Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP) İstanbul 3. bölge milletvekili adayı, gazeteci-yazar Umur Talu yıllardır köşe yazılarında siyasi görüş farkı gözetmeksizin “canı yanan, belki gündelik hayatta birbirlerini düşman gören, ama sonuçta aynı kaderi paylaşan, Türkiye’nin ortak acılarından kendi paylarına düşeni almış insanlar“ın sesi olmuştu, şimdi siyasete de onlar için girdiğini söyledi. Talu, “sözü sert ama güleryüzlü, genç ve dinamik” bir parti olarak nitelediği TİP’in hitap ettiği kesimlerin izdüşümünü Gezi direnişine referans vererek anlattı: “Gezi direnişinde kimleri görmüştük yan yana? Siyasetle ilgisiz gibi görünen beyaz yakalılar vardı, işçiler vardı, MHP bayrağı vardı, Kürt gençler vardı, CHP’liler vardı. Bir sürü genç ve hatta anne-babalar vardı. Sadece ağaç ve çevre meselesi değildi Gezi. Hayata sahip çıkmaktı. Bugün TİP, o hayata sahip çıkan temel partilerden biri. Bunun içinde çok farklı insanların umutları, hayalleri ve hayal kırıklıkları var. ”
Emek ve Özgürlük İttifakı içinde yer alan TİP’in, diğer bileşenler gibi Yeşil Sol Parti logosu altında ortak liste ile yarışmak yerine seçimlere kendi adı ve kendi milletvekili listesiyle katılmasına dönük eleştirileri haklı bulmayan Talu, iktidar değişsin ya da değişmesin yeni mecliste güçlü bir muhalefet için TİP’in milletvekili sayısının artmasının önemine dikkat çekti: “Birinci oy cumhurbaşkanlığı seçimi için. Burada geniş bir ittifak var. Hem Millet İttifakı var hem de o ittifakın içinde olmayan Emek ve Özgürlük İttifakı’nın desteği var. Dolayısıyla Erdoğan’ın gitmesi için bir gönül ittifakı var. İkinci oyu ise bence herkes yüreği ile kullanmalı. İkinci oy bir hesap oyu değil yani. Bugün CHP’nin listelerine bir sürü farklı görüş girdi. Eğer kalbiniz biraz solda atıyorsa, kalbiniz biraz benim sesimi kim daha iyi dile getirir, kim daha iyi takipçisi olur, kim daha bunun peşinde hareket eder diyorsanız, TİP’in o mecliste olması gerekiyor. Dört milletvekili ile bunu yaptılar. Daha fazlasını yapabilmeleri için daha çok olmaları gerekiyor.”
