Çözüm sürecinin bozulma riski var mı? Barış süreci mi, demokrasi süreci mi? Ruşen Çakır, akademisyen Ulaş Erdoğdu ile birlikte Türkiye’deki çözüm sürecini, PKK ve Öcalan’ın rolünü, Suriye’deki SDG’nin etkisini ve demokratikleşme perspektifini değerlendirdi.
Ulaş Erdoğdu, Öcalan liderliğinin müzakereler için olumlu olduğunu söyledi:
“Öcalan bir şahsiyet değil, PKK’nın iradesini ve isteklerini yansıtan bir figür olarak ortaya çıkıyor. Bu tarz müzakere süreçlerinde tek bir lider olduğu zaman devletin doğrudan muhatap alabileceği biri çıkıyor. O yüzden müzakere sürecinin başarılı olma ihtimali artıyor. Hapse girdikten sonra hâlâ bu kadar etkili olması da yıllar içerisinde yarattığı kültten kaynaklanıyor.”
Kandil sürece itiraz etseydi ne olurdu?
Erdoğdu, müzakere sürecinde yaşanması olası aksaklıkları ve Kandil’in süreci takibini ele aldı:
“Bu süreç başlarken kuşkularım vardı; acaba ‘Kandil bunu takip eder mi?’ diye. Çünkü Kandil tam olarak bir veto aktörü. Pratikteki çatışmaları onlar yönettiği için Öcalan’ın dediklerini Kandil’in veto etme ihtimali vardı. Ama bence artık hem Kandil hem Öcalan birbirleriyle iletişimi çözmüşler. Mesela silah bırakma çağrısı çok netti. Bu, müzakere sürecinin gidişatı açısından son derece olumlu.”
Müzakere sürecinde siyasi partilerin karşıtlığı
Erdoğdu, çözüm süreci müzakerelerinde devlet içinde çok ayrılık çıkmamasını yorumladı:
“Ben hem AK Parti’nin hem MHP’nin destek verdiği bir süreçte devlet içinden bir sıkıntı çıkacağını zannetmiyorum. Türkiye’de hem PKK’nın disiplinli olması hem de iktidarın bu süreci kontrol etmesi, böyle bir sabotaja uğrama riskini veya sürecin bozulma riskini son derece düşürüyor.”
Erdoğdu, Zafer Partisi ve İYİ Parti’nin sürece muhalefetiyle ilgili olarak da şunları söyledi:
Medyascope'u destekle. Medyascope'a abone ol.
Medyascope’u senin desteğin ayakta tutuyor. Hiçbir patronun, siyasi çıkarın güdümünde değiliz; hangi haberi yapacağımıza biz karar veriyoruz. Tıklanma uğruna değil, kamu yararına çalışıyoruz. Bağımsız gazeteciliğin sürmesi, sitenin açık kalması ve herkesin doğru bilgiye erişebilmesi senin desteğinle mümkün.
“Aslında İYİ Parti ve Zafer Partisi’nin kitlesi genç ve protesto yapmaya niyetliyken etkili olamaması bence şaşırtıcı. Belki olaylar somutlaşınca bir şeyler görebiliriz.”
Suriye ve SDG meselesi
Erdoğdu, Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı açıklamaya Suriye’de SDG’nin tâbi olup olmayacağı tartışmalarını şöyle değerlendirdi:
“Suriye iç savaşı gibi uzun süren yerlerde istikrarın kurulması çok zor ve bence bu istikrarsızlık yıllarca devam edecek. Devam ettiği sürece de SDG orada silah bırakmaya yanaşmayacak. Türkiye bundan memnun olmayacak. Türkiye memnun olmadığı sürece PKK ile arasındaki ilişkiler gerilimli olacak. Dolayısıyla bence bu sorunu SDG ve Türkiye aşamayacak; yani PKK ve Türkiye de aşamayacak. O yüzden ben bu Suriye meselesinin ortam istikrara kavuşmadan çözülemeyeceğini düşünüyorum.”
Türkiye’nin süreçteki en acil sorunu ne?
Ulaş Erdoğdu, 1 yıldır devam eden süreçte Türkiye’nin en acil sorununun yavaşlık olduğunu belirtti:
“Süreç çok yavaş ilerliyor. Dolayısıyla tarafların birbirlerine olan güveni ve beklentileri zedelenebilir. Özellikle Kürt hareketi açısından baktığımızda, devletten acil bir eylem bekliyorlar.”