Kamuoyunda “süresiz nafaka” olarak da adlandırılan “yoksulluk nafakası”na ilişkin yasal düzenleme daha önce kadın örgütlerinden gelen tepkiler sonucu rafa kaldırılmıştı. AKP’nin yeniden gündemine aldığı ve bazı değişiklikler yaptığı “yoksulluk nafakası”na ilişkin yeni düzenleme Cumhurbaşkanlığı’na gönderildi. Cumhurbaşkanının onaylaması halinde yeni düzenleme Meclis’e getirilecek. Nafaka düzenlemesine tepki gösteren Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), “Yoksulluk nafakasının kaldırılması, kadınlara karşı ayrımcılığı ve şiddeti daha da artıracaktır” uyarısında bulundu.
İktidar tarafından “yoksulluk nafakası”na ilişkin yapılan yasal düzenlemenin sadece nafakayla sınırlı kalmayacağını vurgulayan Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK), muhalefet partilerine mektup yazarak, “Milyonlarca kadını ve çocuğu ilgilendiren bu yaşamsal konuda kamuoyuna net açıklamalar yapmaya, kadın hareketinin yanında yer almaya çağırıyoruz” dedi.
“AKP, Medeni Yasa’da değişiklik yapma hazırlığında”
Yapılan yeni düzenlemeyle yoksulluk nafakasının bir veya iki yıl ya da en geniş haliyle evlilik süresi ile sınırlandırılabileceğini belirten EŞİK platformu, düzenlemeye “AKP sadece nafaka konusunda değil, ekonomik, psikolojik şiddeti yok sayarak aile arabuluculuğu getirilmesi gibi konularda da Medeni Yasa’da değişiklik yapma hazırlığındadır” diyerek tepki gösterdi.
“Türkiye’de süresiz nafaka yoktur”
Nafakanın çalışmayan, yeterli bir geliri olmayan ve boşanmada ağır kusuru bulunmayan kişilere bağlandığı vurgulayan EŞİK, yoksulluk nafakasının ağırlıklı olarak ev kadınları için bağlandığını ve nafakanın kadınların boşanma sonrasında hayata tutunabilmesi için “tek seçenek” olduğunu vurguladı:
“İddia edildiği gibi ‘süresiz nafaka’ yoktur, bağlanan nafaka kadının çalışmaya başlaması, yeniden evlenmesi veya bir başkasıyla fiilen evli gibi yaşaması durumlarında kesilmektedir. Araştırmaların ortaya koyduğu gibi Türkiye’de nafaka sorunu yaşayan kesim kadınlar ve varsa çocuklarıdır. Hak ettiği halde birçok kadına nafaka bağlanmamakta ya da şiddet tehdidi ile kadınlar bu haklarından vazgeçirilmektedir. Bağlanan nafaka miktarları da yetersizdir ve nafakaların tahsilinde sayısız sorunlar yaşanmaktadır.”
“Çocukların hakları da tıpkı kadınların hakları gibi gaspedilmeye çalışılmaktadır”
EŞİK’in mektubunda, iştirak nafakasının çocukların velayetini alan anneye, çocukların ihtiyaçlarını karşılamak için verildiğine dikkat çekilerek, “Çocuklara bakmak ve masraflarını karşılamak, boşanmış olsalar da babalarının da sorumluluğundadır. Kendisini mağdur ilan eden ve bunu hiçbir belgeye dayandırmayan nafaka karşıtları, sadece yoksulluk nafakasından değil iştirak nafakasından da ‘kurtulmaya’ çalışmaktadır. Bu durum çocukları da boşanmış anneyle birlikte yoksulluğa sürüklemekte, çocukların hakları da tıpkı kadınların hakları gibi gaspedilmeye çalışılmaktadır” denildi.
“Nafaka fonu vatandaşlar için yeni bir vergi türü olacaktır”
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Yeni düzenlemede, nafakanın yeni fonlar oluşturularak kamu kaynaklarından ödenmesi de yer alıyor. Bu formülde aile içi bir yükümlülüğün kamunun üzerine bırakılmasının nafaka mağduriyetini gidermeyeceği, aksine yeni toplumsal sorunlar yaratacağı belirtilen mektupta, “Yeni bir nafaka fonu oluşturmak ya da bakanlık bütçesinden bu konuya fon ayırmak kamu üzerinde yeni bir yük ve vatandaşlar için yeni bir vergi türü olacaktır. Ekonomik kriz koşullarında bu konuda toplumsal bir mutabakat sağlanması oldukça güçtür” görüşüne yer verildi.
“Ev kadınlığı meslek değildir”
Ev kadınlığının meslek olmadığını vurgulayan EŞİK, düzenlemeyle kadın-erkek eşitsizliğinin, kadınlara karşı ayrımcılığın ve şiddetin artacağını belirtti. İktidarın boşanmanın hızlandırılması, ekonomik-psikolojik şiddeti yok sayarak aile arabuluculuğu getirilmesi gibi konularda da Medeni Yasa’da değişiklik yapma hazırlığında olduğunu söyleyen EŞİK, mektubunda şunları dile getirdi:
“Ev kadınlığını meslek haline getirecek her girişim, toplumdaki cinsiyetçi iş bölümünü daha da pekiştirecek ve kalıcılaştıracaktır. Kadınların yaşam hakkı dahil temel haklarının gaspı, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldığı gibi 6284 sayılı şiddet yasasının da kaldırılması, TCK’nın 103 maddesinde düzenlenen çocuk istismarı suçunun faillerine af getirilmesi, boşanmanın hızlandırılması, il sulh komisyonları kurulması gibi kadınların şiddet ve ayrımcılık karşısında hukuki korumadan yoksun bırakılması girişimleri de sıradadır.”
Muhalefete çağrı
EŞİK, tüm devlet otoritelerini, milletvekillerini ve siyasetçileri, kadınların kazanılmış haklarına saygı duymaya davet ederek, taleplerini şöyle sıraladı:
- İktidarın nafaka hakkı başta olmak üzere Medeni Yasa ile oynama girişimlerine karşı çıkmaya,
- İçlerinde açıkça Medeni Yasa’nın lağvedilmesi, dini hukukun uygulanmasını, çok hukukluluğu, erkeğin reis olduğu aile modelini, erkek çokeşliliğini, kadınlara 3 ay, çocuklara 9-12 yaşına kadar nafaka ödenmesi gerektiğini savunanların da olduğu marjinal bir erkek grubunun propaganda tuzaklarına düşmemeye,
- Milyonlarca kadını ve çocuğu ilgilendiren bu yaşamsal konuda kamuoyuna net açıklamalar yapmaya, kadın hareketinin yanında yer almaya çağırıyoruz.
