Hatay-Antakya’da “Cennetten bir köşe” notuyla daireleri satılan Rönesans Rezidans’ta çok sayıda yurttaş hayatını kaybetti, birçoğuna ise ne olduğu henüz bilinmiyor. DNA testi sonuçlarını bekleyen aileler de var, DNA testi sonuçları kimseyle eşleşmeyen aileler de. Ailelerin tek isteği ise yakınlarını bulmak.
Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin en çok hasar verdiği illerden biri Hatay oldu. Hatay’da yüzlerce bina yıkıldı ve binlerce yurttaş hayatını kaybetti. Yüzlerce kişiye mezar olan binalardan biri ise Rönesans Rezidans.
Hatay’ın Antakya ilçesine bağlı Ekinci Mahallesi’ndeki Rönesans Rezidans 2013 yılında inşa edildi.
”Cennetten bir köşe” notuyla satışa sunulan 250 daireli, 12 katlı rezidansta yaklaşık 700 kişi yaşıyordu.
Rönesans Rezidans’ta arama kurtarma çalışmaları sonlandırıldı ve enkaz kaldırıldı. Fakat hayatını kaybedenlerin sayısı kesin olarak belirlenemedi. Rönesans Rezidans’ın enkazı kaldırılmasına rağmen hâlâ birçok kişiye ulaşılamadı.
Yeliz Nacaroğlu (43), Batu Nacaroğlu (2,5), Ege Nacaroğlu (15), Mehmet Ali Kısaçam (35), Pınar Ambarcıoğlu Kısaçam, (35), Umay Kısaçam (6 aylık), Dr. İbrahim Arıcı (43) ve Gül Kanmaz (49) deprem meydana geldiğinde Rönesans Rezidans’taki evlerindelerdi, yakınları hâlâ kendilerinden bir haber alamadı.
DNA eşleşmedi
Rönesans Rezidans A-2 Blok 103 numaralı dairede yaşayan Mehmet Ali Kısaçam, Pınar Ambarcıoğlu Kısaçam ve altı aylık bebekleri Umay Kısaçam hakkında yakınları bilgi alamıyor.
Mehmet Ali Kısaçam’ın kardeşi Seher Çam, abisi, yengesi ve yeğeninin bulunması için yetkililere çağrıda bulundu.
Seher Çam, abisi ve yengesi için aile üyelerinden alınan DNA örneklerinin sonuçlarının bugün geldiğini, sistemdeki hiçbir DNA ile eşleşmediğini ve kendilerine bilgi verilmediğini söyledi.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Seher Çam henüz altı aylık olan yeğeni Umay’dan da bir haber alamadıklarını dile getirdi.
“Çalışmalar yetersizdi”
Çam, arama kurtarma çalışmalarının yetersiz olduğunu belirterek, “Bir sürü kepçe, bir sürü yardım geldi ve izin verilmediği için hepsi geri çevrildi. İzinsiz çalışma yapılamayacağı için hepsi geri çevrildi. Başka yerlere göre iyiydi çalışmalar ama büyük bir binaya göre yine yetersizdi” dedi.
“Bilgilendirilmeye hakkımız var”
Abisi, yengesi ve yeğenine ne olduğunu bilmediklerini söyleyen Çam, yetkililere şöyle seslendi:
“Bizim bilgilendirilmeye hakkımız var, bir araştırma gerekiyor. Bilmiyorum bizim devletimiz bu kadar mı güçsüz ya da insanların mı kıymeti yok? Ünlü biri olsa hemen koşturup bakıyorlar.”
Anne ve oğulları kayıp
Yeliz Nacaroğlu’nun kardeşi, Batu ve Ege Nacaroğlu’nun dayısı Burhan Beşok, eniştesi Türker Nacaroğlu’nun Rönesans Rezidans’tan cenazesinin çıkarıldığını, ablası ve yeğenleri hakkında ise bilgi verilmediğini aktardı.
Rönesans Rezidans A-3 Blok 3. katta yaşayan ablası ve yeğenleri için aile üyelerinden DNA örneği alındığını dile getiren Burhan Beşok, sonuçların henüz çıkmadığını söyledi.
“Çok sayıda cenaze teşhis ettim”
Burhan Beşok, enkazdan çıkarılan cenazelerin üstünde isim yazmadığını, hangi enkazdan çıkarıldığının belirtilmediğini bu nedenle ablası ve yeğenlerini bulabilmek için çok sayıda cenazeyi teşhis ettiğini belirtti.
Beşok, “Ambulans şoförleri cenazeleri aldı ve hastane bahçesine, yerlere, mezarlığın bahçesine ya da bir okulun bahçesine götürüp bıraktı. Normalde alınan cenazelerin üstünde isimlerin, alınan yerlerin yazılması lazım. Başka türlü insanlar nasıl yakınlarını bulacak? Ben bütün torbalara bakmak zorunda kaldım. İnsanlar paramparçaydı. Gördüklerim inanılmaz kötüydü” dedi.
Beşok sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bütün cenazeler koridorlardaydı, battaniyelere sarılmış. Çocukların hepsi bir bölüme konmuş. Daha sonrasında bilanço gittikçe arttığı için artık hastane bahçesi komple cenazeyle doluydu, tırların içi de aynı şekilde. Hiçbirinin üstünde isim yoktu, ismi olanlar şanslı öyle söyleyeyim.”
“Her şey için geç kaldılar”
Rönesans Rezidans’taki arama kurtarma çalışmalarının yetersiz olduğunu söyleyen Beşok, “8-10 askerle beraber enkazı aradık. İkinci günün akşamı kepçe operatörlerinin yedekleri olmadığı için kontak kapattılar. İkinci gün insanların en sağ çıkma ihtimali olan gün değil mi? Maalesef böyle bir çalışma olmadı. AFAD dördüncü gün falan geldi. Askeri geri çıkarttılar, bizi geri çıkarttılar. Madencileri küstürdüler, inanılmaz bir kaos vardı. Diyoruz ki ‘Bakın burada ses var.’ Gittiler oraya iş makinesi soktular. Her şey için, her konuda geç kaldılar, inanılmaz bir plansızlık vardı. Kendimiz çalıştık orada, üç-dört saat uykuyla durduk. Çok sayıda cenaze çıkardık.”
“DNA sonucu eşleşmezse ne yapacağız bilmiyoruz”
Rönesans Rezidans A-2 Blok 137 numaralı dairede yaşayan Dr. İbrahim Arıcı’nın ailesi de DNA sonuçlarının çıkmasını bekliyor.
Dr. İbrahim Arıcı’nın eşi Gonca Arıcı, “DNA örneği verdik, sonuç henüz çıkmadı ya da şu ana kadar olanlarla eşleşmedi, haber bekliyoruz” dedi.
Gonca Arıcı, normalde Mersin’de yaşadıklarını, eşinin görev için Antakya’ya geldiğini, Defne Hastanesi’nde çalıştığını söyledi.
Arıcı’nın kuzeni Hülya ise “DNA sonucunu bekliyoruz, eşleşmez ise ne yapacağız bilmiyoruz” diye konuştu.
Rönesans Rezidans A-2 Blok 11. katta yaşayan Gül Kanmaz’dan da ailesi henüz bir haber alamadı.
49 yaşındaki Gül Kanmaz, Narlıca Anaokulu’nda öğretmendi.
