Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Krizin perde arkası: Akkuyu’da neler oluyor, Türk şirketleri tasfiye mi ediliyor?

Mersin’de yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Güç (ANG) Santrali’ndeki tartışmalar bitmiyor. Projede yer alan yerli şirketlerden IC İçtaş A.Ş.’nin sözleşmesinin feshedilmesi Akkuyu’da yaşananları yeniden gündeme getirdi. Peki Akkuyu nükleer santralindeki Türk varlığı ne boyutta, bu adım neden atıldı ve bundan sonraki süreçte neler olacak?

Haber: Senem Görür & Okan Yücel

Mersin’de yapımı süren Türkiye’nin ilk nükleer santrali Akkuyu Nükleer Güç (NGS) Santrali projesi, Türk-Rus ilişkilerinin de gündeminde. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in 5 Ağustos’taki görüşmelerinde Akkuyu’da yaşananlar da gündeme gelmiş, Erdoğan Soçi dönüşü uçakta gazetecilere yaptığı açıklamalarda durumu bizzat takip edeceğini şu sözleriyle ifade etmişti:

“Akkuyu’daki çalışmaları bizzat heyetimle izleyeceğim. Ondan sonra Sayın Putine gelinen durumu aktaracağım. Ona göre yol haritamızı belirleyelim diyeceğim.”

Erdoğan, 9 Ağustos’ta da Akkuyu NGS’de incelemelerde bulunmuş ve teknik ekipten bilgi almıştı.

Gazeteci Murat Yetkin ise Erdoğan’ın Akkuyu NGS’de yaşananlar hakkında bir hafta içinde kendisine bir rapor hazırlanmasını istediğini yazmış ve Erdoğan’ın Putin ile bir sonraki görüşmesinin bu rapordan sonra olabileceğini öne sürmüştü. Öte yandan mevcut durumda Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin yönetim kurulunda yer alan tek Türk olan Hasan Cüneyd Zapsu’nun da istifa ettiği konuşuluyor. Zapsu, AKP’nin kurucularından ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yakınlığı ile biliniyor. Erdoğan’ın istediği rapor, Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin kuruluşundan beri yönetim kurulunda yer alan Zapsu’nun istifa sürecini şekillendirebilir.

IC İçtaş neden proje dışı kaldı?

Akkuyu NGS projesinde yer alan IC İçtaş A.Ş.’nin sözleşmesi 26 Temmuz Salı günü feshedildi. Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin çatısı altındaki projede farklı ünitelerin ve reaktörlerin inşaatı için çalışan onlarca şirketten biri olan İçtaş A.Ş., santralin ana müteahhidi Concern Titan-2 tarafından projeye dahil edilmişti. Rus devletine bağlı nükleer enerji şirketi Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu’nun (Rosatom) “stratejik ortaklarından” Concern Titan-2 firmasıyla yüzde 50-50 oranında hissedar olan ortak girişim şirketi, 2019’da kurulmuştu. Ancak hisselerinin yüzde 75’ine Rosatom’un yan kuruluşu Rusatom’un sahip olduğu proje işvereni Akkuyu Nükleer A.Ş. sözleşmeyi feshetti ve İçtaş A.Ş.’yi proje dışında bıraktı. 

Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin IC İçtaş’a gönderdiği fesih yazısı.

Gerekçe ne?

CHP Mersin milletvekilleri Ali Mahir Başarır ve Alpay Antmen’in verdiği bilgilere göre, IC İçtaş A.Ş.’ye 41 sayfalık bir fesih ihtarnamesi gönderildi. İhtarnamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakınlığıyla bilinen iş insanı İbrahim Çeçen’in sahibi olduğu İçtaş A.Ş.’nin iş güvenliğini sağlamaması ve proje kapsamında gönderilen 59 milyon 428 bin TL’nin gerektiği şekilde harcanmaması fesih nedenleri olarak gösterildi. 

