Özgür gazeteciliğe destek olun
Search
Close this search box.

Büyükada Davası’nda karar duruşmasına gelindi: Temmuz 2017’den bu yana neler yaşandı?

11 insan hakları savunucusunun yargılandığı Büyükada Davası’nın karar duruşması yarın İstanbul Çağlayan Adalet Sarayı’nda görülecek. Sanıklar, ”silahlı terör örgütüne üye olma” ve “silahlı terör örgütüne yardım etme” suçlarından yargılanıyor. 

Son duruşmada neler olmuştu?

Bugüne kadar Büyükada Davası’nda 10 duruşma görüldü. 27 Kasım 2019’daki son duruşmada savcı mütalaasını açıkladı. Savcı, Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi’nin kurucu üyesi Taner Kılıç için “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan; Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi’nin Direktörü İdil Eser, avukat, akademisyen ve Uluslararası Af Örgütü üyesi Günal Kurşun, yazar, çevirmen, aktivist ve Uluslararası Af Örgütü’nde Medya Direktörü ve Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapan Özlem Dalkıran, İnsan Hakları Gündemi Derneği yönetim kurulu üyesi ve Uluslararası Af Örgütü üyesi Veli Acu ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın kurucu üyesi Nejat Taştan için “silahlı terör örgütlerine yardım etme” suçundan ceza verilmesini istedi. 

Savcı, strateji danışmanı ve yazar Ali Gharavi, eğitmen Peter Steudtner, Avrupa Kadın Lobisi Türkiye Koordinatörü İlknur Üstün, avukat Nalan Ekrem ve avukat Şeyhmus Özbekli için ise beraat talep etti.

Süreç nasıl başladı?

İstanbul Büyükada’da “insan hakları savunucularının korunması dijital güvenliği” konulu atölye çalışması için bir otelde bir araya gelen 10 insan hakları savunucusu, 5 Temmuz’da otele düzenlenen polis baskınıyla gözaltına alınmıştı.

18 Temmuz 2017’de insan hakları savunucuları İdil EserÖzlem DalkıranGünal KurşunVeli AcuAli GarawiPeter Steudtner, “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” ve “silahlı terör örgütüne üyelik” suçlamalarıyla tutuklanmıştı.

Adli kontrol şartıyla serbest bırakılan İlknur ÜstünNalan Erkem ise savcının itirazı üzerine 23 Temmuz’da yeniden tutuklandı. 25 Temmuz’da Nejat Taştan ve Şeyhmus Özbekli haftada iki gün adli kontrol şartıyla ve yurtdışına çıkış yasağıyla serbest bırakıldı.

Hazırlanan iddianameye, Haziran 2017’den beri tutuklu bulunan dönemin Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı avukat Taner Kılıç da “şüpheli” olarak eklendi.

Cumhuriyet Savcısı Can Tuncay’ın hazırladığı iddianamede, hak savunucularının üye oldukları iddia edilen örgütler “FETÖ/PDYPKK/KCK ve DHKP/C” olarak sıralandı.

Hak savunucuları, 25 Ekim 2017’de ilk kez hakim karşısına çıktı. İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi, Günal Kurşunİlknur Üstün, İdil Eser, Nalan Erkem, Peter Steudtner, Özlem Dalkıran, Ali Garawi ve Veli Acu‘nun tahliyesine karar verdi. Ayrıca Özlem Dalkıran ve Veli Acu hakkında yurtdışına çıkış yasağı koydu. Tutuksuz sanıklar Şeyhmus Özbekli ve Nejat Taştan hakkında 25 Temmuz 2017’de verilen adli kontrol kararı ise kaldırıldı.

Mahkeme dosyaya sonradan “şüpheli” olarak eklenen Taner Kılıç hakkında “terörizmin finansmanı ve casusluk” iddiasıyla tutuklu bulunduğu, İzmir 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dosyanın Büyükada davasıyla birleştirilmesine de karar verdi. Kılıç hakkında 15 Ağustos 2018 günü tahliye kararı verildi. Kılıç hakkında 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

“Silahlı terör örgütlerine yardım etme”

Savcı, beş sanığın “silahlı terör örgütlerine yardım etme” suçundan cezalandırılmasını istedi. 

Sanık İdil Eser, eşya aramalarında elde edilen dijital materyallerin incelemelerinde bulunan belgeler esas alınarak tutuklanmıştı. Uluslararası Af Örgütü sözkonusu belgelerin, kendi çalışmalarıyla ilgili belgeler olduğu ve bunların suç unsuru olmadığını belirtti. İddianameye göre, Eser’de bulunan belgelerin içerisinde, işlerinden ihraç edilmelerini protesto etmek için açlık grevinde olan öğretmenler Semih Özakça ve Nuriye Gülmen hakkındaki dosyalar da var ve bunlar suç unsuru olarak sayılıyor. 

Savcının, İdil Eser hakkında “silahlı terör örgütlerine yardım etme” suçundan ceza istediği maddeler şöyle: 

  • PKK üyesi ve gerilla doktoru olduğunu iddia eden bir kişinin Uluslararası Af Örgütü üyesi olmak istediği ve bunun kendileri için sorun olup olmayacağını sorduğu mesajın fotoğrafı, 
  • Darbe girişimin ardından, insan haklarının ağır tehlike altında olduğu iddiası ile Türkiye’ye gaz ihracatının yapılmaması için Güney Kore Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliğine yazılmış belgelerin bulunması,
  • ByLock isimli şifreli iletişim uygulamasını indirdiği ve kullandığı ve tutuklanan Uluslararası Af Örgütü Türkiye Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Taner Kılıç ile İdil Eser’in iletişim kurması. 

