2020’de kurulan ve 2024 Haziran’ında kapatılan G League Ignite basketbol takımı 4 sene içerisinde birçok yıldız adayını NBA’e gönderdi. Ancak bu yıldız adaylarının şu anki saha içi ve saha dışı sıkıntıları sebebiyle takım daha çok tartışılır hale geldi. Bu kadar kısa sürede birçok durumun yaşanmasında başrol oynayan Ignite takımını ve bünyesinden çıkan oyuncuların yaşadığı sorunları Medyascope Spor’dan Mustafa Tokgöz yazdı.
G-League Ignite
Geçtiğimiz günlerde Houston Rockets maçlarına odaklandım. Alperen ne durumda, Jalen Green oldu mu, diğer oyuncular ne alemde gibi sorulara cevap alabilmek için oturup Rockets maçları izledim. Jalen Green’in ligde beşinci sezonuna giriyor olmasına rağmen hala amatörce yaptığı hatalar ve oyun zekasındaki eksiklikler öylesine öne çıkıyordu ki bu çocuk süper yıldız olamayacak galiba diye iç geçirmeme sebebiyet verdi. Ardından Golden State Warriors’ın 2021 draft’ında seçtiği Jonathan Kuminga’yla ilgili bir sürü haberin çıkması ve oyuncunun köklü yapıda geldiği günden bu yana sorun haline gelmesini okudum. Bu iki oyuncu da G League Ignite takımında bir sezon oynayıp draft’lara girmişlerdi.
G League Ignite takımı kurulduğunda liseden gelen yıldız adaylarına iyi bir maaşla takımlarında oynama fırsatı veren teklifler yaparak adını duyurmuştu. Kolej sporcularının isim ve imaj haklarından para kazanmadıkları için ve sadece okulun verdiği sporcu bursu dışında bir gelir kaynağı olmasını yasaklayan kanunlar gereği potansiyelli oyuncular için önemli bir fırsat sunuyorlardı. Ligden düşmüş oyuncularla beraber potansiyel oyuncuları harmanladıkları kadrolarıyla G League’de boy göstermeye başladılar. Ancak takımın başarıdan ve oyuncu geliştirmeden ziyade düzgün bir yapısı yoktu. 2020 – 21 sezonunda Covid-19 pandemisi sebebiyle kısa geçen sezonda 8 galibiyet ve 7 yenilgiyle son sıradan çeyrek finallere çıkan takım Raptors 905’a kaybederek elendi. Sonraki sezonlarda daha da düşüşe geçen takım son sezonunda 2 galibiyet ve 32 mağlubiyet alarak korkunç bir istatistiğe ulaşarak sezonu tamamladı ve kısa bir süre sonra da takım kapatıldı.
NBA’de yer alan yolu G-League Ignite’tan geçen basketbolcular
Bu dört senede tablodaki itibariyle Ignite takımı oyuncuları draft edildi. Fakat bu listedeki birçok oyuncu için NBA’de işler pek istedikleri gibi gitmiyor. Bunun en büyük sebebi de yine Ignite takımın yapısı ve potansiyelleri oyunculara karşı olan bakış açısıydı. Bu listedeki birçok oyuncu Ignite takımında oyun zekasına çok fazla bir şey katmadan, oyunundaki eksiklerin üzerine gitmeden, var olan yeteneklerini son noktaya kadar zorlayarak oynayan bir yapıdan profesyonelliğe adım attılar. Yüksek özgüvenle ve ben yıldızım diyerek geldikleri bu takımda “en iyi hareketleri” videolarına konu olarak kadar performans vererek sezonu tamamlamak bir normale dönüşmüştü. Hatta 2024 draft’ında beşinci sıradan Detroit Pistons’ın seçtiği Ron Holland, müthiş fiziği ve üst düzey atletizmi haricinde oyun zekası büyük sorunlu olmasına rağmen Ignite takımında esas top yönlendirici gibi oynuyordu. Bu da Ignite takımın ne denli profesyonellikten uzak bir yapı olduğunu kanıtı gibi karşımıza çıkıyor.
Jalen Green
NBA’deki beşinci sezonuna giren Jalen Green, halen kendini net bir şekilde bulmuş ve konumandırmış bir oyuncu değil. Yeteneklerine ve süper yıldız tavanına diyecek söz yok ancak ilk geldiği zamanlardaki gibi çok basit oyun okuma hataları yapan bir oyuncunun en kritik maçlarda bunları yapması takımın kümülatif emeğini heba edecektir. Ayrıca yüksek denemeye rağmen yüzde 33’ü geçmeyen dış şut isabeti, basit top kayıpları, savunma devamlılığı ve kendine skor üreten hali başka soru işaretleri barındıran durumlar. Bu da önceki satırlarda bahsettiğim Ignite takımı içerisinde şekillenen sorunlardan dolayı olduğunu kanıtlayan emarelerdir.
2021 Draft’ında yedinci sıradan Golden State Warriors tarafından seçilen Jonathan Kuminga, geldiği günden bu yana takımla olan kimyası bir türlü uyuşmadı. Yüksek özgüvenli ve yıldız potansiyelli oyuncunun Stephen Curry, Draymond Green ve koç Steve Kerr gibi ligin en büyük figürleri arasında bulunduktan sonra daha da sivrilip yıldız olma yoluna gireceğini hayal ettiriyordu. Ancak hayaller yerine gerçekler karşımıza çıktı. Kuminga ile Warriors arasında uyum hiçbir zaman olmadı. Bir düzene sahip olan Warriors içerisinde kendini daha fazla ön plana çıkaracak oyunu oynamak isteyen Kuminga, hep bir sorun haline geldi. Bu yaşananları bir şekilde medyaya aktarmaktan çekinmeyen Kuminga, Warriors için epey sorun haline gelmeye başladı. Saha içerisinde de var olan yeteneklerini kendine üreten bir şekilde oynamaya çalışması hali hazırda işleyen Warriors yapısına epey problem yaratan bir durum. Ancak böylesine potansiyelli bir oyuncudan da kolay kolay vazgeçmek istemeyen Warriors basketbol operasyonları için durum işin içinden çıkılmaz bir hale evriliyor.
Scoot Henderson
Scoot Henderson ise 2023 Draft’ında Portland Trail Blazers tarafından üçüncü sıradan seçildi. Modern bir atletik gard olarak projeksiyon edilen ve Derrick Rose – Russell Westbrook klonu olarak görülen Henderson için NBA kariyeri çok da istediği gibi gitmiyor. Geçtiğimiz sezon sakatlıklarla boğuşan Henderson, bu sezon bençten gelerek takımına katkı veriyor. Her ne kadar kendisi az maça çıkmış olsa da şu ana kadar verdiği görüntü pek iç açıcı değil. Oyun okuma, topu elinden çıkarma hızı, maç içerisindeki aksiyon alma gibi konularda sorunları olan Henderson’ın üstüne karman çorman bir Trail Blazers takımında nasıl gelişeceği büyük merak konusu. Ancak Henderson’ın da Ignite takımından kalma saha içindeki alışkanlıkları zaman zaman ortaya çıkıyor ve kendisi için sürekli negatif yazıyor.
2024 Draft’ında Detroit Pistons tarafından altıncı sıradan seçilen Ron Holland bir başka Ignite oyuncusuydu. Takımın esas topa hükmeden oyuncusu olarak karşımıza çıkan Holland, iki galibiyet ve otuz iki mağlubiyet almış Ignite takımın özeti gibiydi. Müthiş atletizm ve muazzam fiziğine rağmen oyunun her iki alanında büyük soru işaretleri barındıran eksiklere sahip olan Holland için gelişim açısından çok yoğun ve zorlu bir yol var. Çok genç ve dağınık bir kadroya sahip olan Pistons içerisinde de bunu yapabilmesi kolay gözükmüyor. Keza on birinci sıradan Chicago Bulls tarafından seçilen Matas Buzelis’in de bazı temel oyun sorunları olduğu gibi geliştirmesi gereken korkunç bir fiziği var. Bunun yanında Buzelis’in fazla özgüvenli hali Ignite takımından beri başına bela açabilecek potansiyelde olduğunu gösterdi. Bu aşırı özgüvenini NBA gibi profesyonel basketbolun en üst noktasına yapmaya kalktığı an kendisi için büyük özgüven kırılımlarına yol açan enstantaneler izlememiz mümkündür.
Spor medya şirketi Overtime’ın kurduğu Overtime Elite ligi bir başka tartışma konusu oldu. 2023 Draft’ında seçilen potansiyelli yetenekler Amen ve Ausar Thompson kardeşler NBA’e gelmeden önce bu ligde oynamışlardı. 16-20 yaş arası çok genç oyuncuların olduğu ve senelik minimum yüz bin dolar kazandıkları bu ligde Thompson kardeşler müthiş işler yapmışlardı. Ancak çok düşük rekabet gücü ve lise turnuvasından hallice haliyle oyuncu gelişimi konusunda bir mahareti olmayan ligden gelen Thompson kardeşler ilk sezonlarında NBA’de epey zorlandılar. 2023 Draft’ında Houston Rockets tarafından dördüncü sıradan seçilen Amen Thompson, normalde oyun kurucu pozisyonunda oynamasına rağmen kanat rolüne evriltildi. Özellikle dış şut ve orta mesafe oyunlarında neredeyse hiçbir şey yapamayan Amen’in bu role evriltilmesinde tabii ki Overtime Elite gibi rekabet gücü çok düşük ve gelişimden uzak bir ligden gelmesi önemli rol oynadı. Atletizm, patlayıcılık ve müthiş fiziğe sahip özelliklerinin üstüne ekleyememesi onu potansiyel tavanına yaklaştıramayabilir.
Keza ikizi Ausar Thompson da aynı draftta Detroit Pistons tarafından beşinci sıradan seçildi. Dağınık Pistons yapısı içerisinde kendini bulmaya çalışırken sakatlanıp sezonu mart ayında kapatan Ausar, ikizle benzer özelliklere sahip ve benzer eksiklere sahip. Kanat rolü için ideal fizik ve atletizme sahip olmasına, bağlantı pasörlüğü, potaya gidebilme ve odaklı bir savunmacı olmasına rağmen dış ve orta mesafe şutlarının sorunlu olması kendisi hakkında soru işaretlerinin devam etmesine neden olacak.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
NCAA Basketbolunun her türlü negatif yanını konuşup tartışabiliriz. Ancak profesyonellik yolundaki genç oyunculara takım oyuncusu olma, bir yapı içerisinde oynamaya, takım arkadaşlığı, kolej ortamı imkanlarını sunarak NBA ve diğer porfesyonel liglere hazırlamasıyla fark yaratan bir yapı. Yukarıdaki satırlarda bahsettiğimiz oyuncuların aksine kolej takımlarından gelen oyuncuların takımlarına daha kolay adapte oluyorlar ve kendilerini geliştirme konusunda daha istekli oluyorlar. Duke, Kentucky, UConn, Villanova gibi köklü kolejler oyuncuları profesyonelliğe hazırlarken bunu doğru metotlarla takım oyunu temelinden hareket ederken son yıllarda ortaya çıkan Ignite gibi Overtime gibi yapılar ise isim duyurmak adına genç oyunculara sadece para sunmaktan öteye gidemediler. Bu durumun sonucu olarak da saha içi ve saha dışı sorunlarla ortaya çıkan potansiyelli genç oyuncuların sayıca artmasına neden oluyor.
Yazan: Mustafa Tokgöz
Editör: Yahya Kemal Doğan