Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşması İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Mütalaaya ilişkin savunma veren Fincancı, “Ben terörist isem hangi örgütten olduğumu merak ediyorum” dedi. Mahkeme heyeti, reddi hakim talebini reddetti. Fincancı’nın tutukluluk halinin devamına karar verildi, bir sonraki duruşma 11 Ocak 2023’te.
TTB Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı hakkında, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Irak’ın kuzeyindeki operasyonlarında “kimyasal silah kullandığı” iddialarına yönelik değerlendirmelerinin ardından 20 Ekim’de soruşturma başlatılmıştı. Fincancı, 27 Ekim’de “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklanmıştı. Şebnem Korur Fincancı’nın yargılandığı davanın ikinci duruşması bugün (29 Aralık) İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.
Mahkeme heyeti 23 Aralık’ta yapılan ilk duruşmada Fincancı’nın tutukluluğunun devamına ve Fincancı’nın Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne sevk edilmesine karar vermişti.
İkinci duruşmada da mahkeme heyeti Fincancı’nın tutukluluğunun devamına karar verdi, duruşmayı 11 Ocak 2023, saat 10:00’a erteledi.
Gün boyu yaşananlar
Duruşma öncesi Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önünde bir önceki duruşmadan daha fazla güvenlik önlemi alınmıştı. Adliyenin önü bir önceki duruşmada olduğu gibi tamamen kapatılmış, basın açıklamasını yapıldığı Çağlayan metro çıkışında ise polis bariyerleri vardı. Duruşmayı izleyemeye Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, HDP milletvekilleri Hüda Kaya, Oya Ersoy, Züleyha Gülüm, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu ve Ali Şeker, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da geldi. Basın açıklamasında söz alan Sancar, “Türk Tabipleri Birliği susturulamaz” dedi. TTB’nin yanı sıra, İstanbul ve Ankara tabip odaları da destek için basın açıklamasına katıldı.
Duruşmanın yapılacağı salonun kapısı 13:20’de açıldı. Şebnem Korur Fincancı, duruşma salonuna yedi jandarmanın eşliğinde getirildi, duruşma boyunca da jandarmalar Fincancı’nın yanında durdu. Savcı mütalaasını tekrar etti ve Fincancı’nın tutukluluğunun devamını istedi. Milli Savunma Bakanlığı’nın (MSB) avukatı ise müdahillik talebini yineledi, mahkeme heyeti yine reddetti.
Duruşma, avukat Meriç Eyüboğlu, avukat Öztürk Türkdoğan ve avukat Erkan Şenses’in usule ilişkin talepleriyle başladı. Avukatlar büyük salon ve üç avukat ile savunmanın sınırının kaldırılmasını talep etti, mahkeme heyeti usule ilişkin talepleri reddetti.
“Sanki ben Türkiye’nin en tehlikeli insanıyım!”
Avukatların taleplerinin ardından duruşma, Şebnem Korur Fincancı’nın savunması ile devam etti. Savcıya teşekkür eden Fincancı, mütalaaya ilişkin sözleriyle savunmasına başladı:
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Geçtiğimiz hafta avukatlarıma teşekkür etmiştim, şimdi de savcı beye teşekkür ederim. Çünkü o uzun ve çok sayıda bilim dışı ifadeyle malul ifadeyi epeyce sadeleştirmişsiniz. Ama intihalden kurtulamamışsınız. Mütalaaya ilişkin sözlerimle başlayayım. Başından beri bir talimat ile karşı karşıya olduğumuzu düşündürecek ifadelerle karşı karşıya kalıyoruz. AKP vekilleri ve küçük ortağı benim için ‘Vatansız kalsın’ diyor. Kim beni vatanımdan kovuyor? Geçen hafta sevk aracıyla çıkarken Çağlayan Adliyesi önünü gördüm. Daha önce hiçbir duruşmada bu önemleri görmedim. Buraya getiriliş biçimim ve adliye önü güvenlik önemlerine bakınca sanki ben Türkiye’nin en tehlikeli insanıyım!”
Yargılamanın asıl amacının TTB’nin kuruluşuyla başladığını söyleyen Fincancı, tüm siyasi yapıların görüşlerinden rahatsız olduğunu belirtti, “Ben terörist isem hangi örgütten olduğumu merak ediyorum” diye heyete sordu. Fincancı şöyle devam etti:
“TTB’nin ilk yasal kuruluşundan itibaren tüm siyasi yapılar görüşümüzden rahatsız oldu. Yasal kuruluşundan itibaren bağımsız, denetimli bir kurum olan TTB’yi tüm iktidarlar‘baş belası’ olarak gördü. Ben terörist isem hangi örgütten olduğumdan merak ediyorum, Türkiye İnsan Hakları Vakfı’ndan mı hekimler birliğinden mi? TTB’den de benden de kurtulmak istiyorlar ama benden de TTB’den kurtulamazlar. İdam cezası gelirse bilemem. Dört duvar arasına almışsınız, yargılamışsınız umurumuzda değil. Nâzım’ın da dediği gibi ‘O duvar, o duvarlarınız vız gelir bize, vız.’ Suçlamalarınızı reddediyorum.”
