Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Erdoğan’dan AB hamlesi | Soli Özel: “Muhalefetin atması gereken bir adımı, muhalefet adına attı”

İsveç uzun zamandır NATO’ya katılma arzusunu dile getiriyor ama Türkiye ve Macaristan engeline takılıyordu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün NATO zirvesinden önce İsveç’in ittifaka katılması için onay verdi. Erdoğan ise beklenmedik bir şart gösterdi: Türkiye’nin Avrupa Birliği için önünün açılması. Peki İsveç’in NATO’ya katılması için hangi taraflar, hangi taahhütlerde bulundu? Türkiye için Avrupa Birliği’ne üye olabilmek gerçekçi bir hedef mi? Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Görevlisi Soli Özel, Medyascope’a değerlendirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan dün NATO zirvesine doğru yola çıkarken, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda beklenmedik bir çıkışa imza attı: “Önce gelin Türkiye’nin Avrupa Birliği’nde önünü açın, ondan sonra biz de Finlandiya ile ilgili nasıl onun önünü açtıysak, İsveç’in de önünü açalım.” Erdoğan bu sözlerini, ABD Başkanı Joe Biden’a da iletti.

Vilnius’ta NATO Genel Sekreteti Jens Stoltenberg ve İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya geldi. Erdoğan’ın AB şartı, burada da masadaydı. Stoltenberg görüşme için, “İsveç, Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecinin canlandırılmasını etkin şekilde destekleyecek. Bu desteğe AB ve Türkiye arasındaki Gümrük Birliği anlaşmasının modernizasyonu ve vize serbestisi de dahil.” dedi. İsveç Başbakanı Ulf Kristersson da, ülkesinin NATO’ya girine onay verilmesinden sonra Türkiye’nin “Türkiye ile Avrupa Birliği arasında daha yakın ilişkileri destekliyoruz. İsveç, Türkiye’nin Türkiye-AB arasında modern Gümrük Birliği ve vize serbestisini içeren AB üyelik sürecinin canlandırılmasını aktif olarak destekleyecek. Erdoğan ile el sıkıştığımız için memnunum.

Erdoğan, Stoltenberg, Kristersson

“Bugünkü siyasi gerçeklikler dahilinde mümkün değil”

Peki Türkiye’nin AB’ye üye olması ne kadar mümkün? Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Görevlisi Soli Özel, bugünün şartlarında bunun mümkün olmadığı kanaatinde: “Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girme umudunun, Türkiye’nin bugünkü siyasi gerçeklikleri dahilinde mümkün olduğunu söyleyemem. Ne oldu? Cumhurbaşkanı müthiş bir manevrayla Türkiye toplumuna Avrupa Birliği’ni hatırlattı. Vize tartışmalarının yaşandığı günlerde de bunun çoğu kişiye anlamlı geldiğini düşünüyorum.”

“Muhalefetin atması gereken bir adımı, muhalefet adına attı”

Soli Özel, Erdoğan’ın dış politikada attığı bu adımın iç politikada bir karşılığı olduğunu da düşüyor. Özel’e göre Erdoğan’ın bu adımı, muhalefeti de köşeye sıkıştırdı:“İkinci bir iş de yaptı Erdoğan ki bu da çok talihli bir siyasetçi olduğunu gösteriyor. Muhalefetin atması gereken bir adımı, muhalefet adına attı. Muhalif kitlenin önemsediği bir meseleyi gündeme getiriyor ve yerel seçimlerden önce bir ipucu veriyor.”

Soli Özel, Türkiye’nin bu adımla birlikte “Eski rotasına döndüğünü” söylüyor ve bu hamlelerin Rusya ve Vladimir Putin için de bir anlamı olacağını söylüyor. Özel’e göre yine de tüm bu açıklamaları, “Türkiye’nin AB’ye adaylık süreci tekrar başladı” diye yorumlamak yanlış olur.

Kemal Kılıçdaroğlu

Erdoğan’ın çıkışından sonra ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu’ndan da AB çıkışı geldi. Kılıçdaroğlu, “AB’nin demokratik standartlarını yerine getirmezseniz sizi AB’ye almazlar. Kendi ülkene demokrasiyi getiriyor musun? Demokrasinin, AB’nin yolu, Can Atalay, Osman Kavala, Merdan Yanardağ, Hakan Altınay, Mücella Yapıcı, bunlardan geçiyor. Bunları serbest bırakacak mısın? Yine AB’nin yolu Demirtaş’tan, Emine Şenyaşar’dan geçiyor. Bunları yapacağına söz verdin mi? AB’nin yolu Diyarbakır’da tutuklu gazetecilerden, Cumartesi Anneleri’nden geçiyor.” dedi.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.