ABD, Venezüela’nın mal varlıklarını dondurma kararından sonra üçüncü ülkeleri ve ABD’deki yabancıları da yaptırım sürecine dâhil ediyor.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton salı günü yaptığı açıklamada, Venezüela ile ticari işlemlerini sürdüren üçüncü ülkelerin de bu ülkeye uygulanan yaptırımlardan etkileneceğini söyledi.
ABD Başkanı Donald Trump, “Venezüela Devleti’nin Varlıklarının Dondurulması” başlıklı kararname ile ABD’deki Venezüela varlıklarının ve varlıklarla ilişkilerin kullanımını dondurdu, Venezüela ile ekonomik ilişkileri kesti. Ayrıca, ABD vatandaşlarının Nicolas Maduro hükümetine destek verenlerle işlem yapmaları ve Maduro destekçilerinin ABD’ye girişleri yasaklandı.
World Socialist Web Site’ta çıkan haberde, ABD’nin Venezüela varlıklarını dondurmaya yönelik çıkardığı kararname, Maduro yönetimine karşı gittikçe artan ABD yaptırımlarında yeni bir adım olarak nitelendirildi. Ayrıca bu girişimin, Venezüela ekonomisine ambargoyu kurumsallaştırdığı ve önlemlerin Venezüela işçi sınıfı üzerinde yıkıcı etkilerinin olacağı belirtildi.
ABD Kongresi Araştırma Merkezi’nin (CRS) açıklamasında, Venezüela’nın temel gelir kaynağı petrol ihracı olduğu için devlete ait petrol şirketinin (PdVSA) petrol ihracına yönelik ABD tarafından getirilen ağır yaptırımların Venezüela’daki insani krizi derinleştireceği vurgulandı. Venezüela’da zaten yiyecek ve ilaç gibi temel ihtiyaç maddelerinde dahi kıtlık yaşanıyor. Birleşmiş Milletler verilerine göre, Venezüela’da 30 milyonluk toplam nüfusun yaklaşık dörtte biri temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor ve son üç yılda ülkeden yaklaşık dört milyon kişinin ekonomik ve politik sebeplerle çoğunlukla çevre ülkelere göç ettiği belirtiliyor.
Venezüela Dışişleri Bakanlığı ABD’nin yaptırım politikasını, “ekonomik terörizm” olarak nitelendirdi.
ABD’nin açıklaması Peru’da toplanan “Venezüela’da Demokrasi için Uluslararası Konferans” ile de ilişkili. Toplantıya 59 ülkeden temsilciler ve AB, Amerikalılar Arası Kalkınma Bankası, Latin Amerika Kalkınma Bankası gibi uluslararası kurumlar da katıldı.
Konferansta Bolton, Venezüela’ya yaptırımlar meselesinde üçüncü devletleri uyardı: “Maduro rejimiyle iş yapmak isteyen üçüncü devletlere sinyal yolluyoruz: Aşırı dikkatli ilerleyin. Yozlaşmış ve yok olan bir rejimden fayda sağlamak amacıyla ABD ile iş ilişkilerinizi riske atmaya gerek yok.”
Haberde, bu mesajın aynı zamanda hâlâ Maduro’yu destekleyen Çin, Rusya, Türkiye gibi devletlere yönelik olduğuna da değinildi.
Adım adım Amerikan kıskacı
Medyascope'un günlük e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
2006 yılından beri ABD’nin Venezüela’ya yönelik yaptırımları artarak devam ediyor. Aralık 2017’de yayımlanan ABD Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi’nde ise, Küba ve Venezüela kastedilerek, “Dünyanın barış ve zenginliği lehine sorumluluk sahibi partnerler olarak davranmayan yönetimleri izole edeceğiz” denildi.
Mayıs 2018’de bu yaptırımlar Venezüela’nın var olan borcuna yönelik işlemlere doğru genişledi. Venezüela’nın altın sektörü de daha sonra yasaklananlar listesine girdi.
Yaptırımların bu kısmı Türkiye’yi de ilgilendiriyor; çünkü Venezüela ile Türkiye arasında altın ticareti var ve Türkiye de Maduro hükümetini meşru görenler arasında.
BBC Türkçe’nin haberine göre, Venezüela 2018 yılında Türkiye’ye rafinelerde işlenip geri alınmak üzere 900 milyon dolar değerinde altın sattı. Altınların Venezüela’ya geri satıldığına dair kayıt bulunmuyor.
Venezüela’da Nicolas Maduro’nun ikinci kez devlet başkanlığı görevine başlamasından sonra muhalefet lideri Juan Guaido kendisini geçici hükümet başkanı ilan etmişti. ABD, Guaido hükümetini ilk tanıyanlardan oldu.
Rusya ise, Nicolas Maduro hükümetini destekliyor. Moskova, Venezüela devletine ait petrol şirketine uygulanan yaptırımın da yasadışı olduğunu açıkladı. OPEC ülkesi Venezüela ile Çin ve Rusya’nın ciddi bir petrol ticaret hacmi var.
