Alman Die Welt gazetesi çalışanı Deniz Yücel’in Türkiye’de yargılandığı davada karar çıkmadı. Medyascope’a konuşan Yücel’in avukatı Veysel Ok, “Mütalaadaki bilinçli yanlış çevirileri, maddi hataları teşhir ettik. Savunmamızdan ve Anayasa Mahkemesi kararından sonra bu dosya beraatle sonuçlanmalı” dedi.
Die Welt gazetesinin eski Türkiye muhabiri Deniz Yücel’in “örgüt propagandası” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamalarıyla yargılandığı davanın sekizinci duruşması bugün İstanbul 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Silivri Cezaevi’nde bir yıl tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen ve Almanya’da yaşayan Deniz Yücel duruşmaya katılmadı.
Duruşmada savcı, önceki celsede açıklanan esas hakkındaki mütalaasında bir değişiklik olmadığını söyledi. Mütalaada, “PKK ve örgüt mensuplarını övecek, yöntemlerini meşru gösterecek ve bu yöntemlere teşvik edecek eylemleri olduğu” iddia edilen Yücel’in “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla 2 yıl 3 aydan 11 yıl 3 aya, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçlamasıyla 2 yıldan 4 yıla kadar hapsi isteniyor.
Mahkeme heyetine yazılı savunmasını sunan Yücel’in avukatı Veysel Ok, sözlü savunmasında Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Yücel hakkında verdiği “hak ihlali” kararına, mütalaadaki delillerdeki maddi hatalara dikkat çekti ve müvekkilinin beraatini istedi.
Bugün karar çıkması beklenen duruşma ertelendi. Mahkeme heyeti, bir sonraki duruşmanın 16 Temmuz’da görülmesine karar verdi.
Av. Veysel Ok: “Maddi hataları teşhir ettik, bu dosya beraatle sonuçlanmalı”
Yücel’in avukatı Veysel Ok, kararla ilgili Medyascope’a konuştu. Heyete ayrıntılı bir savunma vererek AYM’nin kararını hatırlattıklarını, mahkeme heyetinin kendilerini dinlediğini söyleyen Ok, aslında bugünkü duruşmadan karar beklendiğini söyledi. Ok, “İyimser düşünmek istiyorum, itirazımızı inceleyecekler” diye konuştu.
“Savcı mütalaasında maddi hatalar, bilinçli yanlış çeviriler vardı. Biz bunları bugün ayrıntılarıyla teşhir ettik” diyen Ok, AYM’nin mütalaada delil olarak gösterilen haberleri tek tek inceleyip bunların “gazetecilik faaliyeti olduğuna” karar verdiğini hatırlatarak “Bugün yaptığımız savunmadan ve AYM kararından sonra bu dosya beraatle sonuçlanmalı” dedi. .
AYM, 2019’un Haziran ayında, Silivri Cezaevi’nde bir yıl boyunca tutuklu kalan Deniz Yücel’le ilgili özgürlük ve güvenlik hakkı ile ifade ve basın özgürlüğünün ihlal edildiği yönünde karar vermişti.
Medyascope'un haftalık e-bülteni
Andaç'a abone olun
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her çarşamba mail kutunuzda.
AYM ayrıca Yücel’e 25 bin TL manevi tazminat, 2 bin 700 TL de yargılama gideri ödenmesine hükmetmişti. Yücel kendisine ödenecek tazminatı, Ali İsmail Korkmaz Vakfı’na ve gazetecilik kurumlarına bağışlamak üzere kabul edeceğini söylemişti.
Deniz Yücel, duruşmadan iki gün önce Medyascope’a konuştu ve Türkiye’de yaşadığı süreci anlattı. Bugünkü duruşmadan yüksek olasılıkla karar beklediklerini söyleyen Yücel, kendisi hakkında beraat kararı çıkması halinde tekrar Türkiye’de çalışıp çalışmayacağı sorusunu şöyle cevapladı: “Türkiye’yi terk etmek istemiyordum. Oradaki hayatımdan zorla koparıldım. Bu koşullar altında ben istesem bile artık orada gazeteci olarak çalışmam mümkün değil. Çünkü yalnızca kendimi riske sokmakla kalmam, benimle irtibata geçecek herkes için bir risk yaratırım. O yüzden İstanbul’u ne kadar özlediysem de bir süre daha uzak durmam daha doğru olur.”
