Narin Güran cinayeti davasının ikinci duruşmasının ikinci gününde tutuklu sanık amca Salim Güran, esas hakkındaki savunmasını yaptı.
Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmanın ilk bölümüne Güran ailesi fertleri alınmazken, ikinci bölüme yalnızca 15 kişi alındı. Mahkeme başkanı, amca Salim Güran’a esas hakkındaki mütalaada cezalandırılmasının istendiğini hatırlatarak savunmasını yapmasını istedi.
Amca Salim Güran, olay günü Bağlar ilçesi Hükümet Konağı’nın karşısındaki AKM’den 4 bin lira para çektiğini, parayı çocuklarına verdiğini, ardından iki oğluyla birlikte çay ocağında çay içtiğini söyledi. İşlerini bitirdikten sonra çocuklarını alıp aynı istikamette köye döndüğünü, bu sırada petrolden yakıt aldığını ifade eden Güran, “Eve geldikten sonra hava sıcaktı. Klimanın üzerinde oturuyordum. Eşim kahvaltılık bir şeyler hazırladı. İki oğlumla birlikte kahvaltı ettik. Biraz istirahat ettik. Sonra tarlaya gittim. Elektrikçiler geldi” dedi.
Salim Güran, üfürükçü olayının detaylarını anlattı
Narin’in kaybolduğunu saat 20.00’de kızının kendisini telefonla aramasıyla öğrendiğini belirten Güran, daha sonra şu açıklamayı yaptı:
“Mehmet Selim Atasoy ile köye gittim. Başçavuşu aradım. Kardeşimin kızı kayıp dedim. ‘Ben izindeyim, ekip göndereyim’ dedi. Okula gittim, görevliden anahtarı istedim. Jandarma gelecek, görüntüye bakacak dedim. Kolluk kuvvetleri hep aileyi suçluyor. Beni aradılar, ‘Muhtar bir üfürükçü var’ dediler. Ben de ‘Devlet gelmiş, ne üfürükçüsü?’ dedim. Israr ettiler. Eski havaalanının oraya, üfürükçüye gittik. Yanımda yengem Yüksel ve yeğenim Muhammed vardı. Kolluk kuvvetleri de bizimleydi.
Üfürükçü Muhammed’in üzerine okudu. Muhammed konuşmaya başladı. Üfürükçü bir şey görüp görmediğini sordu. Muhammed, yaşlı bir dede gördüğünü söyledi. Ona Narin’in yerini sormasını istedi. Muhammed, gördüğü dedeye ‘Beni Narin’in olduğu yere götür’ dedi. Ben şok oldum.
‘Narin ne yapıyor?’ diye sordu üfürükçü. Muhammed, ‘Narin makarna yiyor. Yanında iki kişi var’ dedi. Heyecanlandım. Sonra yengemi ve Muhammed’i köye bıraktık. Yakın köydeki taşlı bir eve gittik. Kapıyı kırdılar. Başka bir eve gittik, metruk bir binaydı. Sonra Muhammed’i getirmemi istediler, götürdüm. Muhammed’e ‘Bu ev mi?’ diye sordular. O da ‘Evet’ dedi. Oraya bakıldı ama bir şey bulunamadı. Sonra ayrıldık. Üfürükçü olayı budur.”
“Bir aileyi yok ettiler. Beni neden yakaladılar?”
Salim Güran, aramalarda jandarmayla beraber olduğunu, ardından gözaltına alındığını belirtti. “Narin’in DNA’sı senin arabanda çıkmış dediler. Normaldir, çıkmasa şaşardım. Aile arabasıdır. Yok dediler, kusmuk, köpük, kan bulundu dediler. Beni medyanın önüne attılar. Petrol kamerasında görüntü var dediler. Islak mendil almışsın dediler. Ben arabadan inmedim bile dedim. Bir medya bu kadar kötü olamaz. Bir aileyi yok ettiler. Beni neden yakaladılar? Beni yakalamasalar bu insan (Nevzat Bahtiyar) zaten itiraf edecekti” diye konuştu.
“Kolluk kuvvetlerine geniş çaplı soruşturma açsınlar”
Kolluk kuvvetleri hakkında soruşturma açılmasını isteyen Salim Güran, “Cumhurbaşkanına ve tüm parti başkanlıklarına sesleniyorum. Kolluk kuvvetlerine geniş çaplı soruşturma açsınlar. Ailemizden ne istiyorlar? Bu kötülük niye? Biz vatan haini miyiz? Suçlamaları kabul etmiyorum. Bize iftira attılar. Kızımızı öldürdünüz, namusumuza laf atıyorsunuz. Allah aşkına yapmayın. Bizi yok etmeye çalışıyorlar, herkes şov peşinde. Suçlamaları asla kabul etmiyorum. Canımız gitti. Daha mezarına gitmedim. Herkesten rica ediyorum. Şov yapmayın, namusumuzla oynamayın. Yeğenimin ölümüyle yargılanıyorum. Bu benim ölümüm demektir. Kendinizi bizim yerimize koyun. Ailem perişan. Sosyal medya… Lütfen artık yeter. Beratımı istiyorum” dedi.
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
