Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, kamuoyunda “Ankara JİTEM” olarak bilinen, 1990’lı yıllarda 19 kişinin kaybedilmesi ya da infaz edilmesine ilişkin davada Mehmet Ağar ve Korkut Eken’in de aralarında olduğu tüm sanıkların beraatine karar verdi.
Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi, “Ankara JİTEM” davasında, beraat hükmünün bozulması sonrası yeniden görülen davada karar duruşmasını yaptı. Mahkeme, öldürülen sanık Ziya Bandırmalıoğlu hakkında davanın düşmesine ve kalan 18 sanığın da beraat etmesine karar verdi.
Duruşmada, müşteki avukatları, savcının mütaalasını eleştirdi. Mütalaanın Ayhan Çarkın’ın ifadelerine dayandırıldığı ve çelişkilerin giderilmediğine vurgu yapıldı. Müşteki avukatları ayrıca, dosyada 41 hâkim ve 13 savcının değiştiğini vurgulayarak mahkemenin doğrudanlık ve yüz yüzelik ilkelerini esas almadığını ve adil yargılama hakkını ihlal ettiğini söyledi.
“Dava karar vericiler üzerinde tedirginlik yarattı”
Davanın avukatlarından Levent Kanat, yalnızca Ayhan Çarkın’ın ifadelerine dayandırılan iddinamedeki iddiaların çelişkili bulunarak çürütüldüğünü, diğer delillerin ise dikkate alınmadığını söyledi. Kanat mütalaaya karşı savunmasında şunları kaydetti:
“Bir insanın öldürdüğü yer ile bulunduğu yer her zaman aynı olmaz. Savcı bunu hesap etmiyor. Buradan yola çıkarak Ayhan Çarkın’ın iddialarını çürütüyor. Faik Candan öldürdükten sonra cesedin üzerinde işlem yapmışlar. Savcının bunu görmemesinin nedeni bu davaya objektif bakamaması. Mütalaa dosyadaki delilleri değerlendirmemiş. Bu davanın karar vericiler üzerinde verdiği tedirginlik açık.”
Dosyada 41 hâkim 13 savcı değişti
Avukat Kanat şöyle devam etti:
“Genel toplamda bu dosyada 41 hâkim, 13 savcı değişmiş. Biz bu davada hâkim bolluğunda fail yokluğu yaşamışız. Bu kadar heyetin değiştiği dosyada nasıl bir karar çıkacak? Ben kararınızın beraat olduğuna yüzde yüz eminim. Cezalandırmanın, karar vermenin sizler için zor olduğunu biliyoruz ama yargılama yapmak böyle bir iştir.”
“Madem çelişki var yeniden dinlensin”
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
Avukat Nuray Özdoğan da mütalaada sanıkların savunulduğunu belirterek, “Mütalaanın içeriği ne kadar sanıkların savunması gibi olsa da bunda kasıt aramıyoruz. Savcı dosyayı incelememiş. İstinaf bozmasının ardından delillerin tartışılması gerekiyor. Savcının delilleri incelememiş olması büyük hukuksal hatadır. Madem Ayhan Çarkın’ın ifadelerinde çelişki var ‘yeniden getirilsin ve dinlensin, çelişkiler giderilsin’ denilmesi gerekiyor” diye konuştu.
Ne Olmuştu?
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, istinaf itirazları üzerine dosyada beraat hükmünü bozdu ve dosyayı yerel mahkemeye geri gönderdi. Bozma gerekçesi olarak sanık Enver Ulu’nun sorgusunun yapılmaması, delillerin tartışılmaması, sanık Ayhan Çarkın’ın beyanlarının diğer deliller ve maddi olgular ile birlikte tartışılmaması, olayda ele geçirilen kovan ve mermilerin menşei, kullanımlarına ilişkin aidiyetleri, bunların ve diğer maddi olguların birbiri ile ilişkisi yer aldı.
İddianamede, Mehmet Ağar, İbrahim Şahin, Korkut Eken, Ayhan Çarkın, Ayhan Akça, Ziya Bandırmalıoğlu, Ercan Ersoy, Ahmet Demirel, Ayhan Özkan, Seyfettin Lap, Enver Ulu, Uğur Şahin, Alper Tekdemir, Yusuf Yüksel, Abbas Semih Sueri, Lokman Külünk, Mahmut Yıldırım, Nurettin Güven ve Muhsin Korman’ın ‘suç işlemek amacı kurulan silahlı örgüte üye olmak’ ve ‘adam öldürmeye iştirak etmek’ suçlarından cezalandırılması talep edilmişti. 1990’lı yıllarda 19 kişinin kaybedilmesi veya infaz edilmesine ilişkin, 20 Aralık 2013’te iddianame hazırlamıştı.
İddianameye göre sanıklar, Abdülmecit Baskın, Namık Erdoğan, Metin Vural, Recep Kuzucu, Behçet Cantürk, Savaş Buldan, Hacı Karay, Adnan Yıldırım, İsmail Karaalioğlu, Yusuf Ekinci, Ömer Lutfi Topal, Hikmet Babataş, Medet Serhat, Feyzi Aslan, Lazem Esmaeılı, Asker Smıtko, Tarık Ümit, Salih Aslan ve Faik Candan’ı öldürmekle suçlanmıştı.
Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilen dosyada bozma kararı sonrası ilk duruşma, 15 Ekim 2021’de görülmüştü.