İçtaş A.Ş. ise fesih kararının hukuksuz olduğunu savunarak, “Fesih girişimindeki esas amaç projenin yönetimindeki Türk şirketlerin varlığını azaltmak ve taşeron seviyesine indirgemek olduğu açıktır” açıklamasında bulundu. İçtaş A.Ş.’nin açıklamasında şirketin finansal ve teknik açıdan gerekli seviyeyi yakaladığı iddia edilirken proje kapsamındaki 4. Güç Ünitesi’nin temelinin geçen hafta atıldığı hatırlatıldı.

“Oldu bitti yaratma çabası”

Fesih işleminin “son derece yüzeysel ve hukuk yönünden kabul edilemez” sözleriyle nitelendirildiği açıklamada, “IC İçtaş İnşaat ile eşit yönetim hakkına ve sorumluluğuna sahip Rus TİTAN-2 şirketinin alt şirketleri aracılığı ile doğrudan ve dolaylı olarak yüzde 100 hissedarı olduğu merkezi Rusya’da bulunan TSM Enerji İnşaat Sanayi Limited Şirketi (TSM) ile yeni sözleşme imzalamıştır. Bu büyüklükte bir projenin ana yüklenicisi olarak sözleşme imzalanan firmanın herhangi bir iş bitirme yeterliliği olmayan bir limitet şirket olması da yapılan işlemdeki oldu bitti yaratma çabasını açıkça göstermektedir” ifadelerine yer verildi.

İçtaş yetkilileri Bloomberg’e verdikleri demeçte, fesih kararını Londra Tahkim Mahkemesi’ne götüreceklerini ve Türkiye’de de yasal işlem başlatacaklarını duyurdu.

IC İçtaş’ın proje dışında kalması hakkında Erdoğan’ın Soçi ziyaretinin hemen öncesinde konuşan Rosatom Genel Müdürü Alexey Likhachev, İçtaş’ın projenin işleyişini aksattığını şu sözlerle savundu:

“Temmuz 2019’da Akkuyu Nükleer A.Ş. ile ve Titan 2 IC İçtaş İnşaat Anonim Şirketi, Akkuyu NGS tesislerinin tasarımı, ekipman temini ve inşaatı için bir anlaşma (EPC sözleşmesi) imzaladı. O zamandan beri Akkuyu NGS sahasındaki ana inşaat işleri bu ortak girişim tarafından yürütülmektedir. EPC sözleşmesinin ifası sırasında, IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. işin kalitesini ve zamanlamasını etkileyen çok sayıda ihlal yapmıştır. Bu nedenle proje yönetimi, IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile sözleşmenin feshedilmesine karar vermiştir. Akkuyu Nükleer A.Ş., proje katılımcılarından çekilmesinin ardından Türk şirketi TSM Enerji İnşaat Sanayi Limited Şirketi (TSM) ile sözleşme imzalamıştır.”

Akkuyu NGS’nin dördüncü ve son ünitesinin inşası, 21 Temmuz’da başladı. Açılışta konuşan Rosatom Genel Müdürü Aleksey Likhachev, iki ülke arasındaki işbirliğinin önemini vurgulayarak, “Rus ve Türk şirketleri arasındaki verimli işbirliği, Türk sanayisinin projeye ilgisi ve verimli bir tedarik zincirinin oluşturulması sayesinde projemizin iki ülke arasındaki etkileşimin önemli bir örneği olduğunu güvenle söyleyebilirim” dedi. Açılış törenine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez de katıldı. Beş gün sonra ise İçtaş A.Ş.’nin bağlı bulunduğu sözleşme feshedildi.

İçtaş gitti, TSM Enerji geldi

İçtaş’ın yerine 2019’da Mersin’de kurulan Rus sermayeli ve tüzel kişiliği Türkiye’de olan TSM Enerji aynı şartlarla projeye dahil edildi. Anlaşmaya göre, Ekim 2019’dan bu yana alt sözleşmeler kapsamında devam eden tüm işler TSM Enerji’ye devredilecek.

Akkuyu Nükleer A.Ş. Genel Müdürü Anastasia Zoteeva, IC İçtaş’ın bağlı olduğu sözleşmenin feshedilmesinin ardından projede yer alan Türk şirketlerinin ve sahada çalışan Türk vatandaşlarının sayısının “artmaya devam edeceğini” belirtti ve “Türk şirketlerine şimdiden yaklaşık 3.2 milyar ABD Doları tutarında sipariş verilmiş durumdadır.  Projede yer alan Türk şirketlerinin ve sahada çalışan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sayısı da artmaya devam etmektedir. Bugün sahada istihdam edilenlerin yüzde 80’inden fazlasını Türk vatandaşları oluşturmaktadır ve bu sayı artmaya devam edecektir” dedi.

Zoteeva, projedeki Türk şirketlerinin ve proje kapsamında çalışan Türk vatandaşlarının sayısının artacağını belirtse de İçtaş’ın yerine projeye dahil edilen TSM Enerji’nin üç kurucusu da Rus. Ayrıca, TSM Enerji’nin kurucularından biri, projenin ana müteahhidi Titan-2. 

Projedeki Türk varlığı: Akkuyu İnşaat yerli ve milli mi?

İçtaş’ın proje dışı bırakılması projeye Türk şirketlerin ne ölçüde dahil olabildiği tartışmalarını gündeme taşıdı. Resmi kayıtlara göre proje başladığından beri Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin bütün hisseleri Rus firmalara ait. 150 milyon TL sermaye ile Akkuyu NGS Elektrik Üretim A.Ş. adıyla kurulan firmanın ismi 2014’te değiştirilerek Akkuyu Nükleer A.Ş. oldu. Türk hukukuna tabi olarak kurulan Ankara merkezli Akkuyu İnşaat A.Ş’nin çoğunluk hissesine Rosatom sahip. Şirket hisselerinin dağılımı ise şöyle:

Türkiye ile Rosatom arasında 2010’da imzalanan nükleer santral anlaşmasına göre Rus tarafı, proje hisselerinin en fazla yüzde 49’unu diğer yatırımcılara satma hakkına sahip. Yüzde 49 hissenin tamamı ya da daha düşük bir oranı tek yatırımcı veya birkaç şirket tarafından alınabilir. Projenin uygulanmasına ilişkin “Hükümetlerarası Anlaşma” uyarınca, yatırımcıların projeye girebilmelerinin mutlak koşulu ise Türk tarafınca onaylanmaları.

Yüzde 49’a kimler talip oldu?

2010’lu yılların başında, projenin ana müteahhidinin Çalık Holding olabileceğine dair bazı kulis bilgileri vardı. Rusya’nın, Samsun-Ceyhan Boru Hattı projesinden vazgeçmesinin ardından “mağdur” durumuna düşen Çalık Holding’in CEO’su, daha sonra Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Hazine ve Maliye Bakanlığı da yapan Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak’tı. 

“Beşli çete”nin Akkuyu ile bağı ne?

Medyascope’a konuşan Rusya uzmanı Aydın Sezer, 17-25 Aralık soruşturmaları nedeniyle hisselerin pay edilemediğini belirtti ve maliyet konusunda şunları söyledi: “Rusya, maliyeti tamamen finanse etmesinin söz konusu olamayacağını, enerji fiyatlarının düştüğünü ve Kırım’ın ilhakı nedeniyle Batı’nın uyguladığı ambargoların da getirdiği ek baskılar neticesinde ‘Buranın yüzde 49 hissesini alın’ dedi. Rusların getirdiği sermaye 2 milyar doları geçtiği sırada Erdoğan, ‘Ruslar yapmazsa başkası ile yaparız’ dedi. 7 Haziran 2015’teki seçimlerinin ardından proje gecikmeye başladı. 2015’ten sonra Bakü’de Erdoğan-Putin zirvesinde Putin, Erdoğan’ı sırf bu nedenle 40 dakika bekletti. Uçak krizinin ardından ilk buluşmada Erdoğan Putin ile tokalaştığında Akkuyu’ya stratejik yatırım statüsü verileceğini açıkladı.”