Fincancı’nın avukatlarından savunma
Şebnem Korur Fincancı’nın savunmasının ardından avukatlar söz aldı. Avukat savunmaları Barış Yavuz ile başladı. İddia makamlarına katılmadığını söyleyen Yavuz, mahkemenin usule dikkat etmediğini ve dosya üzerinde algılar olduğunu söyledi:
“Mahkeme heyeti ilk duruşmadan itibaren usullere dikkat etmiyor. Türkiye İnsan Hakları Vakfı işkence görenleri 90’lardan itibaren tedavi ve rehabilite etmiştir. Şebnem hocanın açıklamalarında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin adı geçmemesine rağmen, iddianamede Şebnem hocanın açıklamalarında, Türk Silahlı Kuvvetleri adı geçiyormuş gibi hazırlanmıştır.”
Daha sonra avukat Şevin Kaya, savunmasını yapmak için söz aldı. Kaya da diğer avukatların belirttiği gibi adil yargılamanın söz konusunu olmadığını belirterek, mütalaanın daha önce hazırlandığını söyledi. Fincancı’nın bilimsel görüş verdiğini, herhangi bir kurum ve kuruluşu suçlamadığını söyleyen Kaya, “Fincancı’nın söylemlerinden rahatsız olabilirsiniz. Siyasi iktidarın Fincancı’dan rahatsız olması, bir dosyadan ceza verilmesinin gerekçesi olamaz. Hukuki altyapısını göstermeniz gerekir” dedi.
Fincancı’nın evinden alınan materyaller
Şevin Kaya’nın ardından Meriç Eyüboğlu savunmasını yapmak için söz aldı. Eyüboğlu, Fincancı’nın gözaltına aldığı gün evinde alınan materyallere değindi ve o sırada müvekkili hakkında algı oluşturulmaya başlandığını belirtti:
“Evinden çıktığı söylenen örgütsel materyallerde örgütsel kitap ‘Dağın Ardından Bakmak’ gösterildi. Bu kitaba baktık, bir yasaklama, dağıtım yasağı yok. HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Meclis kitaplığında da olduğunu söyledi.”
Fincancı’nın kendi söylediklerinden dolayı değil televizyon programına katıldığı için yargılandığını söyleyen Eyüboğlu, üç sayfalık iddianamede Fincancı’nın söylediklerine dair bir şey olmadığını sözlerine ekledi. Eyüboğlu, “Biz bugün tahliye değil, ceza çıkacağını bilerek karşınıza geldik” dedi.
Eyüboğlu, savunmasını şöyle sürdürdü:
“Adil yargılanma hakkına ilişkin taleplerimizin reddedilmesi, üç avukat sınırlandırması, duruşmanın 10 gün içinde bir zamana bırakılmasını biz bugün tahliye değil, bir ceza verileceği olarak değerlendiriyoruz. Var olan siyasi baskı dışında bir karar verilmeyeceğini biliyoruz. Heyetinizi reddediyoruz.”
Mahkeme ertelendi
Avukatlar reddi hakim talep etti, duruşmaya ara verildi.
Aranın ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı. Reddi hakim talebi, süresinde yapılmadığı ve duruşma uzatmaya yönelik olduğu gerekçesiyle reddedildi. Fincancı’nın tutukluluk halinin devamına karar verildi, bir sonraki duruşma 11 Ocak 2023’te yapılacak.
İlk duruşmada neler yaşandı?
Davanın ilk duruşması 23 Aralık Cuma günü yapıldı. Duruşmanın büyük bir salona alınmamasından, mahkeme başkanın Fincancı’ya hitap tarzından dolayı duruşma gergin başladı. Savunmasını yapan Fincancı, bugüne kadar adli tıp hekimi ve insan hakları savunucusu olarak yaptıklarını örnekleriyle açıkladı. Medya Haber’de söylediklerine değinen Fincancı, bunun tıbbi bir değerlendirme ve ön tanı olduğunu belirtti. Milli Savunma Bakanlığı’nın (MSB) avukatı, Fincancı’nın savunmasının ardından bakanlık adına davaya katılma talebinde bulundu. Duruşma savcısı, “suçtan zarar görmediği gerekçesiyle” bakanlık avukatının katılma talebini reddetti. Fincancı’nın avukatı Meriç Eyüboğlu, katılma talebinin kabul edilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Bunun üzerine bakanlığın avukatı katılma gerekçesini açıklamak istedi, Fincancı’nın avukatları karar verildiğini söyleyerek itiraz etti. Avukat savunmalarının ardından mütalaasını açıklayan savcı, Fincancı’nın programda “PKK/KCK terör örgütü propaganda eylemine aktif bir şekilde katıldığı” gerekçesiyle Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) 7/2 maddesi uyarınca cezalandırılmasını talep etti. Fincancı için üst sınırdan ceza isteyen savcı, aynı zamanda tutukluluk halinin devamını talep etti.
Ne olmuştu?
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Kuzey Irak’taki operasyonlarında kimyasal silah kullandığına ilişkin iddiaların araştırılması gerektiğini söyledikten sonra iktidarın hedef gösterdiği TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında soruşturma başlatıldı.
Fincancı, 26 Ekim Salı İstanbul’da gözaltına alınmış ve 27 Ekim’de de “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklanmıştı. Ankara Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Fincancı’nın ikamet adresinin İstanbul olması nedeniyle dosya İstanbul’a gönderildi.
