Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Kitabı yasaklanan İhsan Eliaçık Medyascope’a konuştu: “Karar bana WhatsApp mesajıyla bildirildi”

İlahiyatçı Recep İhsan Eliaçık’ın “Yaşayan Kur’an Türkçe Meal-Tefsir” isimli kitabı için basım, dağıtım yasağı ve toplatma kararı verildi. Medyascope’a konuşan Eliaçık, kararın kendisine WhatsApp mesajıyla bildirildiğini söylerken “Herhangi bir meal yazarı nasıl yargılanır? Nasıl suçlanır? İslamiyeti ben istediğim gibi yorumlarım, sen de buna reddiye yazabilirsin’’ sözleriyle Diyanet’e tepki gösterdi.

Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı Hukuk Müşavirliği tarafından İstanbul Sulh Ceza Hâkimliği’ne yapılan başvuru sonucu “Yaşayan Kur’an Nüzul Sırasına Göre Türkçe Meal-Tefsir” isimli kitap hakkında basım, dağıtım yasağı ve toplatma kararı verildi. Karara gerekçe olarak “İslam dininin temel nitelikleri açısından ‘sakıncalı unsurlar içermesi'” gösterildi.

Medyacope‘un sorularını yanıtlayan İhsan Eliaçık, karara şöyle tepki gösterdi: ”Meal kitabım 15 yıldır piyasada. Ancak depremin yaşandığı gün Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan gelen bir yazı üzerine toplatma kararı alındı. Diyanet İşleri Başkanlığı’nda Diyanet İşleri Yüksek Kurulu var ve bu kurum kamuoyunda İsmailağa Cemaati olarak bilinen bir tarikatın kontrolüne verilmiş durumda. Kurul kendilerince sakıncalı gördüğü 10-15 kitabın toplatılmasına karar vermiş. Bunlardan ilki Prof. Dr .Gazi Özdemir için uygulandı ve ikinci olarak benim kitabıma yasak getirildi. Bunu Diyanet İşleri Başkanlığı, İstanbul 1.Sulh Mahkemesi’ne bildiriyor ve karar aldırıyor.”

Eliaçık: “Tebligat WhatsApp üzerinden yapıldı”

Eliaçık, kararın kendisine usullere ve kanuna aykırı şekilde ”WhatsApp mesajı” ile bildirildiğine dikkat çekti. Yedi gün içinde itiraz süreçlerini başlatacaklarını belirten Eliaçık, kitabının ”imha” edilemeyeceğini ancak Basın Kanunu’nun 25. maddesine göre kitapların sadece basımının durdurulmasının ve toplatılmasının mümkün olduğunu söyledi.

‘Basın Kanunu’nun 25. maddesinde terör, halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek gibi suçların geçtiğini ancak ”İslam dinine aykırı bir durum” gibi bir ibarenin yer almadığını hatırlatan Eliaçık, Diyanet’in genelgesinin idari ve keyfi bir tasarruf olduğunu öne sürdü. Diyanet İşleri Yüksek Kurulu’nu ele geçirmiş bir tarikatın kendi düşüncelerine göre İslam dinini biçimlendirmek istediğini belirten Eliaçık, bunun için farklı düşüncelere, farklı Kur’an meallerine karşı çıktıklarını ancak bunun yolunun kitap toplatılması veya imha edilmesi değil kitabına karşı reddiye yazılması olduğunu dile getirdi.

”Diyanet farklı düşünenlere karşı çıkıyor”

Diyanet İşleri Başkanlığı’ndaki yapılanmalardan söz eden Eliaçık, ”Diyanet’in içinde de farklı düşüncelere sahip, farklı mealleri okuyan imamları, vaizleri, idari kararlar alarak görevden uzaklaştırıyorlar veya yerlerini değiştiriyorlar. Bir dini görüşü devlete hâkim kılmaya çalışıyorlar” dedi.

Kitabında neyin sakıncalı görüldüğünü sorduğumuz Eliaçık, Diyanet’in söz konusu şikayet yazısını henüz görmediklerini ve avukatları aracılığıyla isteyeceklerini dile getirdi. “Herhangi bir meal yazarı nasıl yargılanır? Nasıl suçlanır? İslamiyeti ben istediğim gibi yorumlarım, sen de buna reddiye yazabilirsin’’ diyen Eliaçık, devlet gücüyle üstüne gelinmesinin yanlış olduğunu söyledi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.