Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Afrika efsanelerinden biri, Galatasaray’ın eski futbolcusu Didier Drogba yeşil sahalara veda etti

Afrika’da iki kez yılın futbolcusu seçilen, Chelsea ile biri Şampiyonlar Ligi olmak üzere 12 kupa kaldıran, 1.5 sezon formasını giydiği Galatasaray’da taraftarın gönlünde taht kuran Didier Drogba futbolu bıraktı. “Afrika Aslanı” lakaplı Drogba, bir sözüyle geçici de olsa ülkesi Fildişi Sahili’ndeki iç savaşı sona erdirmişti.
Fildişi Sahili’nin Abidjan kentinde, 11 Mart 1978’de dünyaya gelen Didier Yves Drogba, 5 yaşında yanına gittiği Fransa‘daki amcası sayesinde futbolla tanıştı. Gençliğinde kısa bir süre ülkesine dönse de, çocukluğu ve gençliğinin büyük bir kısmı Fransa’da geçti. Futbol eğitimini amatör Fransız kulüplerine borçlu olan Drogba, gençliğinde pek çok kulüp gezdi: Tourcoing, Vannes, Abbeville, Le Mans ve Levallois. Profesyonel olduğu Guingamp’ta, ilk sezonunda 17 gol attı. Başarılı geçen 2003 sezonunun ardından yıldızı parlayan ve büyük kulüplerin radarına giren Drogba’yı Lique 1’in önemli ekiplerinden Marsilya kaptı. Marsilya’nın 2004 UEFA Kupası finaline kalmasında önemli rol üstlenen Drogba, sezon performansı sonrası geleceğin en büyük yıldızlarından olacağı kesinleşince devler liginin büyük kulüpleri arasında transfer savaşına neden oldu. Kazanan kulüp ise Rus işadamı Roman Abramovich’in 2003 yılında hisselerini satın almasıyla yükselişe geçen Chelsea oldu.
                                            Drogba Chelsea’de, Mourinho ile birlikte büyük başarılar yaşadı.
Chelsea forması giydiği ilk sezonda, kulübün 50 yıllık lig şampiyonluğu hasretinin sona ermesine katkı sağlayan Drogba, üstün performansıyla taraftarların gözünde kısa sürede efsaneleşti. Chelsea’de aralıksız 8 sezon geçiren ve bu süreçte 3’ü lig şampiyonluğu olmak üzere 12 kupa kaldıran Drogba, en önemli başarısını ise takımının finalde Bayern Münih’i penaltılar sonunda elediği 2011-2012  Şampiyonlar Ligi’nde şampiyonluk yaşayarak elde etti.
Galatasaray’da “Çare Drogba”

28.01.2013 günü saat tam 10:43:48’de Galatasaray’dan bir açıklama geldi: “Didier Drogba ile resmi görüşmeler başladı.” Bu haberin doğrulanması ve Drogba’nın transferinin gerçekleşmesinin ardından başlayan Galatasaray serüveninde hem performansı hem de taraftarla ilişkileri beklenenin çok üzerinde oldu. Özellikle takıma yaptığı liderlikle taraftarın sevgisini kazanan oyuncuya sayısız şarkı yazıldı. “Çare Drogba” sözü ise hem dillere pelesenk oldu hem de en popüler duvar yazılarından biri haline geldi. İlk sezonunda, yarım devrede Süper Lig’de çıktığı 13 maçta 5 gol, UEFA Şampiyonlar Ligi’nde çıktığı 4 maçta ise 1 gol atan Drogba, Galatasaray’ın 19. lig şampiyonluğuna ulaşması ve Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek finale çıkmasında önemli rol oynadı. Drogba’nın sarı-kırmızılılardaki performansı istatistiklere şöyle yansıdı:

2012/2013 – Süper Lig – 13 Maç 5 gol 6 asist 1013 dakika
2012/2013 – Şampiyonlar Ligi – 4 maç 1 gol 0 asist 360 dakika
2013/2014 – Süper Lig – 24 maç 10 gol 4 asist 1969 dakika
2013/2014 – Şampiyonlar Ligi – 8 maç 2 gol 3 asist 659 dakika

Bir buçuk sezonluk Galatasaray döneminden sonra ise Mourinho’nun çağrısı üzerine yeniden Chelsea’ye geri döndü ve tek Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu bu sezonda kazandı. 

Fildişi Sahili’nin yaşayan efsanesi: Afrika Aslanı
Fransa’da yetişmiş ve Fransa vatandaşlığı olmasına rağmen Drogba, milli forma tercihini Fildişi Sahili’nden yana kullandı. Kökleriyle bağını hiç koparmadı ve her dönem Afrika’da çeşitli vakıfların yanında yardımsever faaliyetlerde bulundu. Milli takım kariyeri ise büyük başarılar ve büyük hayal kırıklıkları olarak nitelendirilebilir. 2006 ve 2009’da en iyi Afrikalı futbolcu seçilen Drogba’nın liderliğindeki Elephants (Filler), 2006 ve 2010’da Afrika Kupası’nı finalde kaybetti. 2014’te artık ismiyle beraber anılan milli takıma veda etti.
Ülkesinde açlık, gelir adaletsizliği gibi sorunlara duyarsız kalmayarak kendisine ayrı bir yer edindi. Fildişi Sahili Milli Takımı’nın, 2006 FIFA Dünya Kupası’na katılma hakkı kazandığı 8 Ekim 2005’te yaptığı konuşma ise Drogba denince akla ilk gelenlerden. Dünya Kupası bileti almaları sonrası soyunma odasından yapılan canlı yayında, takım arkadaşları adına mikrofonu eline alan Drogba, Fildişi Sahili’nde 2002’den beri süren iç savaşın bitmesi adına önemli bir adım attı.
Drogba’nın “Bayanlar baylar, Fildişi Sahili’nin kuzeyindekiler, güneyindekiler, merkezindekiler, batısındakiler… Biz bugün tüm Fildişi halkının bir arada var olabileceğini, tek bir amaç uğruna oynayabileceğini gösterdik. Biz kutlamaların insanları birleştireceğinin sözünü verdik. Size dizlerimizin üzerinde yalvarıyoruz… Affedin! Afrika’da bunca zenginliğe sahip bir ülke savaşa sürüklenmemeli. Lütfen silahlarınızı bırakın. Seçimlere gidin” sözleri ülkede geçici de olsa, sonu gözükmeyen çatışmaları kesti. Ne yazık ki bu çağrı,2011’de yeniden iç savaşa sürüklenen ülkeye kısa süreliğine huzur sağlayabildi.
Birleşmiş Milletler Gelişim Programı, 2007 yılının Ocak ayında yaptığı yardımlardan etkilendiği Didier Drogba’ya “İyi Niyet Elçisi” unvanını verdi. Futboldan kazandığı parayla hayır kuruluşlarına bağışta bulunan Drogba, 2009’da İngiltere’de kurduğu vakıf aracılığıyla da Afrika’da hastane yapımı ve çocukların eğitimi için yardım topladı.
Son dönemde ABD futbol ligi MLS’de top koşturan futbolcu, uzun kariyerini futbol oynadığı dördüncü kıtada sonlandırdı.

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.