İlerleyen süreçte ise muhalefetin “beşli çete” diyerek nitelediği inşaat firmaları devreye girmek istedi. 2016’da oluşturulan Cengiz-Kolin-Kalyon konsorsiyumu yüzde 49 hisseyi satın almak istese de başaramadı. Aydın Sezer bu süreci ise şöyle anlattı: “Bu hedef 2016’da gerçekleşmedi çünkü bu kadar para bulamadılar. 2018’de Rusya, İngiltere menşeli bir denetim firmasına bu şirketleri denettirdi. Denetim şirketi, hisseleri satın almak isteyen üç firma için ‘şeffaf değil’ ve ‘siyasi açıdan iktidara yakın’ gibi pek çok tespitte bulundu.”

Rus oligark devreye girdi

Titan-2 ise devreye bunun üzerine girdi. Titan-2’nin sahibi Grigory Naginsky, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile oldukça yakın ilişkilere sahip. Rosatom’un Titan-2 üzerinde ne kadar payı olduğu bilinmiyor. Titan-2, Rosatom’dan “stratejik ortak” ifadesiyle bahsediyor. Titan 2, Akkuyu’daki nükleer santral projesi için 2019’da İçtaş A.Ş.’yi ortak olarak seçmişti. Ortaklığın sona erebileceğinin uzun zamandır konuşulduğunu aktaran Sezer, “Bu konu altı aydır konuşuluyordu, şaşırtıcı olmadı” dedi. 

Projenin işvereni Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin hisselerinin tamamı Rusya’ya ait. Aynı şekilde projenin ana yüklenicisi Titan 2 de Rus devletine yakın bir firma. Çok sayıda taşeron firmanın da projede görev aldığını belirten Sezer’e göre proje kapsamında kaç şirketin yer aldığını bilebilmek ve ne kadarının Türk ne kadarının yabancı olduğunu söyleyebilmek mümkün değil.

Akkuyu Nükleer Santrali’nin 2018’deki açılış töreni

İlk ünitenin 2023’te faaliyete geçmesi hedefleniyor

Akkuyu NGS’nin temeli 3 Nisan 2018’de atılmıştı. AKG Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, santralin temel atma törenine video konferans yöntemiyle katılmıştı. Santralin ilk ünitesinin 2023’te faaliyete geçmesi hedefleniyor. Ancak milletlerarası anlaşmaya göre ilk reaktörün inşaatının, temel atıldıktan yedi yıl sonra, 30 Haziran 2025’te bitirilmesi gerekiyor. İlk ünitesi açıldıktan sonra işletme ömrü 60 yıl olarak öngörülen santral, yaklaşık 20 milyar dolarlık maliyetiyle ülkede tek kalemde yapılan en büyük yatırımlardan biri olarak değerlendiriliyor. Akkuyu NGS’nin üretiminin, Türkiye’nin elektrik talebinin yüzde 10’unu karşılaması planlanıyor. 

Erdoğan Soçi’ye gidiyor, 15 milyar dolar yolda

Öte yandan, Bloomberg’in haberine göre Rosatom, halihazırda yapılacak ödemeler ve önümüzdeki iki yılda yapılacak harcamalar için yaklaşık 15 milyar dolarlık tutarı geçen haftadan beri parçalar halinde Türkiye’ye aktarıyor. Rusya’dan Türkiye’ye ilk etapta, Akkuyu NGS projesi kapsamında 5 milyar dolar aktarıldı. Yatırım için ayrılan tutarın kalan kısmının da gelecek hafta sonuna kadar Akkuyu Nükleer A.Ş.’nin Türkiye’deki hesabına aktarılması bekleniyor.

Süreç nasıl gelişmişti?

Türkiye, nükleer enerji santraline sahip olmak için ilk adımı 2008’de attı. İhaleden, teklif veren tüm firmalar çekildi ve ihaleyi Rus devletine bağlı nükleer enerji şirketi Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu (Rosatom) ile Ciner Enerji ortaklığı kazandı. Fakat ihale 2009’da iptal edildi. 12 Mayıs 2010’da ise Türkiye ile Rusya Federasyonu arasında nükleer santral anlaşması imzalandı. Haziran sonunda TBMM’de kabul edilen anlaşma gereği Rosatom, Akkuyu Nükleer A.Ş.’yi Türk kanunlarına tabi şekilde kurdu. Nükleer santralin temel atma töreni ise 2018’de yapıldı.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.