Yenidoğan Çetesi davasının yedinci oturumu sonlandı – canlı oku

Yenidoğan Çetesi davasının yedinci gün sona erdi. Bugün tutuksuz yargılanan sanıkların savunmaları alındı. Savunmalar yarın 09:30’da devam edecek. Bugün saat 10:00’da başlayan oturumda ilk olarak Çorlu Reyap Hastanesi yenidoğan yoğun bakım ünitesinde hemşire sanık Ecem Koç hakim karşısına çıkarak, savunma yaptı. Koç’un ardından çocuk dokoru Mehmet Salih Kara, Avcılar Hospital’de, yenidoğan yoğun bakım hemşiresi Serenay Şenkalaycı, Avcılar Hospital başhekimi Fetin Rüştü Yıldız, Bağcılar Medilife Hastanesi başhekimi Cafer Akdur, Bağcılar Medilife yenidoğan yoğun bakım hemşiresi Tuğba Baş Özkaynak ve Medilife Hastanesi sekreteri Sümeyye Özdemir savunma yaptı.

Medyascope muhabiri Gülseven Özkan, Yenidoğan Çetesi davasının yedinci günündeki duruşmayı Bakırköy Adliyesi’nde izledi. Medyascope editörü Berna sizlere gelişmeleri canlı blog üzerinden anbean aktardım.

Yenidoğan Çetesi davasında yedinci gün sona erdi
Yenidoğan Çetesi davasında yedinci gün sona erdi

17:45 – İlk duruşmanın yedinci oturumu tamamlandı. Duruşmaya yarın 09:30’da devam edilecek.


17:44 – Sanık avukatı müvekkilinin yasal olmayan herhangi bir işlem yapmadığını belirterek suçsuz olduğunu savundu, beraatını talep etti.


17:42 – Sanık Özdemir, başkanın sorularını yanıtlıyor.

Sümeyye Özdemir: Ceren Hatice Kırım, İlker Gören ve Fırat Sarı’yı tanıyordum. Bebekle ilgili süreçte devreye giremiyordum. Tıbbı sekreterdim, hastaların taburcuları bilgileri düzenlemek, doktorun istediği testleri sisteme girmek, doktorun talimatıyla doktorun yanında oturarak epikrizi sisteme giriyordum.


17:33Sümeyye Özdemir: Tarafıma atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Epikriz yazımı bilgim ve yetkim yok. İlaç düşme yetkim yok.


17:22 – Duruşma devam ediyor. Medilife Hastanesi sekreteri Sümeyye Özdemir hakim karşısında.


17:04 – Duruşmaya 15 dakika ara verildi.


17:00 – Tuğba Baş Özkaynak’ın avukatı suçlamaları kabul etmedi, beraat istedi.


16:46 – Savcı: Çağla’nın evraklar üzerinde değişim yapması istediğini söyledin, üst birimlere gittiniz mi?

Tuğba Baş Özkaynak: Gitmedim, doğru bir şey değil, ters bir durum.

Savcı: Bu durumun suç olduğunu bilmiyor muydun?

Avukat araya girip yönlendirmeli soru olduğu gerekçesiyle itiraz etti. Savcı avukatın sanığın avukatı olmadığını dile getirdi ve tekrar sordu.

Savcı: Bunu neden hastane yönetime bildirme ihtiyacı duymadın?

Tuğba Baş Özkaynak: Bu isteği istekte kalıyordu, dosya değişikliği yapmıyordum. Sağlık sektöründe iş bulmak kolay değil.

Savcı: Çağla’dan para aldığını söyledin, bir yandan da tehdit aldığını söylüyorsun?

Tuğba Baş Özkaynak: Ben tehdit ifadesini kullanmadım. Dört ayda dört kere alınmış para, Ben Çağla’nın hastaneden aldığını biliyorum. Ben hastaneden geldiğini düşünüyordum. (Çağla’dan gelen para için)


16:25 – Başkan Çağla Durmuş ile “bebeğin entübe gösterilmesi” içerikli tapeyi okuyup sordu.

