Dükkânı soyulan görme engelli sahaf Devrim Tarım, uğradığı zararı, yaşamda rastladığı zorlukları ve hayallerini Medyascope’a anlattı.
Kurgu: Ayşegül Karagöz
Devrim Tarım, İstanbul Samatya’da Surp Kevork Ermeni Kilisesi’nin karşısındaki küçük bir dükkânda sahaflık yapıyor. Tarım’ın “Samatya Sahaf” adındaki işyeri üç hafta önce soyuldu. Yaklaşık 500 kitap, 300 plak, bir bilgisayar ve bir cep telefonu çalındı. Maddi kayıp ise kabaca 50 bin lira. Tarım, dokuz yıldır çalıştırdığı dükkâna en az dokuz kez hırsız girdiğini söylüyor.
“İnsanı hayalleri tanımlar”
Daha önce pek çok kez yaşam öyküsüyle medyada yer alan Devrim Tarım’ın adını Google’da arattığınızda “Kör kitapçı”, “Görmeyen sahaf pişirdiği yemeği yiyemeyen aşçıya benziyor”, “Körler mahallesinin aynacısı”, “Türkiye’nin ilk görme engelli sahafı” gibi başlıklara rastlıyorsunuz. Tarım’ın öyküsünde Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) mezuniyeti, İstanbul Üniversitesi (İÜ) öğrenciliği ve Gezi Parkı protestolarına katıldığı için sonlandırılan Osmanlı Arşivleri memuriyeti var. Ancak o kendini tanımlayan şeyin, hayalleri olduğuna vurgu yapıyor:
“Hayattaki en büyük dertlerimden biri eşit ilişki kurmak. İnsan görme engelli olmaktan sıkılıyor artık. Ben ‘Ben olmak istemiyorum’ filan diyorum artık. Çünkü algı farklı oluyor. Buradan kitap almayı sosyal sorumluluk gibi algılıyorlar mesela. Herhangi biri olamıyorsun engelli biri olunca.”
Tüm varlığı 20 bin kitap
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
“Hayali olan insanlar benim ahbabım olabilir” diyen ve mottosunun “Ne kedisiz ne kitapsız” olduğunu söyleyen Tarım’ın üzerine kayıtlı 20 bin kitaptan başka hiçbir şeyi yokmuş, aileden kalan bir mülkü de. Tarım, yaşadığı mahallede kitap satarak geçinmenin mümkün olmadığını belirtse de, elindeki kitapları farklı biçimlerde okuyucuya ulaştırma fikrine de açık. Ona göre takas bu yöntemlerden sadece biri.
Devrim Tarım’ın hayali, kendi seçtiği 2 bin kitabı yerleştirdiği bir karavanla yollara çıkıp internetin gitmediği yerlere kitap götürmekmiş. Bu hayali kurduğu dükkânı için de “Kimse para yüzünden benden kitap yoksulluğu çekemez” diyor.
Tarım’ın kitaplarına ise kitantik‘ten ulaşılabiliyor.