Gazeteci Murat Yetkin, kişisel blogundaki son yazısında, Almanya Başbakanı Angela Merkel’in son Türkiye ziyaretinden hareketle Türk-Alman ilişkilerinin “görünmeyen” boyutunu değerlendirdi.
“Hem 2021’de artık aday olmayacağını açıklayan Merkel’in tarihsel boyutu bulunan Türkiye-Almanya ilişkilerinden geriye enkaz devretmeme çabası, hem de Erdoğan’ın ekonomiyi yeniden büyütmek ve Batı sisteminden koparılmamak için AB ilişkilerini düzelmeye ve bunun için Merkel’den destek alması için yapmaları gerekenler var. Özellikle Türkiye’nin Avrupa’daki algısı ortadayken Merkel’in işi hiç kolay değil” diyen Yetkin, Berlin’in Ankara’ya bakışında laiklik kaygısının giderek daha fazla öne çıktığının altını çizerek şöyle yazdı:
“Almanya’da iktidar, muhalefet ve medya ayrımı olmaksızın, 2016 askeri darbe girişiminin Türkiye’de daha katı bir rejimin hâkim kılınmasına gerekçe yapıldığı inancı hâkim; bununla da sadece yürütme değil, fiilen neredeyse bütün yetkilerin Cumhurbaşkanında toplandığı mevcut sistem kast ediliyor.
Bu tablonun Almanya siyasetine yeni bir eğilimi getirdiğini söylemek mümkün… Anladığım kadarıyla, halkın büyük çoğunluğu Müslüman olan Türkiye’de çoğulcu demokrasinin gelişmesi için Mustafa Kemal Atatürk’ün getirdiği laiklik ilkesinin ne kadar önemli olduğu anlaşılmaya başlanmış. Hatta laiklik ilkesinin aşındırılması bir endişe kaynağı olmaya başlamış. Kemalizmin, geçmişte askeri darbelere gerekçe yapılmış olmasının, laikliğin değerinin yeniden anlaşılmasına engel olmadığı söylemini, yakında daha açık şekilde duymak şaşırtıcı olmamalı.”
Yetkin’in yazısının tamamını okumak için tıklayınız.