Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

İsrail’in Ankara Büyükelçisi Medyascope’a konuştu: “IŞİD tarzı çılgınca bir saldırı, hazırlanılacak bir senaryo değil”

İsrail-Hamas savaşında beşinci gündeyiz. İsrail’in kara harekâtı için geri sayım devam ediyor. İki tarafta da hayatlarını kaybedenlerin sayısı 2 bini geçti. İsrail tarafı, “Gazze’yi yıkma” tehditleri savuruyor, Filistinliler ise İsrail’in bugüne dek yaptıklarını “soykırım” olarak niteliyor. İsrail’in Ankara Büyükelçisi Irit Lillian ile savaşın başından bugüne kadar olanları ve İsrail’in bundan sonraki adımları hakkında konuştuk.

Hamas’ın İsrail’e saldırmasıyla başlayan savaş beşinci gününe girdi. İki tarafta da hayatlarını kaybedenlerin sayısı bugün itibarıyla (11 Ekim) 2 bini geçti. İsrailli yetkililer, Hamas saldırılarında ölenlerin sayısının bin 200’ü geçtiğini doğruladı. Gazze sağlık yetkilileri de, Gazze’de can kaybının 900’ü geçtiğini söyledi. İsrail’in Ankara Büyükelçisi Irit Lillian ile savaşın başından bugüne kadar yaşananları ve İsrail’in izleyeceği politikaları konuştuk

  • İsrail devleti bugüne kadar güvenliğe verdiği önem ve sahip olduğu savunma sistemleriyle kendisinden söz ettirmiş bir ülkeydi ancak son yaşanan saldırıyla “savunmasız” ve “hazırlıksız” bir İsrail görüntüsü verdi. Bu güvenlik açığının sebeplerini açıklayabilir misiniz?

Irit Lillian: Saldırı günü, İsrail için en kutsal günlerinden biri olan Simha Tora günüydü. Bu kutsal günde terörist bir örgüt olan Hamas, şiddetli ve sürpriz bir saldırıda bulundu. Bu bizim için bir güvenlik zafiyeti ve askerî hazırlıksızlıktan çok, ahlâk ve egemen devletler arasındaki karşılıklı güvene dayalı bir sorun.

Yüzlerce Hamas militanı, barışçıl bir doğa partisinde bulunan binlerce gence saldırmış, anne ve babalarının gözü önünde çocuklarını, beşikteki bebeklerini öldürmüştür. Bu saldırıya dünyanın hiçbir ülkesi hazırlıklı değildir. Uluslararası kuralların dışında ahlaki değerlere göre hareket eden bir demokratik toplum için, IŞİD tarzı çılgınca bir saldırı ihtimali, hazırlanılacak bir senaryo değil. İsrail gibi, Türkiye gibi ülkeler savaşa tabii ki hazırlanır ve terörle mücadelesini yapar ancak Ortaçağ normlarına ve direniş biçimlerine karşı hazırlıklı olmamız söz konusu değildi.

  • MOSSAD’ın Hamas’ın saldırı hazırlıklarından habersiz olması mümkün mü?

Irit Lillian: Demokratik bir ülke olan İsrail’de saldırı öncesi istihbarat bilgilerinin toplanması ile ilgili hata olup olmadığı incelenecektir. Böyle bir inceleme savaş sırasında yapılamaz. Gelecekte barış ve sükûnet yeniden sağlandığında gerekli incelemeler ve soruşturmalar yapılacaktır.

  • Hamas’ın esir aldığı ve öldürdüğü kişi sayısı için net bir rakam verebilir misiniz?

Irit Lillian: Ne yazık ki, saldırının nasıl gerçekleştiğine dair net bir tabloya sahip değiliz. 900’den fazla ölü, 3 bine yakın yaralı ve 100’den fazla kişinin kayıp olduğunu biliyoruz. Esirlerin birçoğunun Hamas ve Gazze’deki “İslami Cihad” tarafından tutulduğuna inanıyoruz. Ancak bu esirlerin akıbeti ile ilgili bilgimiz yok. Esirlerin geleceği tamamen Hamas ve İslami Cihad’ın elinde. Ancak şunu ifade etmek isterim ki, esirler arasında Türk vatandaşı olmamakla birlikte birçok milletten insan var.

  • İsrail, Gazze ve Filistin’i nasıl bir süreç bekliyor?

Irit Lillian: Şu anda resmi olarak savaş halindeyiz. Ancak bu savaş, diğerleri gibi değil. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bunu net bir şekilde söyledi. İsrail, Hamas’ın ve diğer terör örgütlerinin Gazze’deki askeri kapasitelerini yok etmek için gerekli önlemleri fazlasıyla alacaktır. İsrail, gerilimi artırma peşinde değil. İsrail, ne Batı Şeria’da ne de Lübnan sınırında başka cepheler açılmasını istemiyor ancak vatandaşlarını da savunma hakkı var. Bu nedenle Hamas’a ve Gazze’deki İslami Cihad’a güçlü bir darbe indirilmesi an meselesidir.

  • İran kabul etmese de İsrailli yetkililer saldırıda İran’ın payının olduğu iddiasında, neden?

Irit Lillian: İran, bu olayların gelişmesinde çok önemli rol oynamakta; İsrail’in yıkılmasını isteyen ideolojisi, faillerin ilham kaynağını oluşturuyor. İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, saldırının ardından X’ten tebrik mesajı yayımlayarak İsrail’in sona yaklaştığını söyledi. Dahası İran, Hizbullah, İslami Cihad ve Hamas’ı 10 milyonlarca dolarlık doğrudan mali destek, eğitim, mühimmat, teknoloji ve bilgi birikimiyle besliyor. Bazılarının iddia ettiği gibi, İran’ın terör saldırısına doğrudan dahil olduğuna yönelik direkt bir kanıt olmasa da, İran’ın bunu yönettiğini ve saldırının olacağını bildiğine kesin olarak inanıyoruz.

  • Bir kara harekâtının eli kulağında…

Irit Lillian: İsrail açısından tüm seçenekler masada. Ancak biliyoruz ki bu kez, Hamas ve onun Gazze’deki bağlantılarına vurulacak darbe çok sert olacak. Gazze sakinleri için çok acı verici bir dönem olabilir, masumlar da zarar görebilir ancak İsrail olaya karışmayan vatandaşlara zarar vermekten kaçınmak için elinden geldiğince çaba harcayacak. Ancak Hamas’ın sadece İsrail vatandaşlarını değil, 10 yılı aşkın bir süredir masum Filistin halkını da rehin tuttuğunu da unutmamak gerekiyor.

  • Batı Şeria ile ilgili olarak herhangi bir plan söz konusu olabilir mi?

Irit Lillian: Belirttiğim gibi İsrail’in başka bir cephe açma niyeti yok, Filistinlileri cezalandırmak gibi bir niyeti de söz konusu değil. Ancak şunu belirtmek isterim ki; Batı Şeria’da yaşayan Filistinlilerin kendi hayatlarını iyileştirmeye odaklanması ve teröristlerle ilişki kurmaması herkes için daha iyi bir gelecek inşa etmede yardımcı olacaktır.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.