zeybek: “Orman Bakanlığı’nın bürokrasisi bazı yerlerde orman varlığının korunması için hassas davranıyordu”
Kanun ve AYM’ye yapılan başvuru hakkında Medyascope’a konuşan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu üyesi ve CHP İstanbul Milletvekili Gökan Zeybek, düzenlemeyi “cezalandırma yasası” olarak nitelerken yabancılarla işbirliği yapan şirketlere mera alanlarına otel yapılması için imtiyazlar verildiğini savundu. Turizm sektörünün uzun zamandır büyük sıkıntı yaşadığını vurgulayan Zeybek, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yetkilerinin artırılmasına ilişkin, “Orman alanları ve meraların turizme tahsisiyle ilgili Orman Bakanlığı devreden çıkartılıyor ve Turizm Bakanlığı tek yetkili makam haline getiriliyor. Orman Bakanlığı’nın bürokrasisi bazı yerlerde orman varlığının korunması için hassas davranıyordu. Artık bu da olmayacak” dedi.
“Yasa çıktıktan kısa süre sonra Muğla’da söndürülemeyen orman yangınları başladı”
Yasanın özel olarak bazı tatil beldelerini tehdit ettiğini ve yasanın çıktığı tarih ile orman yangınlarının meydana geldiği tarihlerin birbirine çok yakın olduğunu belirten Zeybek, şunları söyledi: “Bu yasanın Manavgat, Muğla ve Didim’i tehdit ettiğini söylemiştik. Yasa çıktıktan kısa süre sonra Muğla’da söndürülemeyen orman yangınları başladı. Yangınları söndürmeme iradesini ortaya koyan saray yönetimini ve söndürmeyen bir devleti gördük. Ancak yangınlar yerleşim yerlerini tehdit edince söndürme çalışmaları başladı.”
“Bazı maddelerin AYM’den döneceğine yüzde yüz inanıyoruz”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Mevcut sistemin “tek adam rejimi” olduğunu ve bu tip kararlarla ülkenin yıkıma sürüklendiğini dile getiren Zeybek, yasanın uzun ömürlü olmayacağını belirterek, “Biz iptalini istediğimiz maddelerin AYM’den döneceğine yüzde yüz inanıyoruz” dedi.
Prof. Dr. Tuncay Neyişçi: “Turizme açılan alanların yüzde 90’ı ormanlık alanlardı”
Kanunun doğurabileceği sonuçlar hakkında Medyascope’a değerlendirmelerde bulunan Türkiye Ormancılar Derneği Batı Akdeniz Şubesi Başkanı ve yangın ekolojisi uzmanı Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, turizmin 1980’lerden beri alan bakımından teşvik edilen bir sektör olduğunu ve turizm sektörüne sağlanan alanların yüzde 90’ının ormanlık alanlar olduğunu söyledi. Neyişçi, verilen teşviklerin, beklenen gelir artışını da sağlamadığını vurgulayarak, “Eşi bulunmayan orman alanlarını turizme teşvik olarak veriyorsanız elde edilecek gelir yüksek olmalı ve birtakım kurallar getirilmeli. Kemer ve Belek’te verilen teşvikler bunu sağlamadı” diye konuştu.
“Turizmden Türkiye değil oteller para kazanıyor, bu tip turizm teşvik edilmemeli”
Alan tesisi gibi süreçlerin katılımcı ve şeffaf olmadığı için rantı teşvik eden sonuçlar doğurduğunu savunan Neyişçi, mevcut teşviklerden sadece otel işletmecilerinin kazançlı çıktığını belirtti: “Türkiye turizmden para kazanmıyor, otelciler kazanıyor. Bu tür turizmin teşvik edilmemesi gerekir. Türkiye’deki turizm ekonomisi para kazandırmıyor çünkü dövizin büyük bölümü mal ve hizmet ithalatı için geri ödeniyor. Yerel halk turizm sektöründe asgari ücrete çalışıyor. Günümüzde her sektörde halkın katılımı sağlanmalı. Cumhurbaşkanı her şeyi dikte ettirerek yapıyor, buradan da rantı teşvik eden bir turizm ortaya çıkıyor.”
