Söz Sizde serisinin 10 Kasım’da yayınladığımız bölümünde Atatürk’ün sizin için ne ifade ettiğini sorduk. Bize yazdığınız ve düşüncelerinizi bizimle paylaştığınız için çok teşekkür ederiz. Şimdi sıra geldi, bize yazdıklarınızı yayınlamaya. Atatürk sizin için ne ifade ediyor? İşte Medyascope okurlarının düşünceleri…
(Sevgi Köksal, 65, Ankara)
Ankara’dan yazan Sevgi Köksal’ı okuyalım:
Atatürk, laik ve demokratik bir hukuk devleti özleminin simgesi haline geldi bugün. Eşit, çoğulcu, bilimsel, akılcı, uygar bir toplum isteyenler için bir ortak simge. Geçmişe özlem değil, geleceğe dair bir talep.
(Cem Yıldız, 43, Berlin)
Berlin’den yazan Cem Yıldız, “farklı bir hikayeye” ihtiyaç olduğu görüşünde:
“19. yüzyılda doğmuş, 20. yüzyılın ilk yarısında etkin olmuş, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu tarihi bir kişiliktir. 2023 yılında hem destekçileri hem de karşıtları Türkiye’nin önünü tıkıyor. Türkiye’nin yeni bir hikayeye ihtiyacı var.”
(Anonim, 16, İstanbul)
Adını vermek istemeyen genç bir okuyucumuz için Atatürk bakın ne demek:
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
“Hayallerini hayata geçirmeyi bilen ve gerçekçi düşünen, zor zamanda kendi bildiği doğru kararlarının arkasında duran ve empati yeteneği yüksek bir komutan.”
(Anonim, 44, İstanbul)
İstanbul’da yazan adını vermek istemeyen bir okuyucumuz hem eleştiri yapmış hem de karşılaştırma:
“Mustafa Kemal öncelikle Zübeyde Hanım’ın oğlu, Osmanlı vatandaşı ve askeri… Ömrü 14 yıl boyunca kesintisiz savaş cephesinde geçmiş, zeki bir komutan. Bugün Erdoğan nasıl iktidarı ele geçirdiyse Mustafa Kemal 15 Mart 1915’ten ölümüne kadar iktidarını perçinleştirdi. Doğu tipi başkanlık sistemi kurdu. Kurduğu sistem işlerlik kazanamadı ve bugünlere kadar devam etti.”
(Melike Fındıkoğlu, 59, İstanbul)
“Her sene 10 Kasım’da onu anıyoruz. Bilmiyorum neden bu sene o bir dakikada onunla konuştuğumu… Çok daha önemli, anlamlı geldi. Belki çizgisinden çok ayrı düştüğümüz için olabilir mi? Belki de bir varlık savaşı içinde olduğumuzdandır? Belki de artık bu dönüşüm, bu vasatlık, kutuplaşma için? Ya da önceki her kazanımın elden kayması acı verdiği için? Belki ne yurtta ne bölgede ne de cihanda barış olduğu için… Bir cumhuriyet kadını olarak elimden gelenin en iyisini yapabilme özgürlüğüm olduğu için belki de?
Minnet, şükran, zeka ve cesaretine hayranlık, biraz da tanıyamadığım için hayıflanma, ama yine de gurur.
Ve her zaman lider ama bir insan; çokça yalnız kalmış bir insan. O dehası ve cesaretiyle bu yolu açmasaydı bugün Osmanlıyı özleyenler konuşma şansı bile bulamazdı. Bunu bile görmeyen insanların Atatürk Türkiye’sine ve Atatürk’e hakaret etmesi ne acı!”
(Ulvi Uğur, 56, Frankfurt)
Frankfurt’tan yazan Ulvi Uğur önce “Atatürk ne değildir” konusuna değinmiş:
“Söz için teşekkürler! Öncelikle Atatürk ne değildir; put değildir, mükemmel değildir, tartışılmaz değildir, diktatör değildir, takım değildir ki tutmaya gerek yoktur.
Atatürk bizim için özgür düşünceyi, bireye ve özellikle kadına saygıyı, eşit vatandaşlığı, akılla elde edilen gücü, ileriye bakarak oluşturulan stratejiyi, araştırma ve teknolojiyi, hiç kimse seni desteklemese de doğru bildiğin yolda ilerlemeyi temsil eder.
Atatürk insanın severek ve nefret ederek değil, fikirlerini anlayarak bağlantı kurduğu ve değerlendirdiği bir düşünürdür.
Tabii ki askeri bir dehadır ve kendini şekillendiren de ordudur ama savaşın son çare olduğunu bize mesaj veren bir devlet adamıdır.
Kendini mutlak bir fikir veya güç olarak tanımlamayan, ileriyi görmek için çıktığımız bir tepedir. Türk ulusunun uygar bireyleri kendisine ve silah arkadaşlarına bu vatanı kendilerine ve çocuklarımıza borçludurlar ve onların ötesine geçmedikçe bu borç devam edecektir.”
Söz Sizde serimizi buradan takip edebilirsiniz.
