Ankara Barosu yeni başkanını seçiyor, adaylar Medyascope’a konuştu 

Ankara Barosu 8-9 Ekim’de Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi’nde 67. Olağan Genel Kurul’unu yapacak. Baronun yönetimine aday olan, Demokratik Sol Avukatlar Grubu’ndan Mustafa Köroğlu, Özgürlükçü Çağdaş Avukatlar Grubu’ndan Linda Sevinç Hocaoğulları ve Avukat Hakları Grubu’ndan Hakan Gönenç Medyascope’a konuştu. 

Barolar, Avukatlık Kanunu’na göre iki yılda bir ekim ayında yeni yönetim kadrolarını ve baro başkanlarını belirlemek üzere genel kurullarını yapıyor. Ankara Barosu’nda da 8-9 Ekim’de Nazım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi’nde yapılacak olan 67. Olağan Genel Kurul için başkan adayları belli oldu. 

Demokratik Sol Avukatlar Grubu (DSA), haziran ayında yapılan ön seçim sonucuna göre avukat Mustafa Köroğlu’nu aday gösterdi. Özgürlükçü Çağdaş Avukatlar Grubu’nun (ÖÇAV) adayı Linda Sevinç Hocaoğulları ve Avukat Hakları Grubu’nun (AHG) adayı ise Hakan Gönenç oldu. 

Ankara Barosu, yıllardır DSA grubu tarafından yönetiliyor. Türkiye Barolar Birliği eski başkanı Metin Feyzioğlu ve şimdiki başkan Erinç Sağkan da bu grup arasından Ankara Barosu başkanlığına seçilmişti. DSA’nın haziran ayında yaptığı önseçimde, başkan adayının Mustafa Köroğlu olmasına karar verdi. Mustafa Köroğlu, “Ben DSA geleneği içinde yetiştim. DSA geleneğini yeni kuşaklara aktarmak, mesleği yeni gelen arkadaşlar için de öğretilebilir ve sürdürülebilir kılmak istiyorum” dedi. 

“Dijital bir baro yaratmalıyız”

Ankara Barosu’nun en büyük sorununun avukatların baro ve meslek ile bağlarının kopması olduğunu belirten Mustafa Köroğlu, “Bilge Karasu’nun da söylediği gibi, ‘İpi koptuğu yerden bağlamalı’ Avukatlarının meslek örgütlerine olan bağı, inancı koptu. Ben bunu tekrar bağlamayı önereceğim, bunu yapabileceğime inanıyorum” dedi ve vaatlerini şöyle sıraladı: 

“Baronun yüzde altmışını şu anda 0-5 yaş dediğimiz, mesleğe henüz başlamış gençler oluşturuyor. Bu ekonomik istikrarsızlıkla beraber, büyük bir karamsarlık içerisindeler. Ankara Barosu o umudu gösterecek. Çeşitli eğitimler, atölye çalışmalarıyla, sosyal sorumluluk projeleriyle, Staj-Akademi gibi projelerimizle yapacağız. Ortak çalışma alanları hazırlamayı planlıyoruz. Avukatlık, bir cep telefonu, e-imza ve laptop ile dünyanın her yerinde yapılabilir hale geldi. Dijital bir baro yaratmalıyız. Bu konuda çok geriden gidiyoruz. Avukatlar teknolojinin dışında kalmış, öncülük eden bir baro yok. Burada bir dönüşüm sağlamak gerektiğini düşünüyorum.”

“Baro servisleri için Bakanlık ve Belediye ile görüşmek gerekir”

Köroğlu, avukatlar tarafından tepki gösterilen ve adliyeler arasında avukatları taşıyan baro servislerinin ücretli olması konusuna ilişkin ise “Adliyelerin dağılması avukatların ve baroların suçu değil. Adliyeler bölündü, paramparça oldu ve biz o adliyelere yetişmek için çabalıyoruz. Baroya ciddi anlamda mali yük olan bir servis hizmeti sunmak zorunda kalıyoruz. Temel çözüm, bu işi yaratanların Bakanlık ile görüşerek, belki Ankara Büyükşehir Belediyesi ile konuşarak adliyeler arası kalıcı ringlerin konulmasıdır” diye konuştu. 

Tek kadın aday

Ankara Barosu seçimlerinde tek kadın aday olan ve listesinin çoğunluğu kadınlardan oluşan ÖÇAV’ın adayı Linda Sevinç Hocaoğulları ise “Geçtiğimiz dönem Ankara Barosu insan hakları ihlalleri, işkence gibi konularda almış olduğu hatalı tavırlarla gündeme geldi. Ankara barosunda bugün yönetsel bir kriz gibi görünen ama yönetsel bir krizi aşan bir tıkanıklık yaşanıyor” dedi. 

“Baro, genç avukatların sorunları için etkili mücadele vermeli”

Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin yükseltilmesi için 81 baroda alınan eylem kararını, “Türkiye açısından bir ilk” olarak tanımlayan Hocaoğulları, ekonomik sorunların, diğer emekçiler gibi avukatların da gündeminde olduğunu söyledi. Hocaoğulları, avukatlıktaki dönüşümü, bunun hak arayan yurttaşlara etkilerinin araştırılması ve çözüm önerileri geliştirmesi gerektiğini belirterek, şöyle konuştu:

Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.

Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.

“Barolarımız stajyer, genç ve işçi avukatların sorunlarının çözümü için daha etkili bir mücadele vermeli. Pek çok meslektaşımız tüm diğer işçilerin yaşadığı sorunları yaşıyor. Sigorta primleri eksik yatırılması, düşük ücret, fazla çalışma, izin sorunları, mobbing. İşçileşme, başka birine bağımlılık diğer iş kollarında olduğu gibi farklı biçimlerde alabiliyor.” 

“Baronun sorunları sadece ‘iyi yönetim’lerin çözebileceği sorunlar değil”

Hocaoğulları, demokratik bir baro işleyişi kuracağını belirterek vaatlerini şöyle açıkladı:

“Bu sorunlar kökleşmiş sorunlar ve bunların geçici, basit yönetsel tedbirlerle çözülebilecek şeyler değil. Baronun işleyişinin de köklü bir şekilde dönüşmesi gerekiyor. Baroların bürokratik, eril bir işleyişi var. Bizim kadın adaylar ağırlıklı bir listemiz var. Avukatların bu sürece katılımı sağlanmadan, bütün meslektaşlarımızın katılımı sağlanmadan, baro yönetimi ve baro meclisinin çalışmalarını demokratik bir şekilde işletmeden bu sorunlara çözüm bulamayız. Bu sorunlar, sadece ‘iyi yönetim’lerin çözebileceği sorunlar değil, bu sorunları yaşayan kişiler tarafından çözülebilecek sorunlar.”

“Baronun tüm kaynaklarını meslektaşlarımız için kullanacağız”

Avukat Hakları Grubu’ndan Hakan Gönenç ise barodaki mali problemin sebebinin anlaşılması için bağımsız bir denetim şirketi tarafından denetlenme talebinde bulunacaklarını söyledi. Gönenç, baro başkanı olunca yapacaklarını şu sözlerle sıraladı:

“Avrupa Birliği hibe programlarına başvurular yapacağız. Buralardan karşılıksız hibeler alacağız. Bankalarla promosyon anlaşmaları yapacağız. Bankalarla sözleşmeler yapacağız. 0-5 yıl mesleki kıdemi olan meslektaşlarımız için mesleki sorumluluk sigorta primlerinin banka tarafından yatırılmasını sağlamaya çalışacağız. 23 bin üyesi olan Ankara Barosu’nda bu koşullarda çok iyi promosyonlar alabileceğimizi düşünüyorum. Baronun tüm kaynaklarını meslektaşlarımız için kullanacağız.”

“Makam aracını hemen satacağım”

Gönenç, CMK sisteminin kapatılmasını doğru bulduğunu, bu konuda kendilerinin de daha sert tedbirler alabileceğini, servisleri ücretsiz yapacaklarını, tek adliye konusundaki çalışmalar için gerekli birimlerden düzenli olarak bilgilendirme isteyeceklerini ve sorun çözülmezse eylem çağrısında bulunacaklarını kaydetti. Gönenç, stajyer avukatlar için sanal-ofis hazırlamayı düşündüklerini belirterek şunları söyledi:

“Ankara Barosu’nun Necatibey’de bulunan binası kapısına kilit vurulmuş ve harabe şekilde bulunuyor. Bu binayı tadilatını tamamlayarak meslektaşlarımıza sanal-ofis olarak cüzi ücretlerle sunacağız. Ankara Barosu makam aracını hemen satacağım. Makam aracının yerine CMK-Avukat Hakları Merkezi ve İnsan Hakları Merkezi’nde 7/24 hizmet veren meslektaşlarımıza daha mütevazı araçlar satın alıp hizmetlerine vereceğiz.”