Savcının, Günal Kurşun’un “silahlı terör örgütlerine yardım etme” suçundan cezalandırılmasını istediği maddelerden bazıları şöyle: 

  • FETÖ/PDY terör örgütüne yönelik yürütülen soruşturma kapsamında hakkında kamu davası açılan Orhan Kemal Cengiz ile 2015-2016 yıllarında toplam 5 bin 191 TL tutarında havale göndermesi,
  • Savcılığın ByLock kullanıcısı olduğunu iddia ettiği ancak adli işlem henüz yapılmamış Ali Çamkömürü ile görüşmesi,
  • Orhan Kemal Cengiz isimli şahsın 2015 yılında FETÖ/PDY terör örgütü yayın organlarından olan Samanyolu Haber Yayıncılık Hizmetleri A.Ş. isimli kurumda yapımcı olarak görev yapması.  

Özlem Dalkıran ise, Büyükada’daki çalıştayı düzenlediği, FETÖ üyeliği suçlamasıyla adli kontrol şartıyla serbest bırakılan İştar Tarhanlı ile telefonda konuştuğu, kendisine ait dijital cihazlardaki belgeler arasında “İstanbul HAYIR Meclisleri” toplantısı başlıklı bir belgenin de bulunduğu iddiaları ile yargılanmakla birlikte iddianamede, sözkonusu belgelerin birçok kısmından alıntı yapılıyor. Dalkıran’ın söz konusu iddialar üzerinden “silahlı terör örgütlerine yardım etme” cezalandırılması isteniyor.

Savcının, Veli Acu’nun “silahlı terör örgütlerine yardım etme” suçuyla cezalandırılmasını istediği maddelerden bazıları şöyle: 

  • Kamu görevinden ihraç edilen ve FETÖ soruşturması kapsamında hakkında tutuklama kararı bulunan ve ByLock kullanıcısı olan Erol Ohtamış ile konuştuğu, PKK’nin gençlik kanadına üyelikten hakkında bir soruşturma yürütülen ve şu an tutuklu olan Fatih Barsak ile görüşme kaydının bulunduğu,
  • Dijital materyallerinde Semih Özakça ve Nuriye Gülmen ile ilgili belgeler ve PKK lideri Abdullah Öcalan’ın iki yasaklı kitabının pdf dosyaları ile PKK propagandası yaptığı gerekçesiyle yasaklanmış başka bir kitabın pdf dosyasının bulunması. Bunların yanı sıra yasaklı bir kitabın daha pdf dosyasının kendisinde bulunması, 

Savcının, Nejat Taştan’ın “silahlı terör örgütlerine yardım etme” suçuyla cezalandırılmasını istediği maddelerden bazıları şöyle: 

  • ByLock kullanıcısı olduğu tespit edilen Asuman Doğan’la telefonda konuştuğu, 
  • Şüpheli olan Necibe Işıl Demirakın’dan 26.06.2015 tarihinde “BAĞIŞ” açıklamasıyla 500 TL, 08.11.2016 tarihinde ise “BORÇ İADE” açıklamasıyla 750 TL tutarında EFT aldığı. 

Savcı Taner Kılıç için “silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan mahkûm edilmesini talep etti. Büyükada çalıştayının yapıldığı sırada Taner Kılıç, “FETÖ üyeliği” suçlamasıyla cezaevindeydi. 

Beş sanık için beraat talebi

Sanıklar İlknur Üstün, Ali Ghravi, Peter Frank Steudtner, Nalan Erkem ve Muhammed Şeyhmus Özbekli yönünden ise sanıkların dijital incelemelerinde bulunan belgelerde terör örgütlerine yardım yapıldığına dair delil olmadığı, sanıkların örgüt üyesi olduğundan bahisle haklarında davalar açılan kişiler ile yaptıkları görüşmelerin savunmalarında açıkladıkları üzere hayatın olağan akışına uygun görüşmeler olduğu gerekçesiyle beraat istendi. 

*Uluslararası Af Örgütü, iddianameye ilişkin incelemesinde, 11 hak savunucusuna yönelik iddiaların her birine yanıt vermişti.

Karar duruşması

11 sanığın yargılandığı davanın 11. duruşması yarın (19 Şubat 2019) saat 09.30’da Çağlayan Adliyesi’nde görülecek. 11 sanık suçlu bulundukları takdirde 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına mahkûm edilebilir. 

Bize destek olun

Medyascope sizlerin sayesinde bağımsızlığını koruyor, sizlerin desteğiyle 50’den fazla çalışanı ile, Türkiye ve dünyada olup bitenleri sizlere aktarabiliyor. 

Bilgiye erişim ücretsiz olmalı. Bilgiye erişim eşit olmalı. Haberlerimiz herkese ulaşmalı. Bu yüzden bugün, Medyascope’a destek olmak için doğru zaman. İster az ister çok, her katkınız bizim için çok değerli. Bize destek olun, sizinle güçlenelim.