Tuğba Baş Özkaynak: Ben bebeğe ne gerekiyorsa onu yapmışımdır.


16:22 – Tuğba Baş Özkaynak, mahkeme başkanın sorularına yanıt veriyor:

Tuğba Baş Özkaynak: Fırat Sarı’yı isim olarak tanıyorum. Bir kere görmüşümdür. İşletme nedir, nasıl çalışır bilmiyorum ama duyumlarıma göre hastanenin bir bölümü alınıyor. Ben maaşımı hastaneden alıyorum. Hemşire olarak yapmam gereken şeyleri yapıyordum. Doğru olmayan bir şeyi yapmıyordum. Çalıştığım sürede hiç gece çocuk doktorunun geldiğini görmedim.


16:09 – Tuğba Baş Özkaynak hakim karşısında. Baş Özkaynak, Bağcılar Medilife yenidoğan yoğun bakım hemşiresi. Hakkında, “112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastaların basamaklarında oynamaya yapıp ve gerçeğe aykırı epikriz yazma ve usulsüz şekilde ilaçları SGK’ya fatura ettirerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği” iddia ediliyor.

Tuğba Baş Özkaynak: Üzerine atılan suçlamaları kabul etmiyorum, örgüt varsa üye değilim, kabul etmiyorum.
Uzun süre hemşirelik tecrübem olmadı.


16:08Sanık avukatı: Karakoç bebekle ilgili Adli Tıp Raporu iddianame yazılmadan üç ay önce dosyaya girmiş. Nasıl oluyor da bu rapora itibar edilmeden dosyaya dayanak olan iddianame yazılmış oluyor. Savcı, adli tıp raporunu yok sayıyor, uzman raporunu dayanak alıyor. Bu iddianamenin gerçeği yansıtmadığını düşünüyorum. Örgüt olduğunu düşünmüyorum, bu yönde suçlamayı kabul etmiyoruz.


15:56 – Savcı bebek ölümlerini sordu.

Cafer Akdur: Bebeğin hastaneden çıkarılması için ölüm belgelerini getiriyorlardı, ben imzalıyordum.

Savcı: Bunu sorgulamıyor muydunuz?

Cafer Akdur: Hayır.

Başkan: Sizi sembolik olarak mı atadılar?

Cafer Akdur: Evet, sembolik olarak.


15:54 – Başkan, denetime yönelik sorularına sanığın “bilmiyorum” yanıtı vermesi üzerine tepki gösterdi.

Başkan: Ne sorsak “Bilmiyoruz” diyorsunuz. Ben mahkeme başkanıyım; mahkeme ile ilgili bir şey sorsalar ve “Bilmiyorum” desem, bana “Niye burada başkan var?” diyeceklerdi. Benim daha çok bilgim var. Koskoca başhekim, başhekimi burada boşu boşuna oturtmuyorlar.

Cafer Akdur: Önce kabul etmedim, idare et dediler, ben de idare ettim. Bilgim olsa zaten burada açıklayacağım.


15:44 – Cafer Akdur: Hakkımda hiçbir tape yok, hesaplarımda bir bir oynama yok. Bebek yoğun bakımla ilgim yok.

Başkan: “Fırat Sarı’nın işletmesi hastanenizde var mıydı?

Cafer Akdur: Ne ismini işittim, bebek yoğun bakımını aldığını bilmiyorum .

Başkan: Sizden önce başhekim kim vardı? Sizden önce sözleşme imzalanmış mı?

Cafer Akdur: Semiha Yavuz’du. Sözleşme meselesini bilmiyorum.

Başkan: İddianamede üç bebekten sorumlu tutuluyorsunuz.

Cafer Akdur: Yenidoğan yoğun bakıma bakmadığım için hiçbir zaman ilgilenmedim. Çağrılmadım.


15:33 – Cafer Akdur hakim karşısında. Akdur, Bağcılar Medilife Hastanesi başhekimi. Hakkında “Bağcılar Medilife Hastanesi yöneticilerin sorumlu olduğu ve ihmalen ölüme neden olduğunun tespit edildiği bu kapsamda sözleşmeden kaynaklı sorumluluğunu yerine getirmeyip Öykü Helvacı, Havanur Karakoç ve Ayaz Karaduman bebeğin ölümüne sebep olarak ihmalen adam öldürme suçunu işlediği anlaşıldığı, şüphelinin başhekimi olduğu hastanenin yenidoğan yoğun bakım servisinde usulsüz epikriz yazımı, 112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastalarında basamaklarında oynamaya yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde ilaçları SGK’ya fatura ettirerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği” iddia ediliyor.


15:23Sanık avukatı: Pasif ötanazi denilen kavram ortaya atılıyor. Bu vahim durumun diğer boyutu, araştırma hakkında hiçbir belgenin doğru şekilde aktarılmamış olmasıdır. Neden Ali Tıp Raporu alınmadı? Neden üniversitelerden rapor alınmadı? Bunlar alınmadıysa tıp otoriteleri neredeyse oraya gidilir. Hasan Basri Gök etkin pişmanlıktan faydalanmak istediği için yoruma dayalı, bilgi belgeye dayanmayan beyanları gerçek dışı beyanlardır. Dosyanın çok eksiği var. Müvekkilimin örgütle ilişkisi olmadığı açıktır.


15:02Fetin Rüştü Yıldız: Hastanemize 2023 verilerine göre 438 bebek yoğun bakıma yatmış. 232’si hastane dışından gelmiş, 44’ü hariç 112 ile hastanemize getirilmiş ya da 112 protokolü ile getirilmiş.

Savcı: “Danışmanlık sözleşmesi yaptık, ciro üzerinden kâr veriyoruz” dediniz. Hasta sayısına katkısı yoksa neden ciro üzerinden anlaşma yaptınız?

Fetin Rüştü Yıldız: Hastanemiz bölgede 25 yıldır çok güvenilir bir hastanedir. 24 saat çocuk doktoru bulunmaktadır. Beklentimiz hasta sayının artması yönünde.

Savcı: “Sen zarar edersen adam sana hizmet verdi, para olarak karşılığını alamayacak mı?” (Savcı farklı sorularla yanıt almaya çalışıyor)

Fetin Rüştü Yıldız: (Sessizlik ardından) Cironun yürütülmesi ile ilgili bir iki ay devam eder, sürdürülebilir bir durum değil.

Savcı: Sözleşmede böyle bir hüküm yoktu öyle mi?

Fetin Rüştü Yıldız: Sözleşmede böyle bir hüküm yok.

Savcı: Hemşire “Kamera kaydı var ama çalışmıyordu” dedi. Neden çalışmıyordu?

Fetin Rüştü Yıldız: Yoğun bakım ünitesi içerisinde kamera yok.

Avukat: Yoğun bakımda kameralar kullanımı zorunlu mu?

Fetin Rüştü Yıldız: Yoğun bakımlarda kamera bulunma zorunluluğu yok.


15:01 – Sanık, savcının sorularını yanıtlıyor.

Fetin Rüştü Yıldız: Fırat Sarı ile anlaşma imzaladım, görüşmeyi onunla yaptım. Anlaşma personel, maaşlarla ilgili değil, yenidoğan hizmetinin daha kaliteli olması anlamında danışmanlık anlaşmasıdır. Maaşları hastane olarak tamamını biz ödüyoruz.


14:44 – Başkan İlker Gönen ile yapılan tapeleri okudu. “Arşivden dosya almakla ne kastediliyor?” dedi.

Fetin Rüştü Yıldız: Arşive inen dosyaları kastediyor. Zaman zaman eklenmeyen tetkikler olmaktadır, usulsüzlük anlamında değil.


14:41Fetin Rüştü Yıldız: Ciro artışları ile ilgili Fırat Sarı ile görüşmem olmadı. Hastane ilgili ciro baskısı ile ilgili bir şey hatırlamıyorum. Hasta sayıları azaldığı zaman herhangi bir sorun mu var amaçlı bu tarz konuşmalar geçer. Fırat Sarı bana geldi, “daha kalite olması açısından size hizmet sunabiliriz” dedi. Daha kaliteli hizmet vermesi anlamında fayda sağlayacağını düşündüm. Sabit bir rakam yoktu, ciro üzerinden belli oran üzerinden, yüzde 35.


14:19Fetin Rüştü Yıldız: Yenidoğan ünitesinin işletilmesinin devredilmesi ve kiralanması durumu söz konusu değildir. Üçüncü kişilere kiralanmak ve onlara bırakılması doğru değildir.

Kamu hastanelerde bunu daha ilerisi olan hizmet alımı yapılmaktadır. Şu an birçok hastanede devam eden bir durumdur.

Hastanede birçok bölüm bulunuyor. Başhekim olarak hangi tedavinin yapıldığını, hangi ilacın verildiği, epikrize ne yazıldığını takip etmem mümkün değil.


14:15Fetin Rüştü Yıldız: Benim başhekim olarak herkesin tek tek ne yaptığını kontrol etmeye imkanım olmadığını belirtmek isterim. 1997’de Gülhane Aski Tıp Akademisi’nde derece ile mezun oldum. İstanbul Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başhekim olarak çalıştım. İstanbul İl Sağlık Müdür Yardımcılığı ve Kamu Hastaneleri Kurumu Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundum.


13:59 – Sanık başhekim Fetin Rüştü Yıldız hakim karşısında. Yıldız, Avcılar Hospital başhekimi. Hakkında “112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastalar basamaklarında oynamaya yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde ilaçları SGK’ya fatura ettirerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği, şüphelinin sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirmeyerek Kerem Muhammed Tokluoğlu bebeğin ölümünde sorumlu olduğu ve ihmali davranışla kasten öldürme suçunu işlediği” iddia ediliyor.


13:49 – Verilen ara sona erdi, duruşma başladı


12:57 – Duruşmaya ara verildi.


12:56 – Savunma ardından bir avukat epikriz başta olmak üzere bazı terimlerin sanıklar tarafından farklı tanımlandığını söyledi. Bu nedenle uzman görüşü ile epikriz, mavi kod gibi terimlerim açıklanarak tanımlanmasını ve okutulmasını talep etti.


12:55Sanık avukatı: Suçlamaları kesinlikle kabul etmiyoruz, tapeler, konuşma kayıtları üzerinden giden bir davadayız. Uzun süre fazla mesailer yapmış, bebek bakımı yapan bir hemşire. Ödemeler konusundaki suçlamaları kabul etmiyoruz, ödemelerin örgütten geldiği suça katılmıyoruz.

Epikriz raporları dosya gibidir, konuşmalarda hemşire gözlem notlarından bahsettiği eksikliklerdir. Curusorf yazma yetkisi doktordadır, iddiaları kabul etmiyoruz. Müvekkilim aşırı meraklı bir insan olması ile devamlı sorular sormaktadır, bir şeylersen şüphelenmiştir, aleni bir şey görmemiştir, bunları devamlı şekilde soru sorarak dile getirmiştir. Örgüt iddialarını da kabul etmiyoruz.


12:30 – Başkan, “İşletme” denilen konuşmaları sordu.

Seranay Şenkalaycı: İşletmeye bağlı çalışmıyorum. Bu doğru değil.

Başkan, gelen para transferlerini sordu.

Seranay Şenkalaycı: Bana gelen paralar, gece nöbetlerine kalırdım. Aldığım paralar emeğimin karşılığıdır. Hesap hareketlerine bakarsanız gelen paralar kaldığım mesailere göre geliyordu, emeğimin karşılığı olarak ödeniyordu.

Başkan “Eks olacak bırak” içerikli tapeleri ile benzer konuşmaları okudu ve sordu.

Seranay Şenkalaycı: Kerem bebeğe ilişkindi. Kerem 09:13 de doğru. Bebeğin durumun kritik olduğu kadın doktor tarafından bildirildi. Bebeğin doğuma katıldım, bebek kötü doğdu, 15 dakika müdehale ettik, bebek yenidoğan yoğun bakıma sevki oldu, durumu kötüydü. Bana doktor tarafından söylenen her şeyi uyguladım. İlker Gönen müdahalenin sonunda olduğumuzu biliyordu. “Müdahaleyi bırakmayın” demek istiyordu. Tapelere doğru şekilde yansıtılmamış. Danışman doktor İlker Gönen’di.

Seranay Şenkalaycı: Doktor İlker Gönen görüntülü görüşmelerde vardı, müdahalenin 20 dakika daha yapmamızı istedi. Hoca bebeği bırakmamızı istemiyor ve yapılan müdahaleyi göstermemizi istiyor.

Seranay Şenkalaycı: Bilirkişi raporunu inceledim, anneye ait dosya istenmedi, bebeğe 45 dakika canlandırma yapıldı, ekstra 20 dakika müdehale yapıldı, bu rapor gerçeği yansıtmıyor.

Seranay Şenkalaycı: Bizlerin reçete etme yetkimiz yoktur. “Düşüyorum” kelimesi, doktorun reçete etmesi demektir

Seranay Şenkalaycı: Ben Curusorf marka ilaç kullanmıyorum, konuşmada bu ilacı kullandığım iddia edilmiş. Ben hastanenin ilacını kimseye vermedim. Burada tek amaç hedef şaşırtmaktır. Başkan, epikrizlere yönelik tapeleri okudu.

Seranay Şenkalaycı: Epikrizi doktorlar yazıyor, doktorun iş yükünü azaltan şablonlar yazdığını bilirdim.

Başkan, tapede geçen “Ay sonunda değişiklik yapılması” içerikli tapeyi okudu.

Başkan: Önceki konuşmalarda değişiklik yapıp yapmadığını soruyorum.

Seranay Şenkalaycı: Benim burada ‘hesap bana kesilecek’ ifadesinde, o gün iş yoğunluğu sebebiyle görevini aksattım, yönetimin bana kızacağını düşündüm, hemşire gözlem notlarında eksiklik olduğunu söylüyorum.

Seranay Şenkalaycı:Basamak nedir biliyorum, hastanın durumu neyse basamağı neyse onu yazarım.

Başkan: Fırat Sarı ile neden konuşma yapıyorsunuz?

Seranay Şenkalaycı: Doktor Zeki Ödünç, Fırat Sarı ile konuşmamı istedi. Bu durumdan şüphelendim ve insanlara soru soruyordum.

Başkan, “Curusorf elinde ne kadar var” içerikli tapeyi okudu ve bağlantılı sorular sordu.

Seranay Şenkalaycı: Hasan Basri beni bu konuda sık sık arıyordu. Doktorun reçete etmediği ilacı eczaneden alamam. Hasan Basri Gök bu işin ticaretini yapıyordu. Onu tersledim anlamadı. İlker Gören, “Adımı ver, sana gelemez” dedi.


11:43 – Seranay Şenkalaycı hakim karşısında. Şenkalaycı, Avcılar Hospital’de, yenidoğan yoğun bakım hemşiresi. Hakkında, “Şüphelinin 112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastaların basamaklarında oynama yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde ilaçları SGK’ya fatura ettirerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği” belirtiliyor.


11:31 – Mehmet Salih Kara hakim karşısında. Kara, çocuk doktoru. Hakkında, “Usulsüz epikriz yazılması, basamak değiştirme ve SGK faturalandırma olayını gerçekleştirerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği” belirtiliyor.

Mehmet Salih Kara: Daha önce savunmamı yapmıştım, aynı şekilde geçerlidir. Mecburi hizmete gitmedim.

Başkan, başka doktorun kaşesini kullandığına yönelik tapeleri okudu.

Mehmet Salih Kara: Böyle bir şey yapmadım. En yoğun hastanelerden Çam Sakura’dayken başka yere gitmem mümkün olmaz.

Başkan: “Senle Fırat Sarı arasında konuşmalar var” diyerek tapeleri okudu.

Mehmet Salih Kara: Fırat hocayla görüştüm, “bizimle çalışabilirsin” demiştin, konuşma olarak konuşabilirim ama eylem olarak gerçekleştirmedim.

Mehmet Salih Kara: İşletmenin ne olduğunu bilmiyorum, şartı iyi olan bir yerde çalışabildim demiştim ama öyle iş şey olmadı.

Başkanın “Kaşe kullanma” konuşmasını sordu. Mehmet Salih Kara, “Öyle bir konuşma yapılmış olabilir ama hatırlamıyorum” dedi.

Savcı: Fırat Sarı’dan para alıp almadığını sordu, sanık almadığı yanıtını verdi.

Sanık avukatı müvekkilin suçsuz olduğunu belirterek tahliye istedi.


11:26Sanık avukatı: Müvekkilim Halime bebeğin hemşiresi değildir. Herhangi bir ihmal olmadığı raporda mevcut, müvekkilim dosyada tek bir tapesi var. Herhangi bir ihmali olduğuna dair hiçbir rapor yok, denetim sonucu yok. Müvekkilim sözleşme ile çalışıyor, davranışı bebeği canlandırmak için işlem yaptığı sabit. Örgüt üyeliği için üst kişilerden emir alması gerekir, dosyada müvekkilimin emir veya talimat aldığına dair tespit yok. 110 günde 7 seferde 9 bin 450 TL gelmiştir, yenidoğan servisi için çam ağacı almış, yiyecek ve giysi almış. Bunların geri ödemesi yapılmış. Beraatını talep ediyoruz.


11:18 – Mahkeme üyesinin sorularına sanık Ecem Koç’un verdiği yanıtlar özetle şöyle:

Ecem Koç: Bebeğin formlarını, çarşaflarını doldurması gereken kişi hemşiredir, ben iletişim sağlarım. Bebek hep kötü bir bebekti, yüzde 90 entübe olan bir bebekti. Bize entübe geldi olarak hatırlıyorum. Entübe edip sevkini yapmışlar diye hatırlıyorum. Fırat Sarı hergün gelirdi. Belli bir saati yoktu, ne zaman doğum varsa o saate gelirdi.

Savcı: Fırat Sarı, Halime bebekle ilgilendi mi?

Ecem Koç: Halime bebekle çok fazla ilgilendiğini gördüm. Aile Suriyeliydi. Yakından çok güzel her gün ilgilendi benim gördüğüm.

Savcı: Önceki ifadende “doktor yok” diyordun, sonra doktorun hergün geldiğini söyledin. Çelişkili ifadelerin var.

Ecem Koç: Her gün ilgilenirdi, o anda doktora ihtiyacım var, doktorun o gün an o saate bulunmaması, isyanım bu nedenle. Spr müdahalesinde doktorun olması gerekirdi.

Savcı: Bir yandan Fırat Sarı’dan şikayetin var, diğer yandan para alıyorsun.

Ecem Koç: Spr nedeniyle yapılan şikayet. Parayı kendi şahsıma atmadı, sorunlu kişiye atıyor. Bebekler için yaptığım harcamalar için gelen paradır.


11:08 – Yenidoğan Çetesi davasının yedinci günü devam ediyor. Mahkeme Başkan’ın sorularına sanık Ecem Koç’un verdiği yanıtlar özetle şöyle:

Ecem Koç: Yönetime istifa etmek istediğimizi belirttik, istifamızı kabul etmedikleri için çalışmaya devam etik. Fırat Bey çalışmaya devam etti sonra tutuklama kararı vardı. Ben sadece hemşirelik görevini yaparım,

Başkan: Bebekler nasıl sevk ediliyordu?

Ecem Koç: Trakya ve Çorlu bölgesinde çok fazla yoğun bakım yoktur. Çevre illerde yeterli yer olmaması nedeniyle sevk yapılır. Doğum oranı yüksek olduğu için sevk fazla oluyordu.

Başkan: Curusorf bilginiz var mı?

Ecem Koç: İlaçla ilgili bilgim yok.

Üye, “Ben gelinceye kadar yaşasın” içerikli tapeyi okudu. Yani doktor gelene kadar yaşatmaya mı çalışıyorsunuz?

Ecem Koç: Bu konuşmadan haberim yok.

Üye: Fırat Sarı Çorlu’da yaşamayan biri, ne kadar sürede hastaneye ulaşıyor?

Ecem Koç: Nerde oturduğunu bilmem , İstanbul’dan geldiğini biliyorum. Yarım saatte geldiği olmuştur.

Üye: Fırat Sarı dışında nöbetçi oluyor mu?

Ecem Koç: Hastane beş çocuk doktor olduğunu biliyorum. Bu doktorlara bebek için bilgi verebilirlerdi. Fırat Bey yabancı doktorun girmesini çok istemezdi.


10:37 – Sanık Ecem Koç hakim karşısında. Koç, Çorlu Reyap Hastanesi yenidoğan yoğun bakım ünitesinde hemşire. Hakkında, “112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastalarında basamaklarında oynamaya yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde ilaçları SGK’ya fatura ettirerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği ve Halime Alkari isimli bebeğin ölümüne sebep olarak ihmalden adam öldürme suçunu işlediği anlaşıldığı” iddia ediliyor.

Başkan: Savunma yapacak mısın?

Ecem Koç: Üzerime atılı suçları kabul etmiyorum. Hemşire olarak göreve başladım. Fırat Sarı’yı 1,5-2 yıldır tanımıyorum, kendisi sorumlu doktordur. İşetme denilen şey bilmiyorum. Her örgüte mensup değilim, kimseyle işbirliği yapmadım.

Ecem Koç: Halime bebek, Şehir Hastanesi’nde sevk edildi. Bebek kötü bir bebekçe yaşamla bağdaşmayan bir bebekti, yaşaması için büyük mücadele ettik. Eks saatini doktora bildirdim ve doktor o an hastane yoktu. Bebeğin öleceğini biliyorduk. Doktor olmadığı için hemşirelerle yaptık, ben doktorla haberle iletişimi sağladım, doktorda İstanbul’dan Çorlu’ya geliyordu. İlk defa doktorsuz durumla karşılaşmıştık.

Saat 16:30 eks oldu, doktoru bekledi, başhekime haber verdik, hangi müdahalelerin olduğu bilgisini verdik. Doktor Bey gelmeyince defin işlemi için bebeği hazırladık. Doktor geldiğinde yakından bakmadıkları için herhangi bir gelişimi görmediler. Eks saatinin uzatılması ile ilgili bilgim yok. Fırat Sarı sorumlu doktordu.

Başkan: Halime bebekle kim ilgilendi?

Ecem Koç: Fırat Sarı ilgilendi.

Başkan: Fırat Sarı’yı arıyorsunuz. Konuşmanız var, ne diyorsunuz?

Ecem Koç: Halime’nin kötü olduğuna dair konuşmalar vardı. Beklediğimiz bir vakaydı, bebek daha önce de kötüydü.

Başkan: Epikrizi kim yazdı?

Ecem Koç: Hemşireler epikriz yazmaz, bilmiyorum.

Başkan: Para hareketleri var.

Ecem Koç: Medisence şirketinin ne olduğu hakkında bilgim yok, Bahar Hanım’a para geliyor, o da hemşirelere dağıtıyordu. Giysi, gıda gibi alışveriş karışığı alınmış paralardı, ticari bir ilişki yok. Bunlar için doktor geri ödemesini yaptı.


10:02 – Yenidoğan Çetesi davasında yedinci gün başladı. Sanık ve avukatların yoklaması alınıyor.


09:50 – Yenidoğan Çetesi davasının ilk duruşmasına Bakırköy Adliyesi’nde devam ediliyor. Medyascope muhabiri Gülseven Özkan duruşmayı takip ediyor. Duruşmaya ilgi geçen haftaya göre daha az. Bugün tutuksuz yargılanan sanıkların savunmaları alınacak.

İddianamede adı geçen bazı başhekim ve hastane sahibine yöneltilen suçlamalar özetle şöyle:

Güney Hastanesi Sahibi Ayşe Müzeyyen Yurtoğlu: Kaya bebeğin ölümü ardından kamera kayıtlarının silinmesini sağlamak, 112 acil çağrı merkezini dışında hasta sevki yapmak, ilaçlarla ilgili SGK’yı dolandırmak.

Şafak Hastanesi Başhekimi Semiha Yavuz: SGK’yı dolandırmak, 112 acil servisi dışında hasta sevki. Tapelerde Yavuz hakkında, “Semiha Hanım, Şafak’ta 45 hasta şuan deli gibi komplikasyonlu hasta kabul ediyor, her gece 3 tane ex’leri var, deneyimli hemşireleri yok” deniliyor.

Reyap Hastanesi Başhekimi Hıdır Yüksel : İllegal epikriz yazımı, 112 acil servisi dışında hasta sevki. SGK’yı dolandırmak.

Başhekim Cafer Akdur: Bebek ölümünden sorumlu olmak.

Başhekim Ahmet Atilla Yılmaz: 112 sistemi olmadan hasta sevki, gerçeğe aykırı şekilde ilaçları SGK’ya fatura ettirmek.

Başhekim Fetin Rüştü Yıldız: Danışmanlık hizmeti adı altında şüpheliler Fırat Sarı ve İlker Gönen tarafından yönetilen Medisence Şirketi’ne yasaya aykırı şekilde yenidoğan yoğun bakım ünitesinin işletmesini devretmek.


09:00 – Türkiye tarihinin en büyük sağlık skandallarından biri olarak adlandırılan Yenidoğan Çetesi’nin ilk duruşması, İstanbul Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 18 Kasım Pazartesi günü başladı.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan bin 400 sayfalık iddianamede, 22’si tutuklu toplam 47 sanık yer alıyor.

İddianameye göre sanıkların İstanbul’da 112 Acil Çağrı Merkezi’nde çalışan kişilerle ortak hareket ederek, bazı bebekleri önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ettirdikleri, bu süreçte bazı bebeklerin ölümüne neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddia ediliyor.

Yenidoğan Çetesi davasının yedinci gün sona erdi

Yenidoğan Çetesi davasının yedinci gün sona erdi. Bugün tutuksuz yargılanan sanıkların savunmaları alındı. Savunmalar yarın 09:30’da devam edecek. Bugün saat 10:00’da başlayan oturumda ilk olarak Çorlu Reyap Hastanesi yenidoğan yoğun bakım ünitesinde hemşire sanık Ecem Koç hakim karşısına çıkarak, savunma yaptı. Koç’un ardından çocuk dokoru Mehmet Salih Kara, Avcılar Hospital’de, yenidoğan yoğun bakım hemşiresi Serenay Şenkalaycı, Avcılar Hospital başhekimi Fetin Rüştü Yıldız, Bağcılar Medilife Hastanesi başhekimi Cafer Akdur, Bağcılar Medilife yenidoğan yoğun bakım hemşiresi Tuğba Baş Özkaynak ve Medilife Hastanesi sekreteri Sümeyye Özdemir savunma yaptı.

Yenidoğan Çetesi davasının yedinci gün sona erdi. İlk hafta neler oldu? İlk duruşmadan akılda kalanları, cevaplanmamış soruları ve ifadeleri buradan okuyabilirsiniz.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.