AKP ve MHP’nin “gerektiğinde kadınlara pozitif ayrımcılık yapacak” ve “sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti engelleyecek” Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda görüşülmeye devam ediyor. Dün (10 Mayıs) görüşülmeye başlanan kanun teklifini değerlendiren Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, ‘Kravat indirimi’ yerine şimdi de ‘kendini anlat, kendini tanıt’ indirimi ile cinayeti aklamaya yönelik zemin hazırlanıyor. Tam da kendi partilerinin adına yaraşır şekilde cinayetin aklanmasına çanak tutuyorlar” dedi.
Teklife göre failin, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışlarından “pişmanlık göstergesi sayılamayacak olanlar” takdiri indirim nedeni olarak kabul edilmeyecek. Failin yargılama sürecindeki “pişmanlığını samimi olarak göstermesi” gerekecek. Yasa tasarısını “kamuoyunu yanlışa yönlendirme ve -mış gibi yapma yasa tasarısı” olarak tanımlayan Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, “10 Mayıs’ta genel kurulda görüşülmeye başlanıp, 11 yıl önce İstanbul Sözleşmesi’nin imzalandığı gün tartışmaya açılması ‘Bakın biz sözleşmeyi kaldırdık ama bu sözleşmenin yerine de size farklı bir şey uyguluyoruz, hâlâ sizi düşünüyoruz’ imajı yaratmaya çalıştıklarını gösteriyor” dedi.
Güllü şöyle devam etti:
“İktidar, pişmanlığı allayıp pullayıp farklı konseptlerde yargının önüne getiriyorsa, kadınlara yönelik şiddeti önleme kabiliyetini gündeme getirmiyor demektir. ‘Kravat indirimi’ yerine şimdi de ‘kendini anlat, kendini tanıt’ indirimi ile cinayeti aklamaya yönelik zemin hazırlanıyor. Tam da kendi partilerinin adına yaraşır şekilde cinayetin aklanmasına çanak tutuluyor. Pişmanlık indirimi getiren bu tasarısı toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamaktan uzak, kadına yönelik şiddet tanımını Türk Ceza Kanunu’na koymamış bir iktidarın bakış açısıdır.
“ -mış gibi yapıyorlar”
Cezai müeyyidelerin iki ay, üç ay, altı ay olarak belirlenmesi, önleyici politikalardan uzak yaklaşımın açık göstergesi. Kadın cinayetlerinde ölümden sonra yapılan işlemleri değil, önleyici politikaları konuşmak istiyoruz. Israrlı takibin bir tanımının olması en çok istediğimiz konuydu fakat kadının ısrarlı takibe maruz kaldığını anlatması ve belgelendirmesini bekliyorlar. Sosyal medyadan yapmadı da kameraların olmadığı alanda sizi taciz etti, bir aracı ile sizi taciz etti bunu nasıl kanıtlayacaksınız. Kadına yönelik toplumsal şiddetin bir cinsiyet eşitsizliği sorunu olduğundan kaçınarak bir şeyler yapmaya çalışıyorlar, aslında bir şey yapmak istemiyorlar, -mış gibi yapıyorlar.”
“Sağlıkta şiddet sorunu AKP ile MHP’nin önerdiği yasayla çözülemez”
Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin bireysel değil toplumsal nedenleri olduğuna dikkat çeken Ankara Tabip Odası Başkanı Muharrem Baytemür, insanların ekonomik koşullarının kötüleşmesinin, siyasilerin şiddet içerikli dil kullanmasının toplumsal şiddeti körüklediğini dile getirdi. Baytemür, “Ceza yasasının konuşulması olumlu fakat sağlıkta şiddet sorunu toplumsal bir sorun ve AKP ile MHP’nin önerdiği yasayla çözülemez” diye konuştu